Abdurrahman Dilipak
İran Devrim Muhafızları komutanı Kasım Süleymani öldürüldü.
Bundan sonra olacakları tahmin etmek kolay değil. Aslında bu yazımdan önce, dünkü “Mehdilik” ile ilgili yazımı okumak gerek.
Olaylar, ABD’nin Haşdi Şabi›ye bağlı Hizbullah Tugayları’na yönelik hava saldırılarını protesto etmesi ile başladı. Bu saldırılara tepki olarak
ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği dışında toplanan binlerce kişi, Amerikan güçlerinin Irak’ta İran destekli Haşdi Şabi›ye bağlı Hizbullah Tugayları’na yönelik hava saldırılarını protesto etti. Göstericiler elçiliğin dış duvarını yaktı, Amerikan güçleri protestocuları uzaklaştırmak için göz yaşartıcı gaz kullandı. ABD Başkanı Donald Trump, saldırıyla ilgili olarak İran’ı suçladı.
Trump, “İran bir Amerikalı müteahhiti öldürdü, birçoğunu yaraladı. Biz de çok güçlü bir cevap verdik, her zaman da öyle yapacağız. Şimdi de İran Irak’taki ABD Büyükelçiliğine saldırı organize ediyor. Tamamen sorumlu tutulacaklar. Ayrıca, Irak’ın da büyükelçiliği korumak için kuvvetlerini kullanmasını bekliyoruz, kendilerine tebliğ edildi” dedi.
ABD’nin Bağdat Büyükelçisi’nin ve çalışma arkadaşlarının saldırı sırasında elçilikte olmadığı açıklandı. ABD Dışişleri Bakanlığı, Bağdat Büyükelçiliği’ndeki personelin sağlık durumlarının iyi olduğunu açıkladı.
Peki işler bu noktaya nasıl geldi?. En başından başlayalım: ABD kısa süre önce Hizbullah Tugayları’na yönelik bir hava saldırısı gerçekleştirdi ve bu saldırıda 25 Hizbullah savaşçısı hayatını kaybetti. Saldırıya uğrayan grub 2007’de İran’ın desteğiyle kurulan, Irak’ta 2014’te IŞİD’e karşı savaşmak üzere bir araya gelen Şii milis gücü Haşdi Şabi›nin içindeki en güçlü unsurlardan biri idi. ABD, İranlı Kudüs Güçleri’nin komutanı Kasım Süleymani’nin perde gerisinde örgütün asıl lideri olduğunu iddia ediyordu. ABD’nin terör örgütü olarak gördüğü İran destekli Kudüs Güçleri, İran’dan para ve silah yardımı alıyordu. Lübnan›daki Hizbullah, Suriye’deki Şii ve Filistin’deki Şii direniş grubları ile birlikte Hizbullah Tugayları doğrudan İran devrim muhafızlarının emir ve komutası altında hareket ediyor.
Birkaç ay öncesine gidelim. Lübnan’da sokak gösterileri başladı. “Joker eylemleri” bir süre sonra, zaten, Irak’ta ekim ayında yolsuzluk ve işsizliğe karşı başlayan ve ülke geneline yayılan protestolarla birlikte İran karşıtı gösterilere dönüştü. Huzistan bölgesinde de taraftar bulan Şii nüfusun ağırlıklı olduğu bölgelerde İran karşıtı sloganlarla yayılan sokak gösterileri kasım ayında Necef ve Kerbela’daki İran konsolosluk binalarına saldırıya dönüşmüştü.. Necef’teki İran konsolosluk binasının ateşe verildiği gösterilerde yüzlerce Iraklı hayatını kaybetmişti. Gösteriler Irak’ta siyasi krize sebeb oldu. Hemen ardından İran karşıtı protestoların bir süre sonra ABD karşıtı gösterilere dönüştüğünü görüyoruz. Ve gelinen nokta: Irak’taki ABD elçiliği kuşatılıyor. ABD misilleme olarak, bu kuşatmaya cevap olarak Kasım Süleymani’yi vuruyor.
Tekrar başa saralım. Yeniden Suudilere ve İsrail’e, BAE’ye bu süreçte yeni roller yüklenebilir. Çatışma bütün Arap yarımadasına yayılabilir.
Şimdi İdlib’i, Doğu Akdeniz’i, Libya’yı hatta Kanal İstanbul’u bu gelişmenin ardından yaşanacak muhtemel gelişmeler ışığında yeniden gözden geçirmemiz gerek.
