Nevzat CİNGİRT
Takvimler değişti, mevsimler geçti…

Ama Akçakoca’da bir bekleyiş hiç bitmedi.

Üçüncü kış…

Bir ülkenin vicdanı, en çok yaşlılarına nasıl davrandığıyla ölçülür.

Akçakoca’da ise bu vicdan, üçüncü kışına girerken hâlâ derin bir sessizlik içinde.
2019 yılında “depreme dayanıksız” olduğu gerekçesiyle yıkılan Akçakoca Kızılay Yaşlılar Konukevi’nin yerinde bugün hâlâ tek bir çivi yok. Ne temel var, ne vinç, ne de umut veren bir tabela… Sadece molozlar ve yıllara yayılan bir bekleyiş.

Aradan geçen zaman, o binada yaşamış yaşlıların belirsizliğini daha da ağırlaştırdı. Ekim 2023’te “geçici çözüm” denilerek Kaynaşlı’daki bir KYK yurduna taşındılar. O gün; politikacılar, belediye başkanları, devlet görevlileri ve Kızılay yetkilileri tarafından sözler verildi:

“ Yeni bina kısa sürede yapılacak. Akçakoca’ya geri döneceksiniz.”
Bugün gelinen noktada o söz, havada asılı kalmış boş bir umuttan öteye geçemedi.
Üstelik ortada cevabı hâlâ verilmeyen ciddi bir soru işaretleri var.
Kızılay Düzce Şube Başkanı Halil Aydın’ın, Akçakoca–Düzce yolu üzerindeki Ensar Gıda binasının satışından elde edilen gelirin tamamının bu konukevinin yeniden yapımı için kullanılacağı yönündeki taahhüdü…
Peki sonuç?
Somut bir ihale yok.
Kamuoyuna açıklanmış bir proje yok.
Bir takvim yok.
Oysa bu bina sıradan bir yapı değildi.
1988 yılında, hayırsever bir Akçakocalının bağışladığı yaklaşık 8 bin metrekarelik arazi üzerine inşa edilmişti. Burada kalan pek çok yaşlı, huzurevine kabul edilebilmek için ciddi bağışlar yapmıştı. Yani sadece bir binaya değil, ömürlerinin son deminde huzurlu bir yaşama yatırım yapmışlardı.
Bu yüzden defalarca aynı cümleyi kurdular:
“Akçakoca’dan ayrılmak istemiyoruz.”
Ama buyruk kesindi…
“Bir ayağı çukurda” denilen yaşlıları dinleyen olmadı.
Üstelik bu hikâye yalnızca bir binanın yıkımıyla sınırlı kalmadı.
Huzurevi sakinlerinin bir bölümü, kaldıkları odalardaki özel eşyalarını, yakınlarından kalan son anıları ve fotoğraflarını bile alamadan yeni adreslerine gönderildi. Bazı sakinler hayatını kaybedince, geriye kalan kişisel eşyaları da yıkım kararı alınan binanın içinde kaldı.
2024 yılında yıkım başladığında, iş makineleri yalnızca beton duvarları değil; yaşanmışlıkları da yerle bir etti.
Fotoğraflar, mektuplar, hatıralar…
Hepsi enkazın altında kaldı.
Kaynaşlı’ya taşınanlar arasında, Akçakoca’ya geri dönemeden hayatını kaybedenler de oldu. İlçenin yakından tanıdığı Nurdan Teyze de onlardan biriydi. Kendi şehrine, kendi bahçesine, kendi anılarına veda bile edemeden bu dünyadan göçüp gitti.
Bugün Akçakoca’da sorulan sorular aslında çok basit ama bir o kadar ağır:
Huzurevi inşaatı için ihale açıldı mı?
Açılmadıysa neden?
Proje rafa mı kaldırıldı?
Bağış yaparak yerleşen yaşlıların hakları nasıl korunuyor?
Bu insanların Akçakoca’ya dönüşü için bir takvim var mı?
Ve en önemlisi, Çuhallı plajına yürüme mesafesindeki 8 dönümlük araziye sulananlar mı varda proje geciktiriliyor.
Bu sorular cevapsız kaldıkça, yaşlıların en büyük korkusu büyüyor: kimsesizlik.
Uzmanlar, bu yaş grubunun hak arama konusunda çekingen olduğunu, sesini yükseltmekten kaçındığını söylüyor. Belki de bu yüzden bu sessizlik bu kadar uzun sürdü.
Yıkılan huzurevinin bahçesinde bir kaide vardı. Üzerinde şu söz yazılıydı:
“Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu, o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstaslarından biridir.”
Bugün o söz, Akçakoca için sadece bir vecize değil; yüzleşilmesi gereken bir ayna.
Artık bu aynaya bakıp şu soruyu sormanın zamanı:
Üçüncü kışa giren bu sessizlik, kimin sorumluluğunda?
Akçakoca kamuoyu net bir takvim, resmi bir açıklama ve somut bir adım bekliyor.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları





























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
22.12.2025
20.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
7.12.2025
5.12.2025
4.12.2025