Eser KARAKAŞ
Bu soru neden soruluyor diye birileri kızabilir ama ben bu cesareti Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 3 Haziran 2023’de görevi Nurettin Nebati’den devralırken yaptığı konuşmadan ve daha da önemlisi vatandaşlık hakkımdan alıyorum.
Mehmet Şimşek göreve başlarken şöyle demişti: “Hükümetimizin temel hedefi toplumsal refahı yükseltmektir. Bu hedefe ulaşmada şeffaflık(1), tutarlılık(2), öngörülebilirlik(3) ve uluslararası normlara uygunluk(4) temel ilkemiz olacaktır.”
Peh, peh peh; ben de eski bir kamu maliyesi hocası olarak bundan sonra Mehmet Şimşek’in her tasarrufunu bu çok önemli, hatta yaşamsal dört temel ilke üzerinden değerlendireceğim, bakalım ne sonuçlara ulaşırız ve bu işe de bugün mesela Emniyet ve Jandarma teşkilatlarına alınan 7204 araç üzerinden ve Şimşek’in tasarruf tedbirlerini açıklarken “üç sene tüm araç alımlarını durduruyoruz” (ilke 2) sözünden başlayabiliriz.
Piyasa fiyatlarını temel alırsak, ki böyle yapılması lazım şayet uluslararası normlara uygunluk temel bir ilke ise, on milyar TL’ye yaklaşan bir meblağdan bahsediyoruz muhtemelen, okulların temizliğinin yapılamadığı, çocuklara bir öğün yemek çıkarılamadığı, memurların servis hizmetlerinin kaldırıldığı bir dönemde bu on milyar TL’yi önemsememek mümkün değil.
Emniyet ve Jandarma teşkilatlarına alınan bu 7204 aracın vatandaşın güvenliğine ne kadar hizmet edebileceğini ölçebilecek, gerekli fayda-maliyet analizini yapabilecek veriye sahip değilim ama genel olarak bu alımların güvenliğe genel anlamda pozitif etki yapacağını söylemek mümkün herhalde ama bu harcamalar Mehmet Şimşek’in bir numaralı ilkesi olan şeffaflık ilkesine uygun yapılacak ise, bu şart, biraz aşağıda bu konuyu detaylandıracağım.
Güvenlik, hem iç hem de dış güvenlik çok önemli konular, en temel kamu hizmetleri olarak görülebilirler ama yukarıda belirttiğim gibi bu yaşamsal güvenlik kamu hizmetlerinin üretim süreçleri Mehmet Şimşek’in belirttiği, benim de yukarıda gönderme yaptığım dört temel ilke çerçevesinde gerçekleşmeli, aksi durumda güvenlik hizmet üretim süreçleri çok ters sonuçlar da verebilir, Lockheed yolsuzluğu (askeri uçak alımı) kolektif hafızamızda hala durmaktadır, bunu da unutmayalım.
Bir de meselenin daha güncel bir yanı var, şayet gerçekten iki sene içinde tek haneli enflasyon hedefi varsa, benim hem olabilirliğine hem de niyet hakkında ciddi kuşkularım var, Türkiye kısa ve orta vadede büyük bir işsizlik dalgası ile sarsılabilir, bu işsizlik dalgasının genel asayişi ilgilendirecek boyutları da olabilecektir, devlet aklının da bu ihtimale karşı önlemleri olabilir, bir tanesi TBMM açıldığında gündeme gelecek esnek ve yarı zamanlı çalışma (işsizliğin yarı ücret ödeyerek paylaştırılması) ise ikincisi de emniyet teşkilatını güçlendirmek olacaktır, bu iyi bir devlet aklı mıdır, hiç emin değilim ama bizde devlet aklı böyle çalışıyor, bu bir kader.
Gelelim bu 7204 aracın alım usulüne ilişkin aklımıza takılanlara, malum, Maliye Bakanımıza göre en temel, birinci ilke şeffaflık, bir vatandaşın bu soruları sorması olağan, yönetimin de cevap vermesi şart. Bu yaklaşık on milyar TL’nin kaynağı nedir, ilk soru muhtemelen bu olmalıdır.
BU YAKLAŞIK ON MİLYAR TL’NİN KAYNAĞI NEDİR?
