Mümtazer TÜRKÖNE
İnsanın memelilerden primatlara mensup bir hayvan türü olduğunu kabul edersek, elbette köpek de bir hayvandır. Ancak insana hayvanlar aleminde müstesna bir yer tanımaya kalkarsak, köpeğin de insanla aynı kategoride özgün bir yere yerleştirilmesi gerekir.
Hikâye hep yanlış anlaşılmış ve anlatılmıştır. Şu 12 bin yıl önce köpeğin insan tarafından evcilleştirildiği hikâyesinden bahsediyorum. Yanlış, baştan sona yanlış. İnsan köpeği evcilleştirmedi, tersine insanı evcilleştiren, toplum hayatına zorlayan ve medeniyet yoluna sokan köpektir. İnsan köpek tarafından evcilleştirilmiştir.
Köpeğin medeniyet kurucu yeteneğini kavramak için köpek dişlerini gözünüzün önüne getirin. İnsan dahil bütün vahşi ve yırtıcı hayvanların alamet-i farikasıdır köpek dişleri. İnsan denen savunmasız, çelimsiz zavallı yaratık vahşi hayvanların köpek dişlerinden korunmak için maymunların hâlâ yaptığı gibi ağaç tepelerine tüner, geceleri orada geçirirmiş. Ölüm köpek dişleriyle karşısına çıktığı için onu tetikte tutan korku ve kâbus hep o dişlerle gözünde canlanırmış. Köpek insanın haline acımış. Ona yaklaşmış ve işbirliği önermiş. Köpek dişleri bu sefer insanı korumaya hatta avda ona yardım etmeye başlamış. Korkular altedilmiş. Böylece insanlar köpeğin sağladığı güvenlik ve özgüven sayesinde topluluk halinde yaşamaya sonra da medeniyet inşa etmeye girişmiş.
İşte bu yüzdendir ki medeniyet insandan önce köpeğin eseridir.
Köpeğin evcilleştirdiği tek yaratık insan değil. Büyük ve küçük baş hayvanlar, kümes hayvanları da köpek sayesinde doğal hayatlarından uzaklaşmış, insanla birlikte yaşamaya, etini-sütünü-yumurtasını insanın tüketimine sunmaya başlamış. Onlarınki sürü psikolojisi. Köpek güvenliği bir kere sağladıktan sonra, ucunda ölüm bile olsa insanla yaşamak, vahşi tabiatta, vahşi hayvanların avı olarak yaşamaktan daha konforludur. Dağda-tepede yaşayan yaban keçilerinin, ceylanların hayatlarını zehir eden vahşi hayvanlar karşısında ürkek ve gergin halleriyle, koyun ve ineklerin mutlu ve rahat hayatını karşılaştırın. Tabii hepsi köpek sayesinde.
İnsanlık tarihinin gelmiş geçmiş en akıllı filozofları Kinikler, yani Köpeklerdir. Bugün devam eden Melamî geleneği o damardan çıkmıştır. Kinik felsefeden elimize geçen çok az fragman var. Melamet geleneği canlı bir şekilde yaşıyor.
Lakabı “Köpek” olan hemşerim Diyojen’in aforizmaları bile yeterli fikri veriyor. Diyojen sürgüne mahkûm edilince Sinop’taki çevresi: “Diyojen, Sinop’tan sürülmeye mahkûm oldun” diye haberi verirler. Diyojen’in cevabı şudur: “Siz de Sinop’ta yaşamaya…”
Bir Sinoplu olarak bir yığın fırıldakla hapis cezasına çarptırıldığım zaman “Siz de Türkiye’de yaşamaya mahkûm oldunuz” demiştim. Talihin asla tutsak alamadığı, kötü şöhreti ve yoksulluğu asıl vatanı olarak kabul eden Diyojen’in hemşerisi olmakla gurur duymuştum.
İktidar değişimine umut bağlayanlara da bir başka ‘köpeksi’ filozof Krates’ten bir aforizma. İskender Krates’e doğduğu, kendisinin de işgal edip yakıp yıktığı Thebai şehrinin yeniden inşa edilmesini isteyip istemediğini sorunca şöyle cevap verir: “Neden isteyeyim ki, başka bir İskender gelir onu da mahveder.”
Köpek katliamına izin veren yasayı protesto edenler, muhalefetlerini ölümcül bir hata üzerine inşa ediyorlar. Hayvan haklarına sarılarak köpeklerin öldürülmesi engellenemez. Çünkü köpek bir hayvan değildir. Köpek bütün hayvanlardan ayrı tutulması gereken, tıpkı insan gibi doğuştan gelen ve devredilemez haklara sahip bir varlıktır. Bir köpeğin yaşamına son vermek, insanın yaşamına son vermek kadar doğa yasasına aykırıdır. Ağır cezayı gerektirir.
Kemiğinden iki parmağıyla tuttuğu pirzolanın etini sıyırıp çiğnerken, köpek katliamını hayvan haklarına aykırı bulduğunu madde madde sıralayan hayvan hakları savunucularına güvenmeyin. Köpek bir hayvan ise, yeni doğmuş kuzudan, süt danasından, iki ay dolmadan ete dönüşen piliçlerden ne farkı var? Hele şu anne karnındayken Kaşmir veya Astragan yünü için sopayla vura vura düşük yaptırılan koyunların kuzularından üstün neleri olabilir?
Köpek hayvan değildir. Hayvan haklarını, hatta kediyi bile ayrı bir yere koyun. Köpeklerin tıpkı insanlar gibi doğuştan kazandıkları ve ihlal edilmesi suç teşkil eden hakları vardır.
Meclis’ten çıkması beklenen yasa köpek haklarına aykırıdır.
Bir köpeğin gözlerinin içine dikkatle bakın. O gözlerden taşan duyguyu yakalayın. Yeryüzünün en medenî ve kişilikli köpeği olan Kangal’a rastlarsanız daha fazlasını da bulursunuz. Duyguları, sevgisi hatta insanlığı, insanlarınkinden daha kuvvetlidir. Köpeğin hayvan olmadığını hemen anlarsınız.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.11.2025
8.11.2025
7.11.2025
3.11.2025
1.11.2025
29.10.2025
26.10.2025
21.10.2025
19.10.2025
16.10.2025