Hasan CEMAL
Erdoğan umduğunu bulamadı.
Türkiye'de iki kişiden biri Erdoğan'a "Hayır" dedi.
Erdoğan Türkiye'yi ortasından ikiye böldü, koca memleketi felaket kutuplaştırdı.
Ne yazık ki şimdi Türkiye'nin önünde belirsizliklerle dolu bir kaosdönemi açılıyor.
Kılpayı sandıktan çıkan bu anayasa değişikliği ile, kağıt üstünde, rejimin adı artık diktatörlük oldu, diktatörün adı da Erdoğan.
Ama enseyi karartmayın.
Bu ülkenin yarısı da, Erdoğan'a "Hayır" diyerek diktatörlük oyununu bozmuştur.
Şimdi de sandık ürünü bir sivil dikta heyula gibi karşımızda dikilmiş duruyor.
Uzun da sürebilir, kısa da...
Bu sürenin uzunluğu ya da kısalığı artık demokrasi, hukuk ve özgürlüğü sevenlerin elinde...
Ve tarihin sayfalarında diktatörlüklerin kalıcı olduğu yazılı değildir. Hepsi gelip geçici olmuştur. Ama gelip geçerken insanlığın başına olmadık belalar da sarmıştır despotlar...
Demokrasi mücadelesi sürecek.
Hiç aklınızdan çıkarmayın:
Bu ülkede iki kişiden biri Erdoğan'a "Hayır" demiştir.
Bu noktayı vurgulayın çünkü bu ülkede barış, demokrasi ve özgürlüğün önünü bu hayır çığlığı açacaktır.
Böyle durumlarda Mario Vargas Llosa’nın sesi kulağımda çınlar:
Yazarın
içinde bulunduğu durum
her zaman 'başkaldırı'dır!
Toplumda,
dün ve bugün olduğu gibi
hayır diyerek...
Başkaldırarak...
Farklı düşünme hakkımızın
tanınmasını talep ederek...
Dogmanın,
sansürün
ve keyfiliğin,
ilerleme ve insan onurunun
ölümcül düşmanları
olduklarını göstererek...
Hayatın
ne basit bir şey olduğunu,
ne de şemalara
oturtulabileceğini,
gerçeğe giden yolun
her zaman dümdüz
ve doğru olmadığını,
sıklıkla dolambaçlı
ve engebeli olduğunu
söyleyerek...
Yürümeye devam etmek
zorundayız.
Bazen yenilsek de, tökezlesek de, özgürlük ve hukuk bayrağını yere düşürmeden yürümek zorundayız.
Erdoğan’a karşı 90 noktada itiraz!
Aşağıda Erdoğan'a karşı itirazlarımı özetleyen bir manifesto var.
Erdoğan 2014 yılında cumhurbaşkanı seçildiğinde itirazlarımı '50 nokta'da toplamıştım. Geçen yıl 70'e çıktı. Bugün de '90 nokta'lık itiraz manifestom Erdoğan'a neden hayır dediğimin ipuçlarını veriyor.
Öyle bir Recep Tayyip Erdoğan ki...
1. Telefonla haber attırmış...
2. Telefonla gazeteci kovdurmuş...
3. Telefonla gazete patronu azarlamış, ağlatmış...
4. Telefonla TV programı sansürlemiş...
5. Telefonla köşe yazarını işinden etmiş...
6. Meydanlarda gazeteci yuhalatmış...
7. Meydanlarda gazeteci tehdit etmiş...
8. Kendisine ancak hoşlandığı soruları soran yandaş gazetecileri huzura kabul etmiş...
9. Twitter’ı kapattırmış...
10. YouTube’u kapattırmış...
11. Sosyal medyayı baş belası ilan etmiş...
12. İnternetin dilini kesmek için yasa yaptırmış...
