Cemile Bayraktar
1 Şubat 2021’de Myanmar ordusu hükümete darbe yaparak yönetime el koydu. Oldukça kanlı olan bu darbe sırasında net olmayan rakamlara göre ilk haftalarda 500’den fazla kişi hayatını kaybetti. Bugüne kadar 900 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Myanmar’daki darbe öncesinde de ülkede normal bir yönetim biçimi maalesef yoktu, Müslümanlara karşı yapılan soykırımı ve ülkenin perişan halini “Arakan diye bir yerden haberiniz var mı?” başlığıyla yazmıştım. https://turkish.aawsat.com/home/article/2099971/cemile-bayraktar/%E2%80%...
Bugünkü yazının ana konusu aslında Myanmar değil, İsrail… İsrail bir yandan Filistin diye bir yer, diğer yandan yaşayan Filistinli bırakmamak gibi insanlık dışı uygulamalarına devam ederken diğer yandan yaptığı silah satışlarıyla darbeci, katliamcı yönetimlerin katliamlarına destek oluyor. Elbette İsrail bu konuda yalnız değil…
New York Times’ın haberine göre (https://www.indyturk.com/node/324076/d%C3%BCnya/myanmar-cuntas%C4%B1n%C4...) 1 Şubat Darbesi sırasında halkı bastırmak için kullanılan askeri teçhizat, Müslümanlara yönelik soykırım yapan Myanmar’a, soykırım sonrasında bu tür teçhizatın Myanmar’a satışını yasaklayan Batılı ülkelerden geldi.
İsrail’in bu ilk vukuatı da değil 1994 yılında Ruanda’daki katliamlar sırasında kullanılan silahların İsrail’den alındığı biliniyor ancak 2016 itibariyle İsrail bu tür silahların satışına dair bilgileri gizleme kararı almıştı. https://www.timesofisrael.com/records-of-israeli-arms-sales-during-rwand...
Haziran 2021’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki oylamada Myanmar’daki cuntaya karşı ambargo uygulanmasına 119 ülke evet oyu verdi ancak Çin, Rusya ve Hindistan’ın aralarında olduğu 36 ülke çekimser kaldı. Zaten Myanmar’daki darbe sırasında cuntanın Çin’den yeşil ışık görerek bu darbeye kalkıştığı da konuşuluyordu.
Myanmar’da yarım milyon insanın Bangladeş’e kaçmasına, Müslümanların diri diri yakılmasına, tecavüze uğramasına, soykırıma tabi tutulmasına neden olan katliamlar sırasında kullanılan silahlar İsrail’den geliyor ve İsrail bu konuyla ilgili bilgileri saklıyor. Şu durumda beterin beteri de var; İsrail’in Ruanda’dan, Güney Sudan’a, Myanmar’a kadar sivillere karşı kullanılan askeri teçhizatı katliamcı yönetimlere satması, katliamlara ortak olması ve bu satışları saklamasıyla bitmiyor mesele… İsrail’in askeri teçhizatı satabilmesi için “denenmiş” olması gerekiyor ve İsrail bu silahları yüzlerce sivili, çocuğu öldürdüğü Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde kullandıktan satıyor.
Bir yerde bir katliam, savaş, sivillere karşı sistematik şiddet olduğunda sadece o noktaya bakıyoruz ama aslında tüm şiddetin arkasında silah sektörünün baronları bulunuyor ve bu satışlar uluslararası kararlarla yasaklanmış olunmasına rağmen gerçekleşiyor. Böylece birçok uluslararası kurumun, işlev görmek yerine, çözüm olmak yerine dünyada oluşacak normal tepkinin önüne geçmek, amiyane ifadeyle insanların gazını almak için bir takım kararlar aldığına dair inancım maalesef bir kez daha güçleniyor.
Türkiye siyasetinin “geleceği”
Türkiye’de çok uzun yıllardır AK Parti iktidarda… Son birkaç yıldır Cumhur İttifakı ile MHP de iktidar ortağı olmuş durumda. Yaklaşık 19 yıldır iktidarda olan bir parti için bu süre çok uzun aynı zamanda seçmen için de bu süre çok uzun. Düşünün bugün 20 yaşına gelmiş üniversite öğrencisi bir genç Türkiye’de Ak Parti’den başka bir iktidar görmedi… Elbette bu uzun sürenin olumsuz sonuçları da oluyor, partide artık çoğunluğun da gördüğü gibi metal yorgunluğundan fazlası var.
AK Parti ekonomik olarak zorda olan, demokrasi karnesi kırıklarla dolu olan bir Türkiye devraldı ve demokrasi konusunda da, ekonomik anlamda da, insan hakları konusunda da, ülkenin uluslararası itibari gibi birçok konuda da ülkeyi ileri taşıdı ancak son dönemde örneklediğim alanlarda istikrarı koruyamadığı gibi maalesef geriye doğru gitmeye başladı. Çözüm Süreci’nin mucidi AK Parti’den, parti kapatmaktan bahseden bir AK Parti’ye gelindi. Doların 2,5 lira olduğu bir dönemden, doların 8 lira olduğu döneme gelindi, medyadan sermayeye kadar birçok alanda sadece iktidarın belirlediği isimler ve kurumlar etkin oldu… Tüm bunların sonucunda ortaya kuruluş ilkeleri ile örtüşmeyen bir AK Parti modeli çıktı.
