Mehmet TIRAŞ
Küreselleşme üç yüz yıllık sanayi toplumunun geleneğini, kavramlarını, argümanlarını, kurumlarını ve üretim biçimini bertaraf ederek sınırları yıkan, devlet sırrını ifşa eden, bireyi özgürleştiren yeni bir devlet ve toplum paradigmasını ortaya çıkartırken nitelikli insan çağını yarattı.
Küreselleşmenin en belirgin farkı sanayi toplumunda olmayan bilgi ekonomisini ortaya çıkarttı.
Küreselleşme ile bilgi üretimin içinde yüzde 80 gibi belirleyici ana girdi oldu ve bu gittikçe de artarken, geri kalan yüzde 20’yi enerji, teknoloji ve insan gücü olarak yer alıyor.
Küreselleşme eğitimi okul ile tamamlanan bir süreç olmaktan çıkartıp, doğumdan ölüme kadar eğitimin içinde olunacağını zorunlu hale getirirken..
Bizim siyasiler hala Din ağırlıklı bir müfredata yönelmesi ve imam Hatip okullarının sayısının artırılması ile uğraşıyor olması, ne garip bir şey değil mi?
Küreselleşme çoğunluk karşısında bireyi özgürleştirip, çoğulculuk kavramını gündeme alarak azınlık haklarını ve kimliklileriyle insanları tanıştırdı.
Üreten Birey küresel dünyaya yön verir oldu.
Sanayi toplumunun argümanları ve kavramları üstünden küreselleşmeyi okuma şansınız yok gibi bir şey.
Küreselleşmeyi toplum olarak kavrayamadığımız için bu çağa ayak uyduramıyoruz, uyduramayınca da sorunların altında kalıyoruz.
İnsanlık üç yüzyıllık sanayi toplumu sürecinde yarattığı katma değer 28 trilyon dolar iken, son yirmi beş yıl gibi bir dilimde küreselleşme ile insanoğlunun yarattığı katma değer tam 85 Trilyon dolar, inanılır gibi değil.
İnancının esiri, ideolojisinin körü olanların küreselleşmeyi kavraması imkansız.
Küreselleşmeyi kavrasak bu çağın teknolojisi olan Bilgisayar parçası ‘ÇİP’ üretiriz.
Biz toplumsal sorunlarımıza hala sanayi toplumunun kavramları, kurumları ile çözmeye çalışıyoruz.
Sanayi toplumunda toplumların zenginliğinin ölçüsü “Çelik Üretimi” iken, Bilgi toplumunda toplumların zenginliğinin kriteri AR-GE oldu.
Küreselleşme ile bu çağın en büyük muhalefetinin sosyal medya olduğunu e-Gazetecilik ve e-Ticareti de hatırlatalım. İnterneti hiç bir siyasetçinin devre dışı bırakma gibi bir lüksü yok. Erdoğan boşuna bağırmıyor Allah’ın belası sosyal medya diye.
Biz devam edelim, Çip üretemeyen bir toplum nasıl bilgi toplumu olacak?
Bu çağın mesleğinin tasarımcılık, ekonomik gücünü bilgi ekonomisinin belirlediğini bırakın toplum kesimlerini; ülkeyi yöneten siyasiler bile farkında değil.
Farkında olan ve 17 yıldır ülkeyi yöneten bir siyasetçi beton ekonomisiyle yatıp kalkar mı?
57 İslam ülkesinde yaşayan toplumların yüzde 54’ünün okur-yazarlığı yok.
57 İslam ülkesinin toplam nüfusu 1 milyar 700 milyon ama 85 milyon nüfusa sahip Almanya kadar üretiyor.
İslam Ülkeleri az üretiyor eşit paylaşmak şöyle dursun gelir dağılımı adaletsizliği dudak uçuklatıyor, Yönetenlerle yönetilenler arasında 20 kat fark var.
Gelir dağılımı adaletsizliği bizde de farklı değil.. Bankalar Denetleme ve Düzenleme Kurulu(BDDK)’nın son verilerine göre; Türkiye’de toplam mevduatın yüzde 54’nün nüfusun binde 2’lik kesimin elinde. Nüfusun yüzde 99.8’i pasta olarak bilinen Milli Gelirin yarısını paylaşıyor.
Bu gelir dağılımındaki uçurum eşit vatandaşlık hukukunu ve iç barışı tehdit ederken içte ve dışta güvensizlik oluşturuyor.
Türkiye, Küreselleşmenin zenginliğinden pay alamıyor nedeni ise; ülke hukuktan kopup hamaset üzerinden, suni Beka sorunu yaratması ve yabancı sermayeye güven vermemesinden geliyor.
Akp’nin ilk yıllarında yabancı sermaye akını vardı şimdi yabancı sermaye gelmediği gibi var olan, yerli ve yabancı sermaye ülkeden kaçmaya başladı.
Çünkü Türkiye AB müzakerelerinden ve hukuktan uzaklaştı, yargı muhalefete karşı bir sopa olarak kullanılıyor.
Ekonominin büyümesi ve güvencesi demokrasi ile at başı yürür.
Türkiye’nin en önemli sorunlarından birisi işsizlik, ikincisi ise gelir dağılımındaki adaletsizlik.
Bu gelir dağılımındaki adaletsizliği düzeltmeden bu ülkede ne iç barış olur, ne de adalet dağıtılır.
Binde 2 ‘lik kesimi aynı zamanda bu ülkenin siyasetini yönetiyor ve yön veriyor ve bu zengin kesimin içinde siyasetin içinde olanlar da var; bunların başında da partili Cumhurbaşkanı Erdoğan geliyor kendisi dolar milyarderleri arasında.
Türkiye’yi yönetenler ülkenin demokratikleşmesi açısından olmazsa olmazlarından olan; evrensel değerlerin başında gelen hukuktan uzaklaşıp; Küreselleşmeyi de kavrayamayınca toplumsal sorunlar kar topu gibi büyüyor ve bu da doğal olarak toplum kesimlerinde umutsuzluğa sürüklüyor..
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025