Aydın ENGİN
Tırmık’ta Kürt siyasal hareketi üstüne üç gündür bir tartışma yürütülmeye çalışılıyor. Pehlivan tefrikasına dönmemesi için bugün noktalayalım. Ama bilelim ki gerek bu köşede, gerek bu gazetenin öteki köşelerinde, gerek medyada bu sorun üstüne daha çok yazılacak, çizilecek, tartışılacak.
Bu doğal. Bu zorunlu.
En azgın Türk ve Kürt milliyetçileri bile kabul etseler gerek, Kürt sorunu Türkiye’nin en yakıcı sorunu. Sadece doğuda ve batıda patlayan bombalar; sadece binlerce ve binlerce gencecik yurttaşımızı yitirdiğimiz; sadece Güneydoğu’da kent ve kasabaların 2. Dünya Savaşı’nın bittiği günlerdeki Varşova, Berlin, Essen, Frankfurt kentlerini gölgede bırakan yıkımı yüzünden değil.
Kürt sorunu vahşi ve acımasız bir iç savaşa evriliyor. Bunu görmemek, gelişmelerin adını böyle koymamak gerçeği değiştirmeyecek. Marifet bunun sorumlusunun kim olduğuna ilişkin yazılar döktürmek, demeçler sıralamak, eskilerin deyimiyle “ahkâm kesmek” değil; bu gelişmenin rotasını yeniden ve kalıcı olabilecek bir barışadönüştürmenin yolunu, yöntemini bulmak. Gitgide azgınlaşan milliyetçi-ırkçı tırmanışı köreltmek; “ortak vatan” bilincinde buluşulacak bir siyasal ortamın koşullarını yaratmak.
Üst paragrafta sıralananları herhangi birimiz de sıralayabiliriz. Ama bunun nasıl sağlanabileceği konusunda herkesin “Hah, evet işte bu” diyebileceği bir çözüm önerisi geliştirmek bugünkü koşullarda ölü gözünden yaş beklemekten farksız.
AKP elebaşısı iktidarda kalabilmenin yolunu barışı sağlamakta değil, MHP ve CHP’de yuvalanmış Türk milliyetçilerinin etkileyebildiği seçmen oylarını kendine çekerek militarizm destekli bir “sandık zaferi” kazanmakta buldu.
Kabul edin ki bu hesap tutabilir. Ama bu, bu hesabın suç sınırını aşmış kanlı bir hesap olduğu gerçeğini değiştirmez.
Dahası Kürt siyasal hareketinde “Ortak vatan mümkün olamayacak. O halde kendi başımızın çaresine bakalım” yönelimini besler. Nitekim bunun ürkütücü belirtileri var.
Şu cümleler PKK önderlerinden, bu ayın başında Fırat Haber Ajansı’na konuşanMurat Karayılan’a ait.
“… Madem bugün Erdoğan öncülüğündeki AKP devleti çözümü reddediyor ve zorla Kürt halkının bütün değerlerini ortadan kaldırmak istiyor; o zaman önümüzde ikinci seçenek olarak, Devrimci Halk Savaşı’yla kendi çözümümüzü geliştirerek BağımsızKürdistan’ı hedeflemek kalıyor…”
Bu cümleler bir “Kürt ulus-devleti” kurmayı reddeden; pasaport, vize gibi engellere tutsak kılınmamış, Avrupa’da bir dönem başarıyla uygulanan ve AB’ye geçişte örnek olarak kabul edilen “Benelüks modeli”nin bu topraklarda da yaratılabileceğini düşünen, böyle bir Ortadoğu’yu savunan Abdullah Öcalan’ın görüşlerini tamamen benimsediğini açıkça ve vurguyla söyleyen bir PKK yetkilisinden geliyor.
Peki, Kürt siyasal hareketi, en tepedeki KCK’sinden başlayıp, DTK’sine, DBP’sine, PKK’sine, Kongra-Gel’ine kadar HDP’yi anlamsızlaştıran, etkisizleştiren, silikleştiren, hiçleştiren bir mücadele tercihinde mutabık mı?
Abdullah Öcalan’ın sözü, AKP’nin savaşa engel olabilir kaygısı ile bilinçli olarak uyguladığı mutlak izolasyon yüzünden Kürt ve Türk kamuoyuna ulaşamıyor.
Bu gerçeği göz ardı etmeden Kürt siyasal hareketinin bir yol ayrımında olduğunu bir kez daha vurgulayalım:
HDP’nin başat görev üstlendiği demokratik siyasal mücadele ya da tırmanan bir savaş. Hangisi?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021