13. Kendisi gibi düşünmeyenleri vatan haini ilan etmiş, casus ilan etmiş...
14. Hoşuna gitmeyen kararlar alan Anayasa Mahkemesi Başkanı'nı hain ilan etmiş…
15. Faiz indirmeyen Merkez Bankası Başkanı’nı hain ilan etmiş…
16. İyi bir yatırım ortamı için daha iyi bir hukuk devleti isteyen TÜSİAD başkanlarını satılmış, hain ilan etmiş…
17. Hoşlanmadığı kararların altına imza atan yüksek mahkeme yargıçlarını hain ilan etmiş…
18. İfade özgürlüğünü hiçe saymış...
19. Dağıttığı devlet ihalelerinden sağlanan paylarla kendi ‘havuz medyası’nı yaratmış...
20. Medyada genel yayın yönetmenlerine, köşe yazarlarına, ana haber politikalarına kadar temel konularda son söz hakkını kendine ayırmış...
21. Bağımsız medya deyince tüyleri diken diken olmuş…
22. Büyük iş dünyasını vergi sopası ile hizaya getirmiş, gelmek istemeyenlerin varlıklarına ölümcül darbeler indirmiş…
23. Bir büyük medya grubunun sahibi bir iş adamı hakkındaki beraat kararının bozulması için kendi Adalet Bakanı’nı Yargıtay nezdinde devreye sokmuş...
24. Danıştay Başkanlığı seçimine müdahale ederek, kendi istediği adayın başkan olmasını sağlamış...
25. Üniversite rektörü seçimlerine doğrudan karışmış...
26. Bir büyük devlet ihalesini hoşlanmadığı bir gruptan alıp bir başka gruba verdirmiş...
27. “Kırın kapısını alın o gazeteciyi içeri... Savcı mırın kırın ediyorsa, onu da atın içeri...” diye İstanbul Valisi’ne emir buyuran kendi Başbakanlık Müsteşarı’nı İçişleri Bakanı yapmış...
28. “O gazetecinin sitesini kapatın! Mahkeme kararı mı yok?.. Yaa kardeşim, biz yasa yapan yeriz, gerekirse hangi yasa yapılıyorsa onu yapar, sizin yaptığınızı suç olmaktan çıkarırız. Koca yüzde 50 oy almış bir partinin iradesini söylüyorum ben. Boş ver, affedersin, siktir et gerisini...” diyebilen, hukuk devletini bu kadar hiçe sayabilen Başbakanlık Müsteşarı’nı İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturtmuş...
29. “O polisleri derhal açığa alın, uzaklaştırın. Sabaha bırakmak mı?.. Onlar ifade mifade aldılar, o zaman bir anlamı kalmaz. Hemen toplayın, bir saat içinde yapın geçin. Ondan sonrasını siz buraya bırakın, yasa ne lazımsa çıkar kardeşim” diyerek İstanbul Valisi’ne talimat yağdıran, yani hukuku boşlayan müsteşarını İçişleri Bakanı yapabilmiş...
30. Kamunun hesap kitap işlerine dair Sayıştay raporlarını Meclis denetiminden kaçırmış...
31. Yolsuzluk, hırsızlık iddialarına ilişkin dosyaları kapatmak için yargıçları, hâkimleri, polisleri bir anda görevlerinden uçurmuş...
32. Savcı talimatı dinlemeyen polislerle ‘hukuk devleti’nin değil, ‘polis devleti’nin yolunda adımlar atmış...
33. Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet dosyalarının üstünü örtmek için, soruşturmaları karartmak için Adli Kolluk Yönetmeliği’ni anayasaya aykırı olarak anında değiştirtmiş...
34. Ayakkabı kutularından, yatak odalarından etrafa saçılan milyon dolarlarla oğluna, bakanlarına kadar uzanan dosyalara ilişkin fezlekeleri kamuoyundan saklamak için her türlü oyunu sergilemiş...
