Ergun BABAHAN
Meclis'te utanç verici görüntülerin ardından HDP milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda ilk önemli adım atıldı. Meclis Komisyonu'nda AKP, CHP ve MHP'nin ortak hareket edip oy birliği sağlamaları, CHP'nin Anayasa'ya aykırılığını ilan ettiği bir teklife evet oyu vermesi, emrin büyük yerden geldiğinin açık göstergesiydi.
Nasıl, 28 Şubat döneminde Merve Kavakçı'nın Meclis'ten apar topar atılması muhafazakârların demokratik ve haklı taleplerinin önünü kesemediyse, nasıl DEP milletvekilleri Orhan Doğan, Leyla Zana, Hatip Dicle ve Selim Sadak'ın dokunulmazlıklarının kaldırılıp cezaevine atılmaları Kürt meselesini ortadan kaldırmadıysa; HDP'lilere yönelik uygulamanın sonucu da farklı olmayacaktır.
Bu karar, Kürt halkına konu Kürtler olduğunda Türk partilerinin dünya görüşü ne olursa olsun, aynı zeminde buluşabildiklerini ispattan başka işe yaramayacaktır. Kürt meselesinde muhafazakâr, milliyetçi, Kemalist ayrımı ortadan kalkıyor ve hepsi tek bir parti hâline dönüşüyor. Kürtler açısından hepsi Kürt meselesini askeri yolla çözmekten yana olan devlet partileri olarak cisim buluyor.
Bu ülkenin en temel meselesi olan Kürt sorununun çözümü konusunda ''Türk'' partileri içinde farklı bir ses ve görüşün ortaya çıkamaması, ilk düdükte hepsinin esas duruşa geçmesi, sorunun demokratik yollarla hallini imkansız hâle getirip askerileştiriyor. Artık Kürtlerin taleplerini konuşmayacağız, tartışmayacağız. Kürtlerin bir nüfus grubu olarak etkisiz hâle getirilme çabalarına tanıklık edeceğiz.
AKP'nin Suriye göçmenlerini Kürt bölgelerine yerleştirme çabaları ortaya çıkacak, Kobane'de yapılamayan Sur'da, Yüksekova'da, Şırnak'ta yapılmaya çalışılacak. Zorunlu iskân, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana devletin Kürt meselesini çözmede etkili bir aleti olmuştur çünkü.
Başta Selahattin Demirtaş olmak üzere, Batı'da da sempati ve oy toplayan figürlerin dokunulmazlığının kaldırılıp cezaevine atılması, olayları tribünden izleyen Avrupa ülkelerinde de yansımaları olacak gelişmelere yol açacaktır. Kürt meselesi, Türkiye'nin önümüzdeki onlarca yılını rehin alacak, karartacak bir sorun hâline dönüşecektir.
Askerin, barış müzakerelerinden rahatsızlığı en baştan beri netti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, görüşmelerin içeriğinden haberleri olmadığından yakınmış ve 'kırmızı çizgilerinin' aşılmasına izin vermeyeceklerini net bir tavırla açıklamıştı. Hem de askerin en zayıf olduğu düşünülen dönemde. 17-25 Aralık sonrası yaşananlar, askerin devlet içindeki gücünü yeniden sağlamasına imkan verdi.
Kürt meselesinin askerileşmesi hızlanırken Avrupa Birliği reformları tamamen bir kenara atıldı. Kıbrıs'ta yürütülen gelişmelerden de bir sonuç alınması bu nedenle mümkün olmamıştır çünkü asker sessiz sedasız bu konularda etkili hâle gelmiştir.
Kürt meselesinin askerileşmesi, AKP'ye temel hak ve özgürlükleri pervasızca askıya alma imkânı tanımakla kalmayacak, imanlı bir kuşak yetiştirilmesi iddiasını güçlendirecektir. AKP'nin imanlı nesilleri sorgulamadan biat eden gençlerden oluşacağı için Kürt meselesine barışçıl çözüm isteyenlerin sayısı da azalacaktır.
Toplum ne kadar farkında bilmiyorum ama cehennem benzeri günler yaşayacağımız kesin. Sonuçları can ve mal güvenliğinin ortadan kalkması, ekonomideki krizin derinleşmesi, koyu taassubun artması, farklı ve renkli olan herkesin ve her şeyin bastırılması olarak yaşanacak bir süreç bu.
CHP biraz farklı olabilse, karargâhla arasına biraz mesafe koyabilse, yakın geleceğe daha umutla bakmak mümkün olabilirdi. Kürt meselesine demokratik bir tavır geliştiremeyen bir parti olarak CHP kurucu kimliğini kesintisiz sürdürüyor ne yazık ki.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları





































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021