Sayın Erdoğan 7204 aracın Emniyet ve Jandarma teşkilatlarına alımı töreninde “Güvenliği Türkiye yüzyılının taşıyıcı kolonlarından biri olarak görüyoruz” ifadesini kullanmış, haklıdır, güvenlik temel bir konudur ama ekonominin ünlü sınırlı kaynaklar gerçeği doğrultusunda ekonomi bir tercihler bilimidir, okullarda temizlik görevlilerinde ve çocuklara verilecek bir öğün yemekte tasarrufa gidilirken on milyar TL araç harcaması da tartışılır, lütfen kimse bu tartışmayı bir güvenlik karşıtlığına çevirmesin, komik ve ayıp olur.
xxx
Gelelim bu 7204 aracın alım usulüne ilişkin aklımıza takılanlara, malum, Maliye Bakanımıza göre en temel, birinci ilke şeffaflık, bir vatandaşın bu soruları sorması olağan, yönetimin de cevap vermesi şart.
Bu yaklaşık on milyar TL’nin kaynağı nedir, ilk soru muhtemelen bu olmalıdır.
Şayet bu kaynak bütçe kaynakları ise, bilemiyoruz, bu paranın harcanması için bir ihale süreci gerekiyor, bu ihale süreci nasıl gerçekleşti?
Bu halede hangi yöntem tercih edildi, açık ihale mi, pazarlık usulü mü, doğrudan temin mi?
Aşağıya 4734 sayılı kamu ihale kanununun ilgili bölümlerini yasa metninden kes-yapıştır yöntemiyle aktarıyorum, bizi ilgilendirmeyen bazı bölümleri ise çıkardım yazı çok uzamasın diye:
“Uygulanacak İhale Usulleri
MADDE 18. - İdarelerce mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalelerinde aşağıdaki usullerden biri uygulanır:
a) Açık ihale usulü.
b) Belli istekliler arasında ihale usulü.
c) Pazarlık usulü.
Açık İhale Usulü
MADDE 19. - Açık ihale usulü, bütün isteklilerin teklif verebildiği usuldür.
Belli İstekliler Arasında İhale Usulü
MADDE 20. - Belli istekliler arasında ihale usulü, yapılacak ön yeterlik değerlendirmesi sonucunda idarece davet edilen isteklilerin teklif verebildiği usuldür. İşin özelliğinin uzmanlık ve/veya yüksek teknoloji gerektirmesi nedeniyle açık ihale usulünün uygulanamadığı mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesi bu usule göre yaptırılabilir.
Pazarlık Usulü
MADDE 21. - Aşağıda belirtilen hallerde pazarlık usulü ile ihale yapılabilir:
a) Açık ihale usulü veya belli istekliler arasında ihale usulü ile yapılan ihale sonucunda teklif çıkmaması.
b) Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması.
c) Savunma ve güvenlikle ilgili özel durumların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması.
d) İhalenin, araştırma ve geliştirme sürecine ihtiyaç gösteren ve seri üretime konu olmayan nitelikte olması.
e) İhale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin özgün nitelikte ve karmaşık olması nedeniyle teknik ve mali özelliklerinin gerekli olan netlikte belirlenememesi.
f) (Ek: 15/8/2003 - 4964/14 md.) İdarelerin yaklaşık maliyeti 50 milyar Türk Lirasına kadar olan mamul mal, malzeme veya hizmet alımları.
Doğrudan Temin
MADDE 22. - (Değişik: 15/8/2003 - 4964/15 md. ve ek : 26/12/2003 - 5020/28 md.) Aşağıda belirtilen hallerde ihtiyaçların ilan yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temini usulüne başvurulabilir.
a) İhtiyacın sadece gerçek veya tüzel tek kişi tarafından karşılanabileceğinin tespit edilmesi.
b) Sadece gerçek veya tüzel tek kişinin ihtiyaç ile ilgili özel bir hakka sahip olması.
c) Mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olan mal ve hizmetlerin, asıl sözleşmeye dayalı olarak düzenlenecek ve toplam süreleri üç yılı geçmeyecek sözleşmelerle ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden alınması.”
Unutmayalım, ihale kanunu 2002 senesinin başında bu şekliyle çıkmamıştı, süreç içinde sayısız değişiklikler yapıldı, yukarıdaki özet metinde bile doğrudan temin ve elli milyara kadarki alımlarda değişiklik tarihine dikkatinizi çekerim, AKP’nin iktidara gelişinin daha ilk senesi.