2020’nin ilk çeyreği çok zor geçeceğe benziyor. Böyle bir zamanda “Kadrolu bir Mehdi” işleri daha da içinden çıkılmaz hale getirebilir. Dün “Amerikano bir Mehdi”den söz etmedim. Zaten yıllardır bundan söz ediyorum.. Şiilerin, Sünnilerin yanında bir de CIA, İngiliz, MOSSAD’ın örgütlediği bir “Mehdi projesi”nden söz etmemiştim.. Eğer Müslümanlar, “Hidayete erdirilmiş ve hidayet vesilesi olacak bir Mehdi” diye, kripto birilerinin peşinden gidecek olurlarsa bunun bedeli çok ağır olacaktır.. Artırılmış gerçeklikle Laser Halogramik görüntüleri ile gökten Şam Ümeyye ya da Kıyamet Kilisesine bir Mesih indirseler, inen adam canlı bir şekilde Kudüs sokaklarında yürüse ve gittiği yeri nurdan bir hale ile aydınlatsa da hemen inanmayın. Teknolojik olarak bunların hepsi mümkün.
Unutmayın, Cehennemin yolları iyi niyet taşları ile döşelidir. Şeytan bizi Allah’la aldatmasın. Kimseyi İlah ve Rab edinmeyin. Yeni bir Resul ve Vahiy gelmeyecek.
FETÖ projesi böyle bir şeydi. “Adnan Hoca operasyonu”nda İslam dünyasındaki bütün “Mehdici” hareketler fişlendi ve takibe alındı. Kimseyi beklemenize gerek yok, kim ne söylerse söylesin sözü dinleyin doğrusuna tabi olalım, yanlışına karşı çıkalım. İstişare ve şûra ile hareket edelim. Fasıklar bir haber getirdiklerinde dikkat edelim. Kafamızı kiraya vermeyelim, din ve devlet büyüklerini, kanaat önderlerini İlah ve Rab edinmeyelim. Gaibden haber verdiklerini söyleyenlerin peşine düşmeyelim.
Zaten sokak Mehdi ve Mesih’ten geçilmiyor. Bunlar sadece Türkiye’de ve Ortadoğu’da değil, dünyanın her yerinde varlar ve peşlerinden milyonları sürüklüyorlar.
Müslümanları önce atomize ettiler. Sonra bunları birbirine karşı kışkırtarak nötralize ettiler. Şeytan boş durmuyor. Ama Şeytanın varlığı bizim günahlarımızın gerekçesi olamaz. Onun için “Euzü…” diye başlamıyor muyuz, farkında olduğumuzu ifade ettiğimiz için. Şeytan Allah’ın muttaki kullarına bir zarar veremez. O ancak kalbinde hastalık olanlara, Şeytanın dostlarını dost edinenlere, onlar: Şeytanın yoldaşı “İns’in Şeytanları” üzerinden zarar verir. Biz nefsime ve dostlarımıza bakalım.
Bize denmedi mi: “Allah’a ve O’nun Resulüne itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin. Sonra korku ile za’fa düşersiniz, rüzgârınız (kesilir) gider. Bir de sabr(-u sebat) edin (katlanın). Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Çantay Meali: Enfal 46)
“Ahir zaman Peygamberi”, “Kıyamet fitnesi” ile ilgili olarak; “Bildiğimi bilseydiniz, çok ağlar az gülerdiniz” der.
Teklifimdir: Allah’ın dostlarını dost edinin, Allah’ın rahmet ve bereketi, koruması buradadır. “Biz Müslümanlardanız diyenlerden daha güzel sözlü kim olabilir”. Allah’ın gazabına uğrayacak olan münkir, münafık, mütrefin, müfsid, fasık, müstekbirlerden uzaklaşın ve onları çevrenizden uzaklaştırın. Sonra “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allah’ım” diye sormanıza gerek kalmadan bela size ulaşırsa, sizi kimse kurtaramaz! Onlar “biz ıslah edicileriz” diye size gelmiş, uluslararası “Şeytani düzen”in temsilcileri ile bir arada oturup planlar kuran, siyasi emelleri ve şahsi çıkarlarını onlarla tevhid eden, onların fonladıkları ve yönlendirdikleri kişi ve toplulukları çevrenizden uzaklaştırın. “Men teşebbehe…” emrini hatırlayın, Alamet-i farikanızı (Sizi başkalarından ayırt eden özelliklerinizi) hatırlayın ve koruyun, moda akımların peşinden savrulmayın, sonra zarara uğrayanlardan olursunuz. Allah’ın yardımı size ulaşmaz.
Bu fitne sadece İslam coğrafyasını değil, Hristiyanlar daha ağır bir bedel ödeyecekler. Onların peşlerinden gittikleri “Kahin”leri, Papalığın sonundan söz ediyorlar artık. Protestanlık zaten bir din değil. Kitapta haber verilen Beni İsrail’in akıbeti çok daha vahim!?. Diğer halklara gelince yangında rüzgarla savrulan saman çöpleri gibi bir ateş çemberinin içinden geçebilir dünya. Şeytan son büyük oyununu oynamaya hazırlanıyor.
Aman dikkat! Dilerim bu afet, o “büyük afet”e kapı aralayacak fitne ateşini tutuşturacak, cehennemi bir ateşin dünyayı saracağı fitne ateşi olmasın da aklımızı başımıza almamıza vesile olacak bir ibret dersi olsun. Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024
2.06.2022
7.03.2022
17.02.2022