Oya BAYDAR
Ülkemizi cehenneme çeviren kan, ölüm, savaş, şiddet sarmalının ana nedeni olan Suriye politikasının baştan beri yanlış olduğu, Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’un ağzından tevil kabul etmez açıklıkla dile getirildi. Erdoğan iktidarının Suriye konusunda U dönüşe geçtiği günlerde de ama’lı fakat’lı utangaç ifadeler duymuş, akıl ne kadar erken başa toplanırsa, zararın neresinden dönülürse kârdır diyerek teselli bulmuştuk. Gel gör ki, iktidar yanlışlara yanlışlar ekleyerek günümüzü geleceğimizi biraz daha karartmaya hazırlanıyor.
Suriye politikasının sorumlusu kim?
Suriye’de, Irak’ta batağa saplanan, bütün dünyada yalnızlaşan, tek adam diktatörlüğünü rahatça kurabilmek için Batı dünyasına arkasını çeviren, arkasını çevirmekle de kalmayıp Batı değerlerini, Batı medeniyeti ve ülkelerini kitlelerin gözünde şeytanlaştırıp bu konularda kafa ağrıtmayacak Rus ayısına sarılanlar (Ayı Rusya’nın sembolüdür ve hakaret içermez) şimdi günahlarını yükleyecek keçi arama peşindeler.
Bir yandan bütün yanlışlar, suçlar, günahlar FETÖ şeytanına yıkılırken Suriye politikasının hesabı da Davutoğlu’gillerden sorulacak gibi görünüyor. Kendi suçunu başkasının sırtına yükleyip tüymek, en hafif deyimle, siyasî ahlâk yoksunluğudur. 80 milyon insanı, bütün Türkiye’yi, Ortadoğu coğrafyasını mahvetmiş ve etmekte olan Suriye politikasının teorisyeni Davutoğlu ise eğer, en ateşli savunucusu, en sert uygulayıcısı Sayın Tayyip Erdoğan ve kurmaylarıdır.
Madem karşıydın neden sustun?
İşte şimdi o kurmaylardan biri “Suriye politikası baştan beri yanlıştı” diyor. Yani FETÖ olayında bize yutturmaya çalıştıkları gibi kandırıldık, bilmiyorduk falan değil, yanlışlığı baştan bilinen bir politikaymış: taammüden cinayet...
Peki de, Ben baştan beri bu politikanın yanlış olduğunu savundum, diyen kişi neden susmuş, neden uyarmaya, engellemeye çalışmamış? Diyelim ki gücü yetmiyordu, neden istifa etmemiş de suça ortak olmuş? Maksadım Sayın Numan Kurtulmuş’u yıpratmak değil; telafîsi imkânsız hasarlara, yıkımlara, kan dökülmesine, toplumumuzun çatlamasına, cepheleşmesine neden olan yanlışlar karşısında onun gibi susmuş, aslî faillerin suç ortağı olmuş ve bugün hükümette sorumlu mevkilerde bulunan kişiler var, biliyoruz. Asıl yakıcı soru bu noktada çıkıyor ortaya:
Şimdiki yolunuzun doğruluğuna nasıl inanacağız?
Suriye politikası Suriye politikasından ibaret değildir. Kürt sorunu Türk-Kürt onca insanımızın hayatına; şehirlerin, tarihin, yüreklerin onmaz yıkımına mâl olmuşsa… PKK terörü azmışsa… Bölgede ve ülkede mezhep çatışmaları derinleşmişse…IŞİD belası ve her çeşit terör üstümüze heyula gibi çökmüşse…Ordumuz egemen bir ülkenin topraklarına girmiş orada şehitler veriyorsa… bu musibetlerin anası değilse de ebesi, Suriye politikasıdır. Bu politikanın aktif ya da suskun destekçileri, bir yandan “baştan beri yanlıştı” derken, Suriye siyasetinin türevi olan yanlış adımlar aynen sürdürülüyor.
Politikaları Suriye’de, Irak’ta iflas edince tükürdüklerini yalayıp Rusya’ya yanaşan, bunu da bağımsız bir duruşla değil Batı dünyası ile düşmanlaşarak, Batı değerlerini ve ülkelerini şeytanlaştırıp halk kitlelerinde Batı fobisi yayarak, Türkiye’yi Rusya’nın insafına terk ederek yapanların bu yeni yönelimlerinin doğruluğunun garantisi nedir?
Böylesine hayatî yanlışlar yapmış olan iktidar şimdi ülkede demokrasinin ruhuna fatiha okuyup parlamenter rejimi fiilen sona erdirecek, OHAL’i süreklileştirecek daha vahim bir yanlışa, bir siyasî suça: tek adam rejimini anayasallaştıracak bir referanduma hazırlanıyor. Bunca yanlış yapmış iktidar kadrolarının bugünkü anayasa dayatmalarının, atmakta oldukları dış politika adımlarının, sınırlarımızın dışında sürdürmekte oldukları savaşın doğru olduğuna, ülkeye huzur getireceğine nasıl inanabiliriz?
Gidişatın yanlışlığını görenlerin, bilenlerin, düşünenlerin uyarma, konuşma vaktidir. Geri dönülmez noktada günah çıkartmaya çalışmak kimsenin sorumluluğunu azaltmayacaktır. Yanlışın bedeli vardır. İster FETÖ belası, ister Suriye politikası, ister Kürt savaşı olsun, baştan beri “hepiniz oradaydınız”. “Rabbim ve halkım affetsin” veya “Ben zaten karşıydım” deyip kurtulmak bugünü kurtarır belki ama, hem bu dünyada, hem de inandığınız öteki dünyada yarınlar var.
SON DAKİKA NOTU
İzmir’deki son terör saldırısını ister IŞİD, ister FETÖ, ister TAK, ister PKK, ister yerli-yabancı derin odaklar (ki yabana atılmayacak bir ihtimal) yapmış olsun, saldırı TSK’nın Suriye ve Irak’ta sürdürmekte olduğu harekâtı/savaşı meşrulaştırmaya ve gerekçelendirmeye zemin sağlamıştır. Terör saldırısının hemen öncesinde (Cumhurbaşkanı’nın metro açılış töreni konuşması) ve ardından yapılan resmî açıklamalarda: terörün kaynağında, yani Suriye’de, Irak’ta yok edileceği ve Türkiye’nin buralardaki askerî varlığını güçlendirerek sürdüreceği vurgusu belirgindi. Sınır ötesi savaş politikasının mimarlarına Allah’ın yeni bir lütufta bulunduğu, bu lütfu da terör eylemi vasıtasıyla sağladığı anlaşılıyor.
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.05.2024
14.05.2024
3.05.2024
3.05.2024
22.04.2024
16.04.2024
3.04.2024
29.03.2024
22.03.2024
7.03.2024