Eser KARAKAŞ
Bir düşünün hayatımızdan TRT ve Anadolu Ajansı çıksa ne eksilir?
Bu ifadeyi sayısız başka kurum için de dile getirebiliriz, bir kısmı için birileri, başka bir kısmı için de başkaları “hayatımızdan çıksa bir şeyimiz eksilmez” diyebilirler.
Ancak, birilerinin “hayatımızdan çekilse bir şeyimiz eksilmez” dediği kurum özel kaynaklarla, özel gelirlerle finanse ediliyor ve yaşamını böyle idame ettiriyor ise, bu kurumların, vahim suçlar işlemedikleri takdirde, hayatımızdan çekilmeleri için bir neden yoktur.
İsteyen bu kurumları izler, isteyen buralardan alış-veriş yapar, isteyen istediği okula, dershaneye çocuğunu gönderir, kimse karışamaz.
Ama, toplumun azımsanmayacak bir bölümü, kamu parası ile faaliyet gösteren bir kurum için böyle düşünüyor ise, yani, “hayatımızdan çıksa neyimiz eksilir” diyor ise, bu kamu kurumunun kamu parası ile yani vergi ödeyenlerin gayretleriyle yaşamını sürdürmesi, güçlenmesi, büyümesi normal değildir.
Bu kurumların en başında ise, yani “hayatımızdan çekilse ne eksilir” diyeceğimiz kurumların başında iki kamu kurumu geliyor, bunlar TRT ve Anadolu Ajansı.
Bu iki kurum, TRT ve Anadolu Ajansı, ya özelleştirilmeli ya da acilen kapatılmalıdırlar.
Bu kurumların özerk yapıları falan yoktur ve zaten bizim kültürümüzde olamaz da.
Bu iki kurum bugün AKP’nin elinde habercilik konusunda büyük hataların, suçların altına imza atmaktadırlar.
Ama, itiraf edelim, bu mesele AKP ile de sınırlı bir mesele değildir, yarın iktidara gelecek her partinin elinde benzer habercilik, demokrasi ve hukuk skandalları yaşanacaktır, bu kaçınılmazdır, dün de bir ölçüde böyle olmuştur, AKP döneminin tek farkı bu kepazeliğin artık sınır tanımamasıdır.
Ben, kendi adıma konuşuyorum, ödediğim vergilerle finanse edilen bu kurumların yayın politikalarına, bu kurumlardan beslenen insanlara razı değilim.
Bu ülkede benim gibi düşünen milyonlarca da insan var.
Hem zorla alınan vergilerden, bandrol ücretlerinden besleniyorlar hem de sinir bozucu bir taraflı yayın politikasını sürdürmede ısrarlılar, Rekabet Kurulu denen müessese de bu berbat duruma ses çıkarmamaktadır.
Ama, yukarıda da söyledim, “tarafsız yayın politikası” denen kavram bir efsanedir, hiçbir zaman olmamıştır, olamaz da, olmasına da zaten ihtiyaç yoktur.
Önemli ve istenir olan rekabetçi bir yayın politikası sistemi oluşturmaktır.
Önemli ve istenir olan bu rekabetçi sistemde ekranları karartmak, internet sitelerine sansür, gazetelere kayyum atamak gibi rezilliklere yer olmadığını söylemeye gerek yok muhtemelen.
Bu sansür, karartma, kayyum rezilliklerine yer yok ama başka bir şeye de yer yok ve bundan sonra da olmamalıdır, bu da kamu yayın politikası denen saçmalıktır.
Sansür de olmayacak, TRT’de olmayacak, Anadolu Ajansı da olmayacak özgürlükçü bir yayın politikası arayışında.
Cep telefonları kullanımı üzerine yeni bir kamu gelir yükü ihdas ediliyor, vatandaşlar senede TRT’ye yaklaşık altı yüz milyon TL dolayında yeni kaynak, haraç aktaracaklar.
Bu yeni gelir artışı ile de muhtemelen TRT de o saçma sapan politikalarını arttıracak, yandaş yorumculara, programcılara verdiği, ihsan-ı şahanede bulunduğu o astronomik ücretleri daha da yükseltecek.
Temennim iyi niyetli kamu yayıncılığı savunucularının da bu saçmalığı bir an önce görmeleri ve bu sistemin yönetim ve yönetici değişikliği ile çözülebileceği yanlışından dönmeleridir.
Bu arada, bu yeni haraç sistemi karşısında sivil toplumun bir şeyler yapması, bu paraları ödememek için sivil itaatsizlik girişimlerini başlatması gerekmektedir.
Aynı şeyin kaçak ve kayıp elektrik bedelleri konusunda da yapılması lazımdır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.06.2025
30.05.2025
29.05.2025
13.05.2025
29.04.2025
22.04.2025
19.04.2025
15.04.2025
4.04.2025
1.04.2025