35. MİT’e ilişkin bir yasayla Baasvari ‘muhaberat devleti’nin kapısını açarken, ‘kendi darbesi’ni de derinleştirmiş...
36. Kendi darbesini derinleştirirken, bir zamanlar kendisine karşı darbe tertiplerine karışmış, Kürtlere karşı 'faili meçhul cinayetler'de büyük roller üstlenmiş ‘Ergenekoncular’la kol kola girmiş…
37. Demokrasiyi demokrasi yapan ‘yargı bağımsızlığı’nı, ‘kuvvetler ayrılığı’nı yerle bir etmiş...
38. Cumhurbaşkanı olarak, Anayasa Mahkemesi kararına uymayacağını ilan etmiş...
39. Anayasa Mahkemesi kararına uymamaları için mahkemelere de çağrı yapmış...
40. “Affedersiniz Ermeni” demiş, “affedersiniz Rum” demiş...
41. İstanbul’da, sinagogların önünde Hitler tişörtlü adamların belirmesine kadar varan bir Yahudi düşmanlığı, bir anti-semitizm dalgasının kabarmasına dili ve söylemiyle zemin hazırlamış...
42. Daha 15 yaşındayken, protesto eylemlerinin kıyısında hayata veda eden Berkin Elvan’ın acılı anası Gülsüm Elvan’ı meydanlarda yuhalatabilecek kadar duyarsızlaşmış...
43. Kadınların etek boyuna karışmış...
44. Ailelerin çocuk sayısına karışmış...
45. Kızlarla erkeklerin nasıl oturup kalkacaklarına karışmış...
46. İnsanların neyi içip neyi içmeyeceklerine karışmış...
47. Kısacası, ‘hayat tarzları’na karışmış, kendi doğru bildiği hayat tarzını dayatmaya kalkışmış...
48. Böylece toplumu kutuplaştırmış...
49. Cepheleştirmiş...
50. Nefret suçu işlemiş...
51. Ayrımcılığı beslemiş...
52. Irkçılığı körüklemiş...
53. Laikliğe, kadın erkek eşitliğine ilişkin değerlere sırtını dönmüş...
54. Temel eğitimi sistemli bir biçimde ve devlet eliyle ve de 'dindar nesil' sloganıyla ‘imam hatipleştirme’ye, 'medreseleştirme'ye başlamış…
55. Felsefeydi, mantıktı, eleştirel düşünceydi, bütün bu değerleri eğitim sisteminden kazımaya yönelmiş…
56. Kürt sorunu yok demiş…
57. Seçim kazanmak için savaş yolunu seçmiş...
58. Kürtleri şeytanlaştırmaya başlamış, Kürt illerini yerle bir etmeye yönelmiş, Kürtlerin 'eşit vatandaşlık hakları'nı gözardı etmeye devam etmiş...
59. Altı milyon oyu olan HDP'yi zindanlara gömerek kendi 'tek adamlığı'nın yolunu açmaya çalışmış...
60. Roboski katliamının üstünü örtmüş…
61. Kobani düştü düşüyor söylemiyle Kürtlere dönük duyarsızlığını açığa vurmuş…
62. Sandıktan çıkan çoğunluğu ve 'çoğunluk tahakkümü'nü demokrasi sanmış...
63. Sandıktan çıkan çoğunlukla, demokrasilerde yargının teslim alınamayacağını, kuvvetler ayrılığının hiçe sayılamayacağını, ifade özgürlüğünün tepelenemeyeceğini, özgür medyanın yok edilemeyeceğini, sivil toplumun fethedilemeyeceğini, yani demokratik değerlere dokunulamayacağını bir türlü öğrenememiş ya da öğrenmek işine gelmemiş...
64. Yüzünü Batı’dan Doğu’ya çevirmiş...
65. ‘Askeri vesayet’ten ‘sivil despotluk’a ya da Doğu tipi İslamcı bir despotluğa geçişi, ‘yeni Türkiye’ diye, ‘halk ihtilali’ diye yutturabileceğini sanmış...
66. ‘Tek adamlık’ yolundaki, ‘Ben yaptım oldu düzeni’ ya da ‘Erdoğan devleti’ yolundaki yürüyüşünü Saray’daki Sultan olarak işleyeceği yeni ‘anayasal suçlar’la devam ettireceğini hiç saklamamış...
