Fehmi KORU
Türkiye’de herhangi bir olumlu gelişmeyle ilgili sevinebilmek için, ne olur ne olmaz diye, sevincinizi hiç değilse 24 saat ertelemeniz gerekiyor; hatta biraz daha az. Çünkü olumluyu olumsuza çevirme konusunda olağanüstü marifetli bir toplumuz.
Yukarıdaki görüşümü yazarken aklımda tabii Osman Kavala vardı. Fakat yalnız o da değil.
Ben yine de Osman Kavala konusuyla yola koyulayım.
İş insanı ve sivil toplum lideri Osman Kavala iki yıl iki aydır -veya 840 gün- cezaevinde tutukluydu. ‘Gezi davası’ diye bilinen, İstanbul’daki Gezi Parkı’nın ağaçlarının kesilmeye başlaması ve bunun ülkemizin en kalabalık kentinin nefes alma borusunun koparılması anlamına gelebilecek bir AVM inşası hazırlığıyla ilgili olabileceği düşüncesinin ürünü protestoların ‘demokratik yoldan seçilmiş hükümeti devirme girişimi’ olarak yorumlanması sonucu açılmış bir davadan yargılanıyordu.
Tek tutuklu o kalmıştı yargılandığı davada.
Dün görülen duruşmada mahkeme Osman Kavala dahil ‘Gezi davası’ndan yargılanan tüm sanıkları beraat ettirdi.
Olumlu bir gelişme bu.
Süreci yakından izleyen pek çok insanı sevindirmesi gereken olumlu bir gelişme.
Herhalde ailesi ve yakınları Kavala cezaevinden çıkacağı için sevinmiştir.
Eşi Prof. Ayşe Buğra, Osman Kavala’nın neden yargılandığını, neden o kadar uzun süredir tutukluluk halinin devam ettirildiğini ve neden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına rağmen serbest bırakılmadığını sorgulamaktaydı.
Herhalde en çok o sevinmiştir eşinin beraat edip tahliyesine karar verilmesine…
Kendime tanıdığım olumlu gelişmelerin tadına varmak için 24 saat bekleme ilkem bu defa da beni yanıltmadı. Osman Kavala’nın özgürlüğü o kadar bile sürmedi. Cezaevinden tahliye edilmesiyle kapıda bir başka davadan yargılanmak üzere yeniden gözaltına alınması arasında fazla vakit geçmedi.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürüttüğü bir başka soruşturma kapsamında, ‘anayasal düzeni bozmaya teşebbüs’ suçundan kendisini yeniden gözaltına aldı.
Savcılığın açıklamasından, ‘Gezi davası’ ile ilgili beraat kararının bozulması için de temyiz yoluna gidildiği anlaşılıyor.
AİHM kararına rağmen…
Sizler, “15 Temmuz gecesi kendi halkına silah doğrultmuş, 251 kişinin ölümüne sebep olmuşların hainine girişimleriyle Osman Kavala’nın nasıl bir ilişkisi bulunabilir?” diye düşünedurun, kendisi yeniden cezaevine kondu bile.
Gözaltı işleminden sonra çıkarılacağı mahkeme onu tutuklu mu yargılayacaktır dersiniz?
Onu bilemem, ama yine de bildiğim bir şey var: Farklı bir davada yargılanmak istenmesi, Osman Kavala hakkında AHİM’in ‘Gezi davası’ ile ilgili kararını işlevsiz kılacak…
Cezaevine yine uzun süreliğine girmiş olabilir Osman Kavala.
Nedenini sormayın.
Öğüdümü tutun, olumlu gibi görünen bir gelişme söz konusu olduğunda sevincinizi bir süre -hiç değilse 24 saat- erteleyin.
Pişman olmazsınız.
Bir başka örnek isteyene, sevinci erteleme tezime örnek olarak, ülke siyasetine bakan, başbakan ve en son cumhurbaşkanı olarak katkılarda bulunmuş Abdullah Gül’ün Karar gazetesinde çıkan iç ve dış politika konularına dair geniş mülakatı verilebilir.
“Konuşmuyor, görüş açıklamıyor, bu kadar da ihtiyatlı olunabilir mi?” türü ilk bakışta haklı gibi duran eleştirilere muhatap edilen bir siyaset adamı 11. Cumhurbaşkanı Gül.
İşte konuştu. Parti irtibatları sebebiyle en makul görüşlere bile karşı çıkmakta birbirleriyle yarışan değişik eğilimliler dışındaki çok geniş bir kesimin rahatlıkla paylaşacağı görüşlerdi söyledikleri. Yerinde uyarılarından iktidarı ve muhalefetiyle bütün siyasilerin yararlanması beklenirdi.
Öyle mi oldu?
Hayır öyle olmadı.
Mülakatın üzerinden 24 saat geçmeden, önce sosyal medyada bugünden itibaren de gazete köşelerinde yaylım ateş başladı.
Ne yapalım, bizde türkülerimize kadar geçmiş adet böyledir: Güzeli ağlatırlar, çirkini söyletirler… (Fidayda türküsü).
AK Parti iki yıl önce kabul edilmiş ve bu süre içerisinde pek çok alanda başarısızlığı farkedilir olmuş yeni hükümet sistemini elden geçirmek istemiyor muydu? Gül’ün açıkladığı görüşler arasında o konuda neyin nasıl yapılması gerektiğine dair ipuçları fazlasıyla mevcut…
Dış politikada izlenen yolun ülkeyi getirdiği yer fazla iç açıcı değil. Bir o yana bir bu yana gidip gelmekten serseme dönüldü. Geçmişte dostları ve düşmanlarının ülkemizi dikkate almalarına sebep olmuş ‘yumuşak güç’ projeksiyonu pekala yeniden ele alınabilir. Gül bunu tavsiye ediyor işte.
İçeride hepimizi yoran çatışmacı üslup, kutuplaştıran yaklaşımlar ülkenin aleyhine sonuçlar veriyor. Oysa pekala herkesi kuşatan yeni bir üslup ve yaklaşım benimsenebilir.
Abdullah Gül mülakatı bunu sağlamayı heveslendirecek bir olumlu girişim.
Her partinin partizanı için hiç de öyle değilmiş; 24 saat geçmeden bunu bir kez daha öğrendik işte…
Üzülmek yerine böyle bir ülke olmaktan çıkmanın yollarını aramalıyız.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025