Murat AKSOY
Ali Bayramoğlu zaman zaman yazılarında sorar 'Demokratlık parçalı olur mu?' diye.
Hayır demokratlık parçalı olmaz.
Kürt sorunu karşısında gösterilen demokratlık eğer temel hak ve özgürlükler, düşünce ve ifade özgürlüğü konularında gösterilmiyorsa 'demokratlıktan' değil 'pragmatizm'den söz edilir.
Geçtiğimiz Cumartesi günü 'Kürdistan' Başkanı Mesud Barzani ve Şivan Perwer'in Diyarbakır ziyareti, amaç ne olursa olsun yarattığı çarpan etkisi ile çözüm sürecinin ilerlemesi konusunda azımsanmayacak bir toplumsal hava yaratmıştır.
DEMOKRASİ BATTANİYESİ
Kürt sorununun çözülmesi konusunda çok büyük adımlar atan AK Parti, ne yazık ki büyük adımların arkasından atabileceği daha küçük adımları atmakta yeterince cesur değil.
Başbakan Erdoğan Diyarbakır'da bir kez daha büyük bir adım atmış, konuşmasında 'Kürdistan' ifadesini kullanarak çözüm sürecinin zihni sınırını biraz daha ileriye taşımıştır.
Erdoğan her ne kadar Kürdistan'ı 'coğrafi' olarak ansa da; bu kavramların kamusallaşması zihni sınırların da genişlemesini sağlıyor. Bu zihni genişlemenin bir sonucu da, çözüm süreci konusunda AK Parti hem daha hızlı hem daha fazla demokrat olmasını zorunlu kılmasıdır.
Önümüzdeki kısa dönemde süreci yeniden canlandıracak adımlar atılmadığı takdirde, Kürdistan ifadesinin yol açacağı en somut gelişme, talep çıtasının biraz daha yükselmesi olacaktır. Yani coğrafi olan Kürdistan'dan siyasi olana bir kayma kaçınılmaz olur.
Başbakan Erdoğan'ın demokratlığı eğer sadece Kürt sorunu ve çözüm süreci ile sınırlı kalırsa o da başka bir sorundur. Kürt sorununda demokratlık, Gezi sürecine bakışta tam terse dönüyorsa tutarlı bir demokratlıktan söz edemeyiz.
Yeni Türkiye'nin demokrasi sorunu yama usulü çözülemez; bir tarafı ısıtayım da öbür tarafa sonra bakarız, hatta işimize gelmezse hiç bakmaya da biliriz, tavrıyla demokratlık olmaz.
Kabul edelim ki, demokratlık bir battaniyedir. Her tarafı örtecek şekilde serilir.
Yeni bir Türkiye kuracaksak el birliğiyle yeni bir demokrasi battaniyesi dokumamız şart.
Biran önce Kürt, Alevi, Sunni, seküler, gayrı Müslim demeden bütün kesimleri birlik ve beraberliğiyle ısıtacak, barış ve huzur içinde yaşatacak kapsayıcı bir demokrasi battaniyesi dokumalıyız, kış gelmeden...
KÜRTLER ARASINDAKİ FAY HATTI
Diyarbakır'da ortaya çıkan tablo, hedeflenenden daha olumlu bir hava yarattı. Ancak Kürtler arasındaki gerilimi sona erdiremedi. Bu gerilimin kaynağında, Kürtlerin liderliğini, uluslararası alanda temsilini kimin yapacağı tartı?mas??var.şması var.
Yıllardır toplanması hedeflen Kürt Konferansı'nın gerçekleşmeye bu kadar yaklaşılmasına rağmen üçüncü kez ve süresiz ertelenmesinin arkasında da bu liderlik gerilimi vardır. Bu gerilim artık sadece Kuzey Irak'da PKK ile KDP arasında değil Suriye'de Rojava'da PYD ve diğer Kürtler arasında karşımıza çıkmaktadır.
Rojava'da PYD'nin özerkliği ve bunun uluslararası alanda tanınması, sadece farklı Kürtleri yok sayması açısından değil Kürtlerin uluslararası alandaki mevcut meşruiyetini zedeleyeceği gerekçesiyle de Barzani tarafından itiraz edilmektedir. Bu nedenle PYD karşısında Barzani ve Türkiye aynı tarafta yer almıştır.
Kuzey Irak ve Suriye'de Kürtler arasında var olan siyasi gerilimin toplumsal yansıması Türkiye'de de karş?m?za ??kmaktad?r. Bu gerilim b?lgede AK Parti ve BDP se?menleri aras?ndaki siyasal g?r??, ya?am tarz? gibi farkl?l?klar?yla da a??k olarak g?r?lmektedir.
ımıza çıkmaktadır. Bu gerilim bölgede AK Parti ve BDP seçmenleri arasındaki siyasal görüş, yaşam tarzı gibi farklılıklarıyla da açık olarak görülmektedir.
Konda'nın 2008'de yaptığı 'Kürtler ve Kürt Sorunu' (http://www.konda.com.tr) araştırmasında bu farklılaşma net biçimde ortaya konmuştur.
Burada temel ayrım, kültürel kimlik ile etnik kimlik arasındaki farklılaşma ve öncelik sorunudur. Kültürel kimlik, dinsel görünürlük üzerinden bir eğiliminin kamusallaşmasını; etnik kimlik ise öncelikli olarak Kürt kimliğinin kabul ve saygı görmesi beklentisinin kamusallaşması ve siyasallaşmasını hedefler.
Bugün AK Parti-KDP hattında ortaya çıkan ortaklığın temeli, sadece Türkiye ile Kürt Yönetimi'nin bölgesel ve ekonomik ortaklıklarına/çıkarlarına değil; aynı zamanda kültürel kimlik temelli bir ortaklığa da dayanmaktadır. Tıpkı BDP ve PKK'nın Rojava ile etnik kimlik üzerinden kurduğu bağ gibi.
Ancak Türkiye için önemli olan etnik ve kültürel temelli bu ortaklık ekseninde yeniden şekillenen ilişkiler ağının, zaten ağır adımlarla ilerleyen çözüm sürecine zarar vermemesidir.
Bu nedenle çözüm sürecinde Barzani'nin Diyarbakır'da ağırlanmasına, Türkiye'deki Kürt yapılarını etkisizleştirme amacı taşırsa son derece tehlikeli fay hatlarının kırılmasına neden olabilir.
AK Parti, Diyarbakır'da elde ettiği moral üstünlüğü yeni demokratik adımlarla derinleştirilmelidir. Bu hem çözüm sürecine ivme kazandırır hem de Türkiye'nin demokrasi standardının biraz daha yükselmesini sağlar.
Diyarbakır'daki demokratlığı tüm Türkiye'de görmek hakkımız.
twitter.com/murataksoy
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018