Bu alımlar (yaklaşık on milyar TL) bütçe dışı kaynaklardan yapılmış ise bu bütçe dışı kaynağın ne olduğunun da detaylı olarak açıklanması lazım, sonuç olarak bir kamu mal ve hizmet alımından bahsediyoruz.
BÜTÇE DIŞI KAYNAĞIN DETAYLI OLARAK AÇIKLANMASI LAZIM
Bu ihale yapılmış ise muhtemelen doğrudan temin ya da pazarlık usulü ile yapılmış ama mesela şayet pazarlık usulü ile yapılmış ise 21-b ya da 21-c maddeleri kullanılmış ama bu ihalenin bu maddelerin bile mantığına aykırı olduğuna kuşku yok, ivedi ihtiyaç ise bu ihtiyaç niye ve nasıl ivedi hale geldi, bugüne kadar büyük bir güvenlik zafiyeti mi vardı da biz bilmiyorduk, İçişleri Bakanının bu açıklamayı yapması zorunlu hale gelir kanısındayım.
Bu alımlar (yaklaşık on milyar TL) bütçe dışı kaynaklardan yapılmış ise bu bütçe dışı kaynağın ne olduğunun da detaylı olarak açıklanması lazım, sonuç olarak bir kamu mal ve hizmet alımından bahsediyoruz.
Bu araçlar hangi firmalardan alındı, kriterler neler oldu, bu alım sürecinde başka şeffaf ve ahlaki olmayan şeyler yaşandı mı, vatandaş bunları merak eder çünkü nihayet bu para, kaynak ne olursa olsun, kendi cebinden çıkıyor; bağışlar dahi söz konusuysa bu bağışı yapan ya da yapanların bu bağışları vergi mükelleflerine yansıtacaklarına kuşku yok
Basını izliyorum, muhalefet partilerinden ciddi bir itiraz gelmedi şimdiye kadar, sadece bir DP milletvekili, Sayın Salih Uzun itiraz etti ama onun da itiraz şekli bana biraz tuhaf geldi, “bu araçlar buraya nasıl geldi, kaç paralık harcırah ve akaryakıt kullanıldı?” diye soruyor, Atatürk-Yeşilköy eski havaalanının bu gösteri için kullanılışını eleştiriyor ama bu milletvekili de ihale meselesine, paranın kaynağına girmiyor nedense.
Anamuhalefet ve Türkiye’nin en büyük partisinden (Özgür Özel’in ifadesi) ise şu ana kadar da bir itiraz ya da sorgulama duymadım, bu da işin başka bir ilginç tarafı; bu satırları Pazar günü (22 Eylül) 15.00 dolayında yazıyorum, CHP bu saatten sonra konuya girer mi, bilemem.
CHP’nin güvenlik harcamalarını eleştirme konusunda çekingenliğini biliyorum ama burada eleştiri gerektiren konu güvenlik ihtiyacı değil, şeffaflık eksikliği.
Ha, bir de Mehmet Şimşek var tabii, “refah artışı için şeffaflık temel ilkedir” diyen ve çok haklı olan Şimşek ama gelin de şeffaflık arayın ve bulun bu süreçte.
En son olarak da Şimşek’in tasarruf kavramı çerçevesinde “kamu alımlarına neşter vurulacak” sözü aklıma geliyor, TBMM açılıyor, bakalım bu ihale kanunu ne zaman bir yolsuzluk kaynağı olmaktan çıkarılacak.
Önemli not:
Bir hukukçu arkadaşım bu yazıyı yazarken bana 1961 tarihli taşıt kanununun bazı maddelerini gönderdi, Emniyet ve Jandarma teşkilatlarına alınan araçlarda 4734 sayılı kanun atlanabiliyor, araçlar yenileri ile değiştirilirken fiyat farkı döner sermaye gelirlerinden, sosyal tesis ve kantin gelirlerinden, bazı vakıflardan karşılanabiliyor, ancak bu kaynakların da çok büyük bölümü yine kamusal kaynaklar, bütçe gelirleri kadar şeffaflık gerektiriyor harcamalar yapılırken.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
23.07.2025
19.07.2025
7.07.2025
4.07.2025
1.07.2025
15.06.2025
3.06.2025
30.05.2025
29.05.2025