Erol KATIRCIOĞLU
Adalet Yürüyüşünü akıl edenlerin aklında neler vardı tam olarak bilinmez ama Enis Berberoğlu gibi bir kişiliğe yapılanların “seküler” kesim için bardağı taşıran bir damla olduğu çok açık. Ara ara yazıyorum Türkiye’nin sosyolojik tabanda “bölünmüş” bir toplum olduğuna dair. Yani bugün yaşadıklarımız, kimlik siyasetleri, çatışma ve kutuplaşma gibi olgular yeni değil. Belki formları ve formatları farklı ama esasında kuruluştan beri bölünmüş bir ülke burası. (Üstelik bu yalnızca bize özgü de değil. Dünyanın birçok yerinde bu tür bölünmüşlükler çok).
Bölünmüş bir ülkenin nasıl yönetileceği sorunu cevabı bulunabilmiş bir sorun da değil. Ama açıkça bir “ulus devlet” ulus devlet olarak kalacaksa “ortak bir kimlik” üretmesi kaçınılmaz. Akla gelebilecek diğer formatlarda da (örneğin federasyon gibi) bu aşağı yukarı yerine getirilmesi gerekli bir koşul. Türkiye’de İslami kimliğin siyasi başkaldırısı bu kesimi on beş yıldır iktidarda tutuyor olsa da bu iktidarın “ortak bir kimlik” üretmede başarısız kaldığı çok açık. Normal liseleri, İmam Hatip liseleri haline getirmeye çalışmak ya da biyoloji derslerini azaltıp din derslerini artırmak gibi adımlar hep ötekileştirici, rövanşist ve asimilasyoncu adımlardır. Böyle yaparak “ortak kimlik” üretmek mümkün değildir.
Bugüne dek şu ya da bu biçimde ülkeyi yönetmiş “seküler” kesim ise bugün yaşanan sorunların büyük ölçüde yaratıcısı olsa da aynı zamanda çözümünün de içindedir. Yani ülkede gerçek bir demokrasi olacaksa “seküler kesimin” mutlaka bu mücadelenin içinde olması gerekir.
Ne demek istiyorum?
Son yapılan referandumda toplumun neredeyse yarı yarıya bölünmüş olduğunu gördük. Bu bölünmenin bir yanında “İslami kesim”, diğer yanında da İslami kesimi temsil eden kadrolardan ve onların ideolojik duruşlarından, uyguladıkları rövanşist ve ötekileştirici politikalarından hoşlanmayan ağırlıklı olarak “seküler”, ama içinde Kürtlerin olduğu kadar İslami kesimlerin başka temsilcilerinin de olduğu bir kesim vardı. Bu kesimin oluşumunu doğudan seküler kesimin temsilcisi olarak CHP’ye atfetmek doğru değildir ama CHP olmadan da böyle büyük bir güç toplamak pek mümkün olmazdı.
Gezi, bence “seküler” kesimin gençlerinin baskıcı siyasete müdahale etmek isteklerinin bir ifadesiydi. Adalet yürüyüşü ise bu kesimin daha yaşlılarının ülkeye yalnızca Kemalist bir perspektiften bakmadan daha özgürlükçü bir siyasi müdahale yapmak gerekliliğinden ortaya çıkmış önemli bir adım oldu. Bir başka ifadeyle Adalet yürüyüşü CHP’yi bir devlet partisi olmaktan çıkarıp gerçek anlamda iktidara da talip bir muhalefet partisi haline getirebilir. Böyle bir potansiyeli vardır. Özellikle eğer bu yürüyüş, ülkede demokratların, solcuların ve Kürtlerin yasal partisi olan HDP’nin tutuklu milletvekillerine karşı yapılan-aslında bunda kendi payının da olduğu- haksızlıkları ve adaletsizlikleri de kapsayacak bir yöne doğru evrilirse bu başarılabilir.
Buradan CHP’den HDP’de bulunabilecek kadar farklılıklara saygı, katılımcı bir ekonomi ve demokrasi beklentisi içinde olduğum sonucuna varılmamalı. Gönül öyle istese de CHP’nin bu yöndeki değişimi daha yavaş olacaktır. Ama doğrusu, CHP’den de seküler dünyada bugün genişleyerek artan daha özgürlükçü bir çizginin baskın gelmesini istemek, arzu etmek çok da hayalci bir bekleyiş olarak görülmemelidir. O nedenle de bu süreçte geçmişin hastalıklı tutumlarından olan “Burnundan kıl aldırmamak” kibirinden vazgeçip, gerçek dostluklar ve yeni birliktelikler oluşturmak üzere davranmak gerekir.
Yazarlar
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBüyük Türkiye hayali böyle bir hayal miydi? 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin diğer dertleri… 10.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.09.2025
9.09.2025
3.09.2025
26.08.2025
12.08.2025
6.08.2025
29.07.2025
23.07.2025
19.06.2025
29.05.2025