Akif BEKİ
Zarrab davasına iki tür tepki var.
Biri, toptan retçi. İtiraftır, iftiradır ne dökülürse Zarrab’ın ağzından, ayırmaksızın hepsini aynı torbaya tıkıştırıp çöpe atanların tepkisi.
Diğeri ise Türkiye’nin bağımsız bir duruşla, tek taraflı Amerikan ambargosunu takmama hakkını rüşvete göz yummaktan ayıranlarınki...
Zarrab’ın ambargoyu dolanırken Ankara’da kurduğu şaibeli, yılışık ilişkiler ağını ayrı bir yere koyuyor, ikisini bir tutup birlikte paketlemiyorlar.
Ve ülkelerinin egemenlik haklarını sonuna kadar savunup İran’la ticaretin arkasında dururken...Bu ikinci paketteki rüşvet dağıtıldığı iddialarının üstüne gidilmesini, gerçeğin ortaya çıkarılmasını, varsa görev ve yetkilerini kötüye kullananlar, yanlarına kalmamasını, suça bulaşanların soruşturulup cezalandırılmasını istiyorlar.
Fakat toptancılar yaygaracı, şirret. Ayırmacı yaklaşımdan rahatsız oluyor, ağızlarını bozarak saldırıya geçiyor, kuru gürültüyle gargaraya getirerek fırsat vermiyorlar anlaşılmasına.
Mandacı diyorlar, emperyalizmin uşaklığıyla yaftalıyorlar, satılmış hain karası çalıyorlar, FETÖ ağzıyla konuşmakla suçluyorlar, şantaja çanak tutmakla itham ediyorlar vesair.
DAVAYI MİLLİ GÜVENLİK RİSKİNE DÖNÜŞTÜREN KİM?
Kim çirkefliğe başvuruyorsa o tabii ki...
Riski büyütenler, rüşvet alıp vermekle ambargo delme eylemlerini birbirinden ayıran ayırmacılar değil. Aksine, ikisini aynı çuvala doldurup bu milletin sırtına yükleyen toptancılardır.
Onların panik ve telaş görüntüsü, karşı tarafa Türkiye’nin açığını, zayıf noktasını yakaladıkları duygusu veriyor.
Bir yumuşak karın varmış da istediklerini koparmak için buraya çalışabilirlermiş, Zarrab üzerinden tehdit ve şantaj işe yararmış gibi çok yanlış bir sinyal gönderiyorlar ABD’ye.
Oysa özgüvenli olmak da var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün manşetlerdeki sözleri gibi ‘abdestimden şüphem yok ki namazımdan şüphem olsun’ diyebilmek...
Yani emperyalizmle mücadele, rüşvetle mücadele etmemenin aracı yapılıyormuş izlenimine yol açmadan da şantaja rest çekmek var.
Birini diğerinin örtüsü olarak kullanmamak, hiçbir şeyin üstünü kapatıyor intibaı vermemek de var.
Aynı anda hem emperyalizmle hem de rüşvetle mücadele ederiz diyebilmek...
Hem FETÖ’yle hem yolsuzluk iddialarıyla cedelleşir, ikisinin de birden hakkından geliriz diyebilmek...
Bir mücadeleyi diğerini aksatmanın mazereti, ruhsatı, telafisi gibi sunmamak; emperyalizme de kafa tutarız, feriştahına da boyun eğmeyiz ama rüşvetçi ahlaksızlara da başımızı öne eğdirtmeyiz diyebilmek...
İşte karşı tarafa korkacak, çekinecek, sakınacak hiçbir şeyimiz olmadığı mesajını taşıyacak tavır budur.
Şantajları da böyle ellerinde patlar, oyunları da böyle boşa çıkar.
ŞANTAJA ALET OLANLARI NEREDE ARAMALI?
İster rehin tutsun iftiraya zorlamış olsunlar, ister Zarrab kendini kurtarmak için itirafçılığa kaymış olsun, fark etmez.
Kendinden emin durduğu sürece hiçbiri işlemez, ortalığa ne inci saçarlarsa saçsınlar sökmez Türkiye’ye.
Kısacası...
Biri, Türkiye’yi savunmakla Zarrab ve şürekasının yediği herzeleri savunmayı bir tutan ve herkese dayatan bu toptancıları dizginlesin.
Günü kurtarma baskısı altında, köşeye sıkışmışlık psikolojisiyle yanlış bir hava yayıyor ve Türkiye’yi şantajvari saldırılara açık gösteriyorlar.
Siyaseti zenginleşme kapısı olmaktan, iktidarları da saklandıkları o ‘şer güçler’ mazeretçiliğinin arkasından çıkaracak partiydi AK Parti.
İlla şantajcıya alet olanlar aranacaksa, iktidarın ve ülkenin özgüvenini yok eden sakat söylemlerde aransın, başka yerde bulunmaz.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025