Cemile Bayraktar
Hamas’ın İsrail’in Gazze’de “bu bahaneyle” taş üstünde taş bırakmayacağını bildiği halde -her ne kadar saldırdığı bölgede bir şenlik organizasyonu olduğunu bilmese de- İsrail’e yönelik saldırısıyla başlayan Gazze savaşı/katliamı yarım yılını doldurdu.
Bu 7 aylık süreçte, İsrail öyle insanlık dışı katliamlar gerçekleştirdi ki doğrudan İsrail avukatlığına soyunmaktan yüzü kızarmayanlar bile “ama Hamas” diyemeyecek hale geldi.
İsrail’in Gazze’ye karşı gerçekleştirdiği saldırılar sırasında; en temel insani ihtiyaçlar olan yiyecek-içecek ve sağlık hizmeti gibi “savaşta” olunsa dahi ulaşılmasına müsaade edilen ihtiyaçlara müsaade etmemesi, hastane bombalaması, ellerinde beyaz bayrak olan Filistinli sivilleri öldürmesi, az miktarda yiyecek dağıtılan yerlere bir miktar un almak için koşan çocukları katletmesi ve benzeri savaş suçları/soykırım suçları işlemekten imtina etmemesi yanında İsrail’i durdurmaya yönelik her BMGK kararı, ABD’nin veto etmesiyle uygulanmadı. Ve bugün gelinen noktada İsrail’in “meşru savunma hakkını” kullandığı iddialarının hepsi çürüdü. Yani İsrail’in iddia edildiği gibi Hamas’a değil yaşlı, kadın, çocuk fark etmeksizin tüm Filistinlilere karşı bir savaş açtığı da artık iyice netleşti. Zira…
Zira 7 Ekim’den bu yana İsrail, 33 binden fazla Filistinliyi öldürdü ve bu rakamın yaklaşık olarak %70’i kadın ve çocuklardan oluşuyor. Sağ kalanların ise akıbeti meçhul zira 2 milyondan fazla Gazzeli insan açlıkla karşı karşıya. En son, tüm yaratılmışlar için en ağır utanç sayılacak bir dram yaşandı; havadan Gazze’ye atılan insani yardımları bir binanın üzerine çıkarak almaya çalışan iki Gazzeli sivil, binadan düşerek hayatını kaybetti.
Hal böyle iken, yani İsrail sivilleri katlediyor ve sağ kalanları açlık ve her tür yoklukla boğuyor iken Netanyahu’nun Likud Partisi’nin yöneticisi Shimon Boker, Gazze’de sivil olmadığını iddia etti ve Gazze’deki herkesi öldürmek gerektiğinden bahsedebildi.
Dünya genelindeki uluslararası kuruluşlar “hiçbir şey” yapmazken dünya genelinde “siviller” Filistin lehine eylemler yapmaktan, gözaltına alınmaktan ve hatta en az kelepçe taktıkları “suçlular” kadar kriminal olarak tanımlanabilen Amerikan polisine direnmekten imtina etmediler.
İsrail’de bile İsrailli sivillerin aileleri başta olmak üzere birçok İsrailli tarafından Netanyahu hükümeti hemen hemen her gün protesto edildi, protesto edilmeye devam ediyor.
Bu arada İsrail, doktor, basın mensubu, yardım kuruluşu çalışanlarını da doğrudan hedef alarak öldürdü. En son Filistin’deki Al Jazeera ofisi, İsrail işgal güçleri tarafından kapatıldı yani haber alma imkanları da önlendi.
Hani savaşın da bir hukuku olur ya İsrail, 7 ay boyunca her gün ama her gün o hukuku çiğnedi ve buna karşın birçok ülke İsrail’i destekledi, birçok ülke İsrail’i izledi, birçok uluslararası kuruluş “kınama” dışında hiçbir şey yapmadı.
ABD başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesi dahil, İsrail’in “desteklenmesi” gerektiğini haftada en az bir kez açıklamaktan geri durmadılar. ABD, sadece bir kez İsrail’i hafifçe uyararak “ya sen Filistin politikanı değiştir ya ben İsrail politikamı değiştireceğim” dedi ancak henüz herhangi bir “değişiklik” kaydedilmedi.
Mayıs ayının ilk haftasında Hamas, Mısır ve Katar arabuluculuğunda ateşkesi kabul ettiğini belirtti. Ancak İsrail, ateşkesi kabul etmediği gibi Mısır ile Gazze'yi birleştiren Refah’a hava saldırısı başlattı ve Refah Sınır Kapısı'nın Gazze tarafının kontrolünü ele geçirdi.
İsrail’in Gazze’de başlattığı savaş değil katliam. Ve bu katliam 7 aydır devam ediyor. Ve bu süreç içinde yukarıda belirtilenlerden yüzlerce kat fazlası, binlerce kat acısı yaşandı sonuçta katliam hiç hız kesmeden devam etti ve devam edecek gibi de görünüyor.
11 Eylül sonrası dönemin ABD Başkanı Bush, tüm dünyayı bir avuç “teröristi” ortadan kaldırmak için davet ederken teröre karşı “Ya bizdensiniz ya onlardan” demiş ve kendilerine destek vermeyen ülkeleri haydut devletler olarak tanımlamıştı.
Elbette Gazze katliamı, Filistin’i yok etme planı ile 11 Eylül arasında farklılıklar çok ama ortak tek bir nokta var; ya İsrail, ABD, Almanya, İngiltere, Azerbaycan ve İsrail’e destek veren diğer haydut devletlerden yanasınızdır. Ya da insanlıktan yana Gazze’den yana Filistin’den yanasınızdır. Ya Filistin eylemine katıldığı için gözaltına alınan Amerikalı bir felsefe profesörden, ya öldürülmeyi göze alarak Gazze’ye giden Kuveytli bir doktordan, ya Gazze haberi yapan Kürt bir gazeteciden, ya savaş karşıtı bir Yahudi’den, ya 7 aydır boynundan kefiyyeh çıkarmayan Alman üniversite öğrencisiden, ya İsrail ile ticareti kesme gereğini “her şeye rağmen” çekinmeden vurgulayan bir Türk siyasetçiden, ya İsrail’e soykırım suçlaması ile dava açan tek ülke Güney Afrika’dan yanasınızdır. Bunun arası, aması yok; Ya Gazze’den yanasınızdır ya da katillerden.
Ez cümle; İsrail’in Gazze katliamları, soykırıma varan savaş suçları dünyayı ırk, din, millet, ülke fark etmeksizin ikiye böldü; ya İsrail katliamlarına, soykırımına karşı Gazze’den, Filistin’den yanasınızdır ya soykırım yapanlardan bu, bu kadar net bir ayrım.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
3.08.2025
16.01.2025
7.01.2025
7.11.2024
31.10.2024
9.10.2024
26.08.2024
20.08.2024
15.08.2024