Mehveş EVİN
Tepkinin bu kadar büyümesini, kitleselleşmesini kimse beklemiyordu. Apolitik, umarsız, örgütsüz, yılgın, bezgin hatta cahil bir Z kuşağı genellemesi yapılıyordu.
Gel gör ki İmamoğlu’na yapılan hukuksuzluğa karşı protestoların üç gün içinde inanılmaz büyümesine, korku duvarının aşılmasına ve Türkiye’nin her yerine yayılmasında başrol öğrencilerin.
Yıllardır fare misali elektrik verilip paralize edilen halkın suskunluğuna hayret ediliyor, buna güveniliyordu. İktidar “ne yaparsam yapayım yanıma kâr kalır” diyordu. Hesap bu defa tutmadı.
Bütün kapaklar patladı
İmamoğlu’nun diplomasının iptali, ertesi günü ekibiyle birlikte gözaltına alınması, deyim yerindeyse bütün kapakları patlattı...
19 Mart’ta Saraçhane’de ilk barikatın aşılması görüntüsü ve o gece ODTÜ’lülerin direnişi, tüm kısıtlamalara rağmen dalga dalga büyüyor.
Elbette CHP’nin çağrılarına karşılık veren, Saraçhane’den Gündoğan’a, Türkiye’deki tüm CHP başkanlıklarının önünde ilk günden itibaren nöbet tutanların varlığı çok önemli. Ancak protestoların bu kadar kitleselleşmesinin dinamosu kesinlikle öğrenciler, gençler.

CHP lideri Özgür Özel’in her geçen gün daha cesur konuşmalar yapmasının ardında da gençliğin korkusuz isyanı ve talepleri var. Zira sokaklar, İmamoğlu’na yapılanları doğrudan kendi haklarının gaspı olarak görüyor. Ve çok öfkeliler.
Sadece “genç” oldukları için öfkeli değiller. Kendilerine devamlı parmak sallanmasına, insan yerine konmamaya, laikliğin, hukukun yok sayılmasına tahammülleri yok.
Bu çocukların çoğu Gezi’yi, hatta 15 Temmuz 2016 darbesini hatırlayamayacak yaşta. Ama tek adam rejiminde büyürken hiç unutmayacakları şeyler görüp yaşadılar, yaşıyorlar: Ağır ekonomik koşulların altında eziliyor, güvencesizlik ve yoksulluğun her geçen gün hayatlarından, ailelerinden, çevrelerinden neleri alıp götürdüğünü bizzat yaşıyorlar. İlk kez sokağa çıkmıyorlar: “Barınamıyoruz” dediler, “dinci eğitim istemiyoruz” dediler, “üniversiteme dokunma” dediler, kriminalize edildiler.

Gençler durup dururken patlamadı
Türkiye’de protestoların bu kadar kitleselleşmesinin ardında hayat pahalılığı kadar bu rejimin geleceğe dair tüm umutların üzerinde umarsızca tepinmesi, nefes alanı bırakmaması oldu: İnsanların keyfe göre hapse atıldığı; hukukun, liyakatın alay konusu haline getirildiği, yolsuzluğun sıradanlaştığı, eğitim kurumlarının boşaltıldığı, kadın cinayetlerinin ve intiharların arttığı, İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edildiği, insanların cinsel tercihlerine karışıldığını, doğanın ve sokak hayvanlarının vahşice katledildiği bu düzene isyan ediyorlar.
Bu sokaklar gençlerle dolup taşıyor, zira sadece şu son iki yılda yaşanan dramatik olayların üzerine yatıp uyuyamıyorlar:
Maraş ve Hatay depremlerinden sonra en temel yaşam hakkının dahi olmadığını, kentlerin yolsuzluk düzeninde inşa edilmesinin sonuçlarını, yardımların engellendiğini veya ranta dönüştürüldüğünü, depremzedelerin bile ayrıştırıldığını gördüler.
SGK kurumunun yıllarca nasıl bile isteye dolandırıldığını, bırakın yalandan göz ameliyatını, yenidoğan bebeklerin dahi para için öldürülebildiğini, asıl sorumluların sırıta sırıta dolaşmaya ve göreve devam ettiklerini gördüler.
Kartalkaya’daki korkunç otel yangınında hâlâ sorumlular hesap vermezken hiçbir yerde güvende olmadıkları duygusu daha da pekişti.
'Miting değil eylem' talebi
Dün akşam (21 Mart) Saraçhane’den ve sokaklardan gözlemlerim şöyle: Büyük çoğunluğunu üniversitelilerin, gençliğin oluşturduğu kitleler, “diplomanın iptali”ni doğrudan kendilerine yapılmış bir hareket sayıyor. Çoğunun el yazılarıyla taşıdıkları dövizlerde diplomalı espriler yapılıyor. En çok atılan sloganlardan biri “diplomasız Erdoğan”.
En çok “Özgür bizi Taksim’e götür” ve “miting değil eylem istiyoruz” diye slogan atan gençlerin tepkilerini Özgür Özel, “Saraçhane’ye gideceğiz, Çağlayan’a da, Taksim’e de sıra gelecek” sözleriyle sakinleştirdi. Evet, illa ki Taksim diyor çocuklar çünkü sembolik değerini biliyorlar.
Bayraklar, sloganlar, şarkılar, laik, Atatürkçü kesimin ağırlığını gösteriyor. Fakat dün, CHP’ye destek veren tüm partiler, sendikalar, kurumlar flamalarıyla alandaydı. Bazı küçük gruplar DEM ve Öcalan’a tepki gösterse de hiçbir olay yaşanmadı.
Konuşmalar sürerken ve sonrasında Bozdoğan (Valens) su kemerini barikatları zorlayan bir grup da vardı. Gecenin ilerleyen saatlerinde gazetecilere dahil, sert müdahaleler oldu.
Tepkiler, şimdiye kadar yeterince cesur siyaset üretmediğini düşündükleri CHP’ye de yönelik. Bu çocuklar siyasi nutuk dinlemek istemiyor, aksiyon talep ediyor.
CHP’liler de bunun farkında. Dün öğrencilerin sahneye çağırılıp konuşturulması, doğru bir manevra oldu.
1830’da alandaydım. İki saatte Saraçhane inanılmaz doldu, adım atılacak yer kalmadı. Eğer kalabalıklar bu şekilde gelmeye devam ederse, ki öyle gözüyor, panik anında kitlenin güvenliği için bir düzenin sağlanmasında fayda var.
NOT: Yollar araç trafiğine kapalı olsa da toplu taşıma ve birkaç dakikalık yürüyüşle alana ulaşabiliyor.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları













































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.10.2025
21.10.2025
18.10.2025
9.09.2025
2.04.2025
24.03.2025
28.02.2025
20.02.2024
4.02.2024
6.11.2023