Nuray MERT
Yarın takvime göre yıl sonu/yıl başı, ne hiçbir şeyin başı, ne hiçbir şeyin sonu. Bireysel hayatta da, toplumsal, tarihsel süreçte de, sonlar da, başlangıçlar da takvime bağlı değil. Bu hep böyle de, yine de dünyanın güneş etrafında bir tur atması hesabına göre, âdet olmuş bir yıllık muhasebe yapıyoruz. Ama zaten bu hesaba göre geçen bir yılın muhasebesini yıl boyunca yaptık ve öyle bir yıl geçirdik, öyle bir noktaya vardık ki, artık özetini yapmak bile ruhumu daraltıyor. O nedenle, bir iki değinme dışında bir şey söyleyemeyeceğim, beni affedin.
Tek iyi şey, bir darbe teşebbüsünü atlatmış olmak olabilirdi, ama o hava çoktan dağıldı, yerini daha fazla gerilim, daha fazla baskı ve daha baskıcı bir rejimin inşa süreci aldı. Kürt barış sürecinin bitmesi dolayısı ile pek çok genç toprak altında. Böylesi bir süreçte pek çok arkadaşım, tanıdığım, bildiğim insan demir parmaklıklar arkasında. Darbeci olması ihtimali vermediğim diğer bazıları, FETÖ denilen yapının yakınında durdukları veya bu kanaatte olunduğu için tutuklu, pek çoğunun ne zaman hâkim karşısına çıkacağı belli değil. Hepsine selam ediyorum, sabır diliyorum.
Diğer taraftan, sürekli bilindik isimleri mevzu bahis ediyoruz ama, burası öteden beri zindanlarda çürüyen insan dolu bir ülke, o zindanlarda hasta hükümlüler ölüme terk ediliyor, habire ‘gazeteci’ olarak bizlere ulaşmaya, dertlerini anlatmaya çalışıyorlar, ama güya bu konulara duyarlı olan bizler dahi onları ihmal edip, gündemin son konusu üzerine yazıyoruz, bir türlü sıra onlara, isimsizlere gelmiyor. Şimdi istiyorum ki, hiç olmazsa bir yılın hafızası adına, seslerini duyurmaya çalışmış olayım, bir selam da onlara. İş cinayetlerinde canını yitiren yüzlerce insan ve geride bıraktıkları da, uzun unutuluş listesinin hep en başlarında, onları anmadan, hızlıca kapatılan hesaplarını sormadan geçmeyelim. Bir yılın muhasebesi değilse bile, acı hatıralarını ihmal etmeyelim, yeni bir yıla balonlarla değil, acılarla girdiğimizi unutmayalım, balonculara unutturmayalım. Hiç olmazsa bu vesile ile bir kez daha acıları paylaşalım, en kötüsüdür unutulmak, unutturulmak.
Ve nihayet, selamlardan sonra bir kelam, o da essahtan itiraz etmeye mecali olmayanlardan sonuncusuna, ne kadar ruh sıkıcı eşe dosta hitaben araya sıkıştırdıkları üç beş lafın gönül rahatlığı verdiği ödül pozları. İlla maraza çıkarmak, gürültü koparmak değil elbet, ama hiç olmazsa “bazı şeyleri yapmaya, bazı karelere girmeye içi rahat etmemektir” sahiden itiraz. İtirazın yerini korkunun, vazgeçmenin yerini hevesin almasıdır, yılgınlık. Yılgınlığın ödülüdür alınan. İşte budur bu takvim yılının son karesi, benim açımdan.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
23.02.2025
16.02.2025
11.11.2024
14.06.2024
5.05.2024
6.11.2023
14.10.2023
2.10.2023
24.09.2023