AK Parti içerisinden aynı zamanda Ahmet Davutoğlu yönetiminde Gelecek Partisi, Ali Babacan yönetiminde DEVA Partisi çıktı. Elbette iktidar bu normal, makul çıkışları olumlu karşılamadı, eğri oturup doğru konuşalım yeni partilerin birçok engelleme ile karşılaştıkları ortada…
Zaten Sayın Davutoğlu’nun AK Parti’den istifa ettiği dönemdeki olaylara bakarsanız anlatmak istediklerimi daha net bir şekilde görebilirsiniz. AK Parti’deki olumsuz değişimin bu dönemden kısa süre önce başladığı ancak bu dönemle birlikte görünür hale geldiğini de görebilirsiniz.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 1-3 Temmuz’da Samsun’u ziyaret etti, sağ olsunlar beni de basın toplantısına davet etmişler, icabet ettim. Elbette bu toplantı hocayı izlediğim ilk toplantı değildi, yaptığı açıklamaları, çıktığı televizyon programlarını da elimden geldiğince ayrıca işim gereği takip ediyorum. Burada bugünkü basın toplantısında da gördüğüm ancak sadece basın toplantısına ait olmayan genel bir durumdan bahsedeceğim. Maalesef Davutoğlu’na sorulan hemen hemen her soru, ki kendisi tevazu ve nezaketle cevap verse de, aslında gerçek olmayan meseleler üzerinden sorulan sorulardan oluşuyor. Yani aslında kendisine yöneltilen soru gerçek değil, algı üzerinden kendisine mâl edilmiş, gerçek olmayan iddialar ve kendisi soruya önce bilgiyi düzelterek başlıyor, sonra cevap veriyor ki böylece aslında soru cevaplanmış olmakla birlikte gerçek olana da ulaşılıyor ama sorun şurada bu doğrulara kaç kişi ulaşabiliyor? Yukarıda da belirttiğim gibi Hoca’ya ve Türkiye’deki muhalefet partilerine sansür uygulandığı biliniyor, giderek tek sesli hale gelen medyada Davutoğlu’nun sansüre uğramasındaki en önemli nedenin de “doğru bilinen yanlışları” düzeltiyor olması gerçeği olduğu ortaya çıkıyor. Ben de sorumu bu oluşan yanlış algılarla nasıl mücadele edileceği üzerinden sordum ve aldığım cevap uzun süredir tüm ülkenin yaşadığı gerçek dışılık problemine cevap olabilecek nitelikteydi; “Evet, algı oluşturulması gibi bir problem var, algı ile mücadele zor ama algı geçicidir, kalıcı olacak olan olgulardır.”
Kendime not/Kendimize…
Türkiye güzel ve özel olduğu kadar zor bir ülke… Çok uzun yıllardır her tür kutuplaştırma siyasetinin zemini olarak yıpranmış da bir ülke… Sansürü, ayrımcılığı, haksızlığı görmeyen kesim yoktur sanırım. Uzun süredir burada da ifade ettiğim gibi artık bu ayrımcılığı, bu hoyratlığı taşıyacak mecalimiz kalmadı dahası gençler bu ağır yükü sırtlanmak değil daha ideal bir ülkede yaşamak istiyor. Bu durumun böyle olduğu da net olarak görülüyor; CHP için artık başörtüsü yasaklamak bir amaç değil, İYİ Parti artık milliyetçi kadroların sadece MHP bünyesinde olmadığının göstergesi, Saadet Partisi sadece İslami kimliği üstlenen değil bireysel hak ve hürriyetlerden bahseden bir parti, dindarlar solcularla, laikler Kürtlerle konuşabiliyor, DEVA Partisi üyeleri Halk TV’ye çıkabiliyor, Gelecek Partisi yerel de ve uluslararası düzeyde siyasi planlar ortaya koyabiliyor. HDP’nin siyasi görüşüne katılmasa da birçok kişi prensip olarak HDP’nin kapatılmasına karşı çıkabiliyor. Her ne kadar arada ayakta kalabilmek için kutuplaştıran Türkiye’yi isteyenler olsa da, “sen başörtüsünü yasakladın” ya da “sen AK Parti’yi savundun” diyerek, gerilimi devam ettirmek isteyen, suyu bulandırmaya çalışan nefret tohumları olsa da Türkiye’de artık insanlar “şort/başörtüsü” tartışması yapmak istemiyor. Artık medyayı gereksiz yere meşgul eden kadrolu iktidar destekçileri ve kadrolu muhaliflerin klişeliği kabak tadı verdi, insanlar kavgadan yoruldu, gazeteciliğin kadrolu tetikçilik olmaması gerektiği ortaya çıktı, dolayısıyla ben de kendim dahil tüm gazetecilerin her siyasi partiye eşit seviyede kalarak gazetecilik yapmasının ne denli önemli olduğunu gördük, umarım görmeyenlerin de bir an önce gözü açılır zira nihayetinde sadece bu mesleğe değil bu ülkeye verdikleri zararın kendileri dışında herkese ödetilmesinden yorulduk.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.01.2025
7.11.2024
31.10.2024
9.10.2024
26.08.2024
20.08.2024
15.08.2024
28.07.2024
21.07.2024
20.06.2024