Celal DENİZ
Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, 2013 yılında yapılan oda seçimlerinde 20 yıldan fazla görevde kalan oda başkanı Mehmet Aslan'a karşı az bir oy farkı ile yönetime gelmişti. Geçtiğimiz gün ani bir kararla istifa etti. Yine geçtiğimiz günlerde Ankara Ticaret Odası yönetiminden 8 yöneticinin istifası akla şu soruları getirmektedir. Acaba bu istifacılar gerçekten istifa mı etti yoksa istifa mı ettirildi. Ben İstifa ettirildikleri yönünde düşünüyorum.
15 Temmuz başarısız darbe girişiminden sonra Sivil Toplum Kuruluşları üzerine bir yazı kaleme almak istiyordum. Gündemin hızla değişmesi hep bu yazıyı engelledi. Bu istifalar nedeniyle artık yazmak sesli düşünmek gereklidir diye düşünüyorum.
Sivil toplum nedir ?
Küreselleşmenin etkisi ile 1990’lı yıllarda sivil toplum ve sivil toplum örgütleri Türkiye'de de tartışılır konuşulur oldu. Bu konuda marksistlerden, liberallere ve devletçilere bir çok kişi kafa yormuş, yazmış söylemiştir. Bir günlük gazete yazısında kuramsal olarak bir tartışma yapmamız mümkün değildir. Ancak sivil toplum örgütlerinin temel karakteristik özelliklerini sıralayabiliriz ve buradan mevcut STK'lara bakabiliriz.
Sivil toplum örgütlerinin temel karakteristik özellikleri;
a)Gönüllülük temelinde olması
b)Esas hedefi topluma bir şey sunmak ve toplumsal iyiye bir katkı sunmak
c)Yatay ilişkilere dayanmalı ve hiyeraşik bir yapılanmaya dayanmaması
d)Sivil toplum kuruluşları kendi alanlarında uzmanlaşmış olmaları gereklidir.
Bu özellikler üzerinden baktığımızda bugün Oda ve borsalar sivil toplum olma özelliklerine haiz değildir. Katılımı zorunlu tutulmuş meslek kuruluşları, devlet tarafından yetki verilmiş yarı kamu kurumu niteliğinde ki örgütler sivil toplum kuruluşları değildir. Çünkü bu örgütlerde gönüllülük temelinde bir katılım söz konusu değildir.
Oysa sivil toplum örgütleri devletten bağımsız olması gereklidir. Sivil toplum örgütleri katılımcı demokrasinin gelişmesinde ve sürdürülmesinde devlet toplum ilişkilerinde bir denge unsuru olarak işlev görürler. Devletin demokratik olması sivil toplumun gelişmesini, sivil toplumun gelişkin olması demokratik devletin devamlılığını sağlar.
Devletin demokratikleşmesinde en önemli etken olarak toplumsal hareketler bir işlev görmektedirler. Kadın hareketleri, Çevre hareketleri, LGBTİ hareketleri, insan hakları hareketleri gönüllülük esasına dayandıkları için sivil toplum örgütlenmeleri işlevlerine sahiptirler.
Bugün ülkemizde 5000’den fazla oda ve borsa bulunmaktadır. 60 binden fazla hemşeri dernekleri vardır. Ancak bu örgütlenmeler devletle direkt bir ilişki içindedirler. Devletin uygulamalarına eleştiri ve önerileri ile katkı sunmaları gerekirken devletten nemalanmakta, devletin sivil bir versiyonu rolünü üstlenmektedirler. Bir toplumda özgür sivil toplum kuruluşlarının olmayışı toplumsal hareketlerin oluşumunu engeller ve devlet çarkının toplumsal talepler üzerindeki baskıcı denetimini kolaylaştırır.
Ülkemizde devlet mekanizması her zaman toplumun denetimini elinde bulundurmuştur. Özgürleşme alanları OHAL, Sıkıyönetim ve darbelerle hep yok edilmiştir. Bu anlamda da özgür toplumsal hareketler kendilerini derinleştirememiştir. Var olan oda, borsa, dernek gibi kuruluşlar devlet eliyle sınırları çizilmiş ve devletin bir versiyonu konumunu aşamamıştır. Ki bu kuruluşlar kendi tabanları ile de ilişkileri mekanik bir ilişkinin ötesine geçememiş sadece temsili bir oy kullanabilme ile üyeler bu kuruluşların faaliyetlerinde olabilmişlerdir.
AKP’nin giderek kaba bir otoriterleşmeyi sürdürdüğü bugünlerde, üniversitelerde rektörlerin seçimle göreve gelmesini engelleyen zihniyet şimdi de odalarda kendilerine biat etmeyen ya da kendileri gibi düşünmeyenlere karşı dolaylı baskılarla yönetimleri istifaya zorlamaktadırlar.
Devlet eliyle yaratılan kuruluşların sivil toplum sürecine katkısı olmadığı ve olamayacağı da bu şekilde görülmektedir. Ve bugün devlet kendinden başka her türlü örgütlenmenin önünü kesmede hızla yol almaktadır. Bugün Erdoğan’a biat etmek için sıraya giren üniversitelere ve sivil kuruluşların yöneticilerine şunu hatırlatmak isterim ki ‘’ demokrasi büyük liderler tarafından değil yetkin ve sorumlu yurttaşlar ve onların gönüllü örgütleri tarafından güvenceye alınır’’. Kendi gerçeğinizin farkına varmalısınız.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
14.12.2017
30.11.2017
13.09.2017
5.02.2017
28.04.2017
19.04.2017
1.02.2017
24.03.2017