Akın ÖZÇER

Akın ÖZÇER
Akın ÖZÇER
Tüm Yazıları
Çözüm yolunda adımlar
6.01.2013
2665

 Dün yayımlanan yazımı PKK’ya silah bıraktırma hedefine yönelik olarak Öcalan’la görüşmeler yapıldığına ilişkin bilgiler üzerine sıcağı sıcağına kaleme almıştım. İlk gelen bilgilerde süreçteki rolü vurgulanmadığı için hâlâ da öyle aslında medyamızda BDP’nin bilinçli olarak devre dışı bırakıldığı gibi üzerinde yeterince düşünülmeden yapılmış yorumlar yer almıştı. Oysa teknik nitelik taşıyan silah bıraktırmaya yönelik görüşmelerde, BDP’nin yer almamasının doğal karşılanması gerekiyordu. Ama tabii Kürt sorununun siyasi boyutuyla birlikte çözüme kavuşması için, bu görüşmelerle, BDP’nin içinde yer aldığı yeni anayasa sürecinin paralel yürümesi de şarttı.


Aslı Aydıntaşbaş
, birkaç gün önce Milliyet’te yayımlanan PKK’nın Avrupa sorumlusu Zübeyir Aydar’la yaptığı söyleşide BDP’nin devre dışı bırakıldığına ilişkin değerlendirmeleri gündeme getirmişti. Aydar’a yöneltilen sorulardan biri şöyleydi: “İmralı’da başlayan süreç, BDP’yi ister istemez önemsizleştiriyor(...) Legal siyaset devre dışı mı kalıyor?”

İtiraf etmem gerekir ki Aydar’ın bu provokatif soruya verdiği yanıt, çözüm için umudumu daha da arttırdı: “BDP çözüm boyutunda önemli bir ayak olarak öne çıkacak. Yasal ve anayasal konularda BDP muhataptır. Bunlar Meclis’in görevidir. BDP ve diğer partilerin de olduğu komisyonların işidir. Mesela anadilde eğitim ve anayasal konular.” Ben de 1999’dan bu yana konuyla ilgili kitap ve yazılarımda, örgütle sadece silah bıraktırmaya yönelik teknik konuların müzakere edilmesi, siyasi konularınsa seçilmişlerle Meclis’te görüşülmesi gerektiğini vurguluyorum.

Aslında birkaç gündür kamuoyuna yeni süreçle ilgili o kadar çok değerlendirme aktarılıyor ki insan hangisine itibar edilmesi gerektiğini pek anlamıyor. Üyesi olduğum Temas ve Diyalog Grubu’nun cuma günü Adalet Bakanı Sadullah Ergin’le yaptığı benim katılmadığım görüşme esas alınırsa, desteklenmesi gereken bu süreçte atılacağı anlaşılan somut siyasi adımlarının ilki Dördüncü Yargı Paketi. Bu paketin yasalaşması hâlinde KCK sanıklarından küçümsenmeyecek bir bölümünün tahliyesinin gündeme geleceği zaten ne zamandır yazılıp çiziliyor.

Siyasi adımların bu tür yasa paketleriyle atılması başlangıç bakımından olumlu olmakla birlikte, asıl yapılması gerekenin evrensel demokrasi ilkelerine dayanan yeni bir anayasa olduğuna kuşku yok. Anayasaların vazgeçilmez ilkesi olan ayrım gözetmeksizin eşitlik maddesi bütün farklılıkları kapsayan şekilde yazılmadan, buna göre bir vatandaşlık tanımı yapılmadan, ifade ve örgütlenme özgürlüğü, AİHM içtihadına uygun hâle getirilmeden ve anadilde eğitim dâhil tüm bireysel hak ve özgürlükler benimsenmeden de böyle bir anayasaya sahip olamayız. Bu görev sadece AK Parti’ye değil, aynı zamanda Uzlaşma Komisyonu’nda görev alan tüm siyasi partilere düşüyor elbette.

Özet olarak belirtmek gerekirse, Türkiye on yıllar sonra nihayet temel sorunlarını çözebileceği bir dönemece girmiş bulunuyor. Bu noktaya kadar gelinmesinde devletin ilgili kuruluşuyla Öcalan arasında belki takvime de bağlı bir mutabakat rol oynamış olabilir. Resmen açıklanmadığı için bu aşamada yol haritasını tüm ayrıntılarıyla bilmiyoruz. Ama hedefine ulaşabilmesi için bu sürece toplumun destek vermesi şart görünüyor.

Şart görünüyor çünkü bugün akla gelmeyecek nedenlerle bu sürecin tıkanması tehlikesi teorik olarak hâlâ var. Çünkü devletin derinliklerinde sorunun çözümüne ve demokratikleşmeye karşı bir damarın mevcut olmadığını söyleyemiyoruz. Aynı şekilde, örgüt içinde, sınırlarının yeniden çizilmesini bekledikleri bir Ortadoğu’da daha başka roller almayı hayal edenlerin olmadığını da...


[email protected]

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar