Akif BEKİ
Rus Savunma Bakanlığı, 'biz değil rejim jetleri vurdu' dedi. Öğrenir öğrenmez durdurmaya çalışmış, ellerinden geleni yapmışlar hatta.
'Kim vurdu' sorusu, bu kez belirsiz bırakılmıyor. Ankara da ilk andan itibaren 'katil' i 'Esad rejimi' olarak adlandırdı.
Rusların, İdlib'de uğradığımız hava saldırılarını üstlendiği de olmuştu. Önceki gibi ne inkar ne kabul ettikleri, bir taziye bile dilemedikleri de.
Her seferinde Rusları dışarıda tutmaya, Moskova'ya mal etmemeye dikkat etti Ankara.
Ama bir şey değişmedi. Ruslar, uğradığı saldırılardan Türkiye'yi sorumlu tutmaya devam ediyor. 'Vurdu ama haklıydı' diyerek rejime hak verdiklerini saklamıyorlar.
'Olmaman gereken yerde bulunursan vurulursun' ithamını tekrarlamaktan da çekinmiyorlar.
Türkiye, ateşkese rejimin uymadığını, bölgedeki unsurlarının kendini savunduğunu söylüyordu.
Ama Moskova'ya göre ateşkesi bozan rejim değil Türk tarafı. Terörist saldırılarına silah desteği vermekle, Astana ve Soçi anlaşmalarını ihlal etmekle, sözlerini tutmamakla, rejime meşru müdafaadan başka yol bırakmamakla suçluyorlar Türkiye'yi.
Lavrov da Savunma Bakanlığı da üzüntülerini paylaşırken suçu Türkiye'ye atmaktan geri durmuyor.
YAPAY 'BABİL KULESİ' NUMARASI
Bir süredir aynı dili konuşmuyor Rusya'yla Türkiye. Anlaşmalardan aynı şeyi anlamadıkları gibi.
Astana ve Soçi müzakereleri, Babil Kulesi karmaşasına, dil anlaşmazlığına hapsolmuş süsü veriliyor. Sağır taklidiyle, görünüşte tabii.
Kara gün geliyordu yani, adım adım yaklaştığı tırmandırılan gerilimden belliydi.
Türkiye'yle tansiyon artıyor gerekçesiyle, bize karşı askeri yığınak kapsamında boğazımızdan ağır silahlı iki savaş gemisi bile geçirdiler.
Suriye'de çözüm ortaklığından iki ordunun karşı karşıya geldiği bir savaşın eşiğine böyle sürüklendi güya 'dostane' ilişkiler.
Gündüzünde, TSK unsurlarının yerden havaya füze sistemleriyle Rus jetlerini hedef aldığı iddiasını TV'lerinden yaydılar. Akşama hazırlıkmış. Ankara yalanladığında çok geçti.
Ruslar, rejimin TSK'ya ait bir İHA'yı sınırı geçerken düşürdüğünü açıkladıkları sırada, Savunma Bakanı Hulusi Akar İHA ve SİHA'larımızın Suriye hava sahasını kullanabilmesi için Ruslarla görüşmelerin sürdüğünü bildiriyordu.
Böyle bir saldırı beklemiyordu demek ki Ankara. Rusların bunu göze almayacağı düşünülüyor olmalıydı.
Bakan Akar dün de vurulan askerlerimizin konumunun Ruslarla koordine edildiğini yüzlerine çarptı.
Fakat TSK unsurlarının nerede, ne yaptıklarını bilmiyormuş, iletişim kazası olmuş gibi yapmasınlar mı hala!
Kremlin, dünkü Erdoğan-Putin görüşmesinde, irtibatı koparmadan aradaki askeri koordinasyonu sürdürme kararı alındığını duyurmasın mı bir de!
Esad rejimine söz geçiremediklerine, laf dinletemediklerine, onay ve bilgileri dışında, kendilerine rağmen kalleş saldırının gerçekleştiğine inanılmasını istemesinler mi!
Bu kaçıncı oysa. Her seferinde aynı kahreden mazeret. 'Aklımızla alay mı ediyorsunuz?' demeyip de inanalım mı?
BATI MI RUSYA MI GÜVENİLİR?
Ruslar kulaklarını açsın da Türkiye'yi, uyarılara aldırmayıp kendilerine güvendiğine bin pişman ettikleri için sevinen AB, NATO ve ABD'den yükselen sesleri duysun.
'Dememiş miydik, işte haklı çıktık, kimin daha güvenilir dost olduğunu şimdi gördünüz mü, Rusya'nın ipiyle kuyuya niye inilmez anladınız mı, öbür yüzlerini sonunda gösterdiler' diye hatırlatma fırsatı geçti ellerine.
Giden güven geri gelmez, kimse kimseyi kandırmasın. Türkiye'nin bağrında açtıkları bu yaranın telafisi yok, unutulmaz.
ABD'yi Suriye'de geriletmeye, sınır boylarımızdan çekilmeye Türkiye zorladı. Rusya'ya yaradı.
Trump'ın, "Esad'dan YPG'den bize ne, alın başınıza çalın, sizin olsun, ne haliniz varsa görün, benim savaşım değil, işte sizi baş başa bırakıyorum" tafralarıyla boşalttığı alanı Ruslar doldurdu.
Ankara'yı, Batı'daki mızmız dostlarına muhtaç bırakmamak üzere S-400 satmak gibi teşvik ve destekleriyle NATO'dan, AB'den uzaklaşmaya Rusya ayarttı ve kışkırttı.
Yakınlaşma ve askeri işbirliği vaatleriyleTürkiye'yi izole edip yalnızlaştırdı önce. Baş başa kalınca da yaptığı bu, tırnaklarını çıkardı.
Sıkıştırdığı Ankara'yı, nazlarını çekme pahasına tekrar eski müttefiklerinin kapısını çalmaya itti. NATO'yu dayanışmaya, AB ve ABD'yi yardıma çağırıyoruz yine.
Moskova, Batı'yla ilişkilerimizi bir daha canlandırılamayacak şekilde zehirlediğini düşünüyorsa yanılıyor. Geri döndürülemez değil.
AB'YE MÜLTECİ TEHDİDİ HATA
Gerçi Ankara, can yanmasıyla kapıları açıp mülteci baskısı kurma hamlesi yaptı. AB'yi, Ruslara karşı yanında Suriye savaşına sokmaya göç akını tehdidiyle zorlamak doğru mu?
Dışişleri, mülteci politikamızın değişmediğini ilan ederek söylemi düzeltti. Ama akın da başladı. Ters tepmeden, durumu daha da kötüleştirmeden dönüleceğini umuyorum.
Batı'yla kriz aşılır ama Rusya'yla güven bunalımının aşılabileceğini, bir daha eski hale döndürülebileceğini sanmak safdillik olur.
Oyuna getirilmişlik, aldatılmışlık duygusuyla zehirlendi bir kere Avrasya ittifakı hayalleri.
İkili ilişkiler ağır hasar aldı. Timsah gözyaşları da, yanlış anlaşılma gibi göstermek de, suni 'Babil Kulesi' sendromu da kurtarmaz artık.
MUHALEFET Mİ DIŞ GÜÇLER Mİ?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Meclis'te kapalı oturum çağrısı haklı. İYİ Parti Başkanı Meral Akşener de istemişti. Acilen toplanmalı.
Rusya'yla, NATO'yla, ABD'yle paylaşılabilen bilgileri Meclis muhalefetiyle paylaşmanın ne sakıncası olabilir?
Kılıçdaroğlu'yla diğer muhalefet liderleri, Hans'la George'tan daha mı güvenilmez?
Dış güçlere karş muhalefetin destek ve dayanışması, iktidarın elini, dış güçlerden istenen destek ve dayanışmadan çok daha fazla güçlendirmez mi?
Meclis toplanmakla kalmayıp Cumhurbaşkanı da ayrımsız bütün muhalefeti bir liderler zirvesine çağırsa fena mı?
Birlik, beraberlik fotoğrafı vermenin tam sırası. S-400'lerden çok daha caydırıcı bir güç gösterisi olmaz mı?
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.09.2025
28.09.2025
24.09.2025
23.09.2025
18.09.2025
11.09.2025
10.09.2025
9.09.2025
4.09.2025
3.09.2025