67. 7 Haziran’da seçimi kaybettiği için 'barış değil savaş' düğmesine basmış…
68. Kendisinin kazanmadığı seçime seçim diyememiş…
69. "Allah'ın bir lütfu" nitelediği 15 Temmuz'la birlikte OHAL ilan ederek kendi 'sivil darbesi'ni derinleştirmeye, hukuk ve özgürlükleri hiçe sayarak hapishaneleri doldurmaya başlamış...
70. Cumhurbaşkanının anayasaya göre tarafsız ve partiler üstü olması gerektiğine dair yeminini sürekli çiğnemiş...
71. Devlet başkanının parti üyesi ve parti lideri olmasının önünü açmış...
72. Parti genel başkanlarının, devlet başkanı olarak yüksek hâkim atamasına imkân sağlamış...
73. Tek kişinin kararıyla ülkenin olağanüstü hâl usulleriyle yönetilmesinin yolunu açmış...
74. Parlamentonun hiçbir gerekçe ve şart aranmaksızın partili cumhurbaşkanınca feshedilmesini sağlayan anayasa değişikliğini "fesih hakkı yok" diye savunmuş...
75. Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle bu topraklardaki yaklaşık 150 yıllık parlamento birikimini reddetmiş...
76. Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle 'seçilmiş krallar' ya da 'padişahlık' düzeni öngörmüş...
77. Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle yargının, siyasetin emrine sokulacağı eleştirilerine hiç kulak asmamış...
78. Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle, parlamentoyu parlamento yapan en temel yetkilerden bütçe hakkını bile budamaya yönelmiş...
79. Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle, yasama organının yürütmeye dönük denetim yetkilerini yok etmenin çerçevesini çizmiş...
80. Partili cumhurbaşkanlığı ile, veto ettiği yasanın parlamento tarafından tekrar gönderilmesini 301 vekilin destek vermesi şartına bağlayarak yasama organının yasa yapma iradesini yokuşa sürmeyi kendine hedef bellemiş...
81. Cumhurbaşkanı kararnamesiyle, partili cumhurbaşkanına yasama yetkisi öngörmüş...
82. Bütün üst kademe kamu yöneticilerinin atanmasına ilişkin yetkiyi partili cumhurbaşkanına devretmeyi amaçlamış...
83. Milli güvenlik politikalarını belirleme yetkisini tek başına partili cumhurbaşkanına devretmeyi öngörmüş...
84. Partili cumhurbaşkanına, kararname ile istediği şekilde kamu tüzel kişiliği kurma yetkisini hazırlamış...
85. Üniversitelerin yönetimini YÖK aracılığıyla doğrudan partili cumhurbaşkanına tabi kılmayı hedeflemiş...
86. Partili cumhurbaşkanının olağanüstü hâl dönemlerinde çıkaracağı kararnameleri hem şekil, hem esas bakımından Anayasa Mahkemesi'nin denetimi dışına çıkarmak istemiş...
87. Demokrasinin temeli olan kuvvetler ayrılığı yerine kuvvetlerin tek elde toplanmasını anayasal hüküm hâline getirmeyi temel hedef olarak saptamış...
88. Partili cumhurbaşkanlığı ile, 1921 Anayasası'ndan beri varolan Bakanlar Kurulu'nu tarihin arşivine kaldırmanın çerçevesini oluşturmuş...
89. Partili cumhurbaşkanlığı ile, cumhuriyetin kuruluşundan beri var olan başbakanlığı lağvetmeye yönelmiş...
90. Demokrasi, hukuk ve özgürlüğü hiçe sayan bir anayasa değişikliğini 16 Nisan'da referandum sandığından çıkartmış ve kendi 'sivil darbesi'ne yeni bir derinlik katmış olan olan Recep Tayyip Erdoğan'a bu 90 madde dolayısıyla karşıyım.
Tekrarlıyorum:
Bu ülkede artık kağıt üstünde, rejimin adı diktadır, diktatörün adı da Erdoğan!
Ancak, kılpayı geçen bu anayasa değişikliğini geçersiz kılmak Erdoğan'a bütün olumsuz koşullara rağmen "Hayır" diyenlerin elindedir!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024