Murat AKSOY
24 Haziran seçiminin siyaseten görünen iki anahtarı var. İlki açık görünürlüğü ile Kürt seçmenler, ikincisi ise gizli görünürlüyle AKP’li seçmenler.
Bu iki kesimin gerek milletvekili gerekse Cumhurbaşkanlığı seçiminde gösterecekleri siyasal tercih, seçimlerin kaderi konusunda belirleyici olacak.
***
Kürt seçmen için milletvekili seçiminde, HDP’nin yüzde 10 seçim barajını geçmesi ve eğer kalırsa 2. turda cumhurbaşkanlığı seçiminde alacakları pozisyon önemli olacaktır.
Kürt oyları, bölge ve Türkiye genelinde HDP ve AKP’ye gidiyor.
HDP, son iki yıldır yargı kaynaklı siyasi sindirme operasyonu ile karşı karşıya. Hedef HDP’yi hem Meclis’te hem de örgütsel düzlemde işlevsiz bırakarak, partiyi siyasi felce uğratmak.
***
Bu hedefin başarısız olduğu kamuoyu araştırmalarında görülüyor. HDP’nin Türkiye genelinde oyunun yüzde 10’nun üzerinde olduğu görülüyor.
Bu süreç, HDP seçmenini hedeflenenin tersine konsolide ettiği gibi, bölgede geçmişte AKP’ye oy verenlerin de başka tercihlere yöneldiği gerçeğini ortaya çıkarmıştır.
Bu açıdan Kürt seçmenini asıl değerli kılan nokta, ikinci tura kaldığında cumhurbaşkanı seçimindeki oy tercidir.
Görünen Kürt seçmenlerin cumhurbaşkanı seçiminde tercihini Selahattin Demirtaş’tan yana kullanacağıdır.
Seçim ikinci tura kalırsa, Kürtlerin tercihi, Erdoğan’dan yana mı, yoksa onun karşısına çıkacak İnce ya da Akşener ikilisinden birine mi olacak?
Bu yüzden seçimin görünen açık anahtarı Kürt seçmenlerdir.
***
Seçimlerin görünmeyen gizli anahtarı ise kuşkusuz muhafazakâr AKP seçmenidir.
Şu soruyu sormak gerekiyor.
Bugün hangi AKP’li seçmen Türkiye’nin ekonomik, siyasi, hukuki durumundan; iç ve dış politikasından memnundur?
Bu seçmenlerin ne kadarı Türkiye’nin içinde olduğu sorunların farkında?
Eğer AKP seçmenlerinin tamamını Türkiye’nin yaşadığı sorunlardan bihaber kabul edersek yanılırız.
Onlar da iktidara yakın medyayı izleseler de, ülkenin yaşadığı sorunların farkındalar.
***
Bunun istisnası elbette var. Kendi bireysel, kurumsal ve cemaatsel varlığını siyasi iktidara borçlu hisseden “Beyaz AKP’liler” için Türkiye’de her şey yolunda.
Beyaz AKP’liler için, Türkiye’yi kötü gösterenler bölücü, öteki, hain, düşman vs. Onlara göre her şey yolunda.
Ama bu, Türkiye’nin hem içeride hem de dışarda içine girdiği sıkışmışlığı ortadan kaldırmıyor.
***
Bunun içindir ki, gerek milletvekili gerekse cumhurbaşkanı seçimini kazanma konusunda en kritik seçmen kitlesi, AKP’ye oy vermiş, Beyaz AKP’liler dışındaki sıradan AKP’liler, sıradan muhafazakâr seçmenlerdir.
Bu seçmen kitlesinin oyunu almak ise, onların şu an sahip olduklarını düşündükleri özgürlükleri korumak ve birlikte yaşamanın aracı olan bu özgürlükleri geliştirmekten geçmektedir.
Bu seçmen kitlesinin bir kısmı için öncelik kamusal alanda kültürel kimliklerinin kabulü, yaşam tarzlarına müdahale edilmemesi iken bir kısmının tercihi devletin kendilerine sunduğu ekonomik yardım ve imtiyazların sürmesidir.
Yani bütün mesele, onların sahip oldukları hak ve özgürlüklerin, ekonomik yardımların süreceğine ilişkin güvencedir.
Türkiye’nin son yıllarda içine girdiği toplumsal kutuplaşma, yaşam tarzı üzerinden yapılan siyasal konumlanma AKP tabanının konsolide olmasını sağlıyor. Ki bu politikaların hedefi de tam bu.
***
İlk kısımda yer alan toplumsal kesim için sahip olunan hak ve özgürlüklerin korunması genel demokratikleşmenin bir parçası olarak sorun olamadan sürebilir ve sürebilmelidir de.
Ancak burada temel sorun AKP’nin ikinci kesim ile kurduğu ilişkidir.
AKP’nin bu kesimdeki seçmenle kurduğu ilişki, onları kalıcı bir yoksulluğa mahkum ederek AKP iktidarına mahkum etmeyi hedeflemektedir.
AKP, devlet imkanlarını bu kesime sosyal devletin gereği olacak biçimde değil, sosyal yardımları ve ekonomik kaynakları oy verdikçe, dağıtılan bir “sadaka”ya dönüştürmüştür.
Bu toplumsal kesimin devlet imkanlarıyla yoksulluğa mahkum edildikçe, gelecek hayalleri de kaybolmakta.
Sınıf atlama, sosyal mobilizasyon hedefine sahip olmayan bir toplumsal kesim için en rasyonel tercih var olan siyasi düzenin devamıdır. Bunu kendi konforunun sürmesi için zorunlu görür.
***
İşte muhalefetin seçimi kazanmasının yolu bu toplumsal kesimleri ikna etmekten geçiyor.
Bunu da, hak ve özgürlüklerin ve kazanılmış hakların süreceği konusunda güven ve sadaka kültürü ile kalıcı yoksulluğa mahkum edilen toplumsal kesime gelecek umudu vererek yapabilirler.
Muhalefetin, parti farkı olmaksızın bir bütün olarak 24 Haziran’daki seçimi kazanması, AKP’ye oy vermiş sıradan muhafazakâr seçmenlerle kuracağı sahici ilişki ve vereceği güven duygusunda saklıdır.
Seçimin gizli anahtarı bu muhafazakâr seçmenlerdir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018