Orhan MİROĞLU
Türkiye’de çok sayıda etnik ve dini topluluk var, ama doğrusu sandıktan çıkacak sonucu etkileme potansiyeli bakımından, Kürt seçmenin Başkanlık sistemiyle ilgili tercihleri bu seçimde, önemli hatta belirleyici olacaktır.
Kürt halkı bu işe ne diyor, veya ne diyecek, seçim sathı mealinde bunu epey tartışacağız. Elimizde henüz somut araştırmalar olmasa da, Kürtler’in Başkanlık sistemine sıcak baktıklarını gösteren epey veri olduğu da muhakkak.
Tarihi ve sosyolojik olarak, Kürt milliyetçi hareketleri her zaman bir Başkan’ın yani bir ‘Serok’un önderliğinde gelişti.
Irak Kürt hareketi Mustafa Barzani’yle başladı ve oğul Barzani, Bölgesel hükümetin başkanı olarak bugün görev yapıyor. İsteseydi Celal Talabani’yle anlaşır, Irak cumhurbaşkanı olabilirdi. Ama Kürtler, başkan yani serok olarak Talabani’yi değil, Mesut Barzani’yi istiyorlardı.
Kısmen, HDP/PKK’yle temsil edilen, Türkiye Kürt hareketi de, bu geleneğe bağlı olarak, her zaman bir ‘Serok’ yani Başkan miti üzerinden yol aldı.
***
Öcalan bir ‘serok’ olarak, bugün hareketin tek lideri, yani Başkanı konumunda.
KCK yasaları bu ‘Başkanlığı’ açık ifadelerle tarif ediyor ve tartışmasız onaylıyor.
Kürtler’in Başkanlarla, Seroklar’la problemi pek yok.
Başkanlık sistemiyle, toplumun siyasi genetiği arasında uyuşmazlık bulunmuyor.
Yavuz Sultan Selim ve İdris-i Birlisi’den bu yana, Kürtler güçlü bir ‘Başkan veya Serok’un sorunların çözümünde temel bir rol oynayacağına inandılar. Ahmedê Xani, Kürt milliyetçiliğinin ilk desturu sayılan, Mem û Zin’de, Rabit ji me jî cîhanpenahek / Peyda bibitin me padîşahek (İçimizden bir hükümdar kalksa/bizim içimizden de bir padişah çıksa) diye hayıflanmayla karışık bir serzenişte bulunur.
Cumhuriyet döneminde ise, Celadet Bedirxan’dan tutun bir çok Kürt aydını, dertlerini mektuplara döküyor ve bu mektupları ‘Başkana’ yani, Mustafa Kemal’e gönderiyorlardı.
Kürt meselesi söz konusu olduğunda iki türlü liderlik ya da başkanlık gerçeğiyle karşı karşıya kalırız:
Başkan gibi davranıp inisiyatif alabilenler, riske aldırmayanlar ama bir tarafta da, askerlerden, devlet bürokrasisinden korkup, meseleye seyirci kalmış ‘Partiye Başkan’ olabilmiş ama halka Başkan olamamış pasif liderler.
Mustafa Kemal, Dersim operasyonuna imza attığında, 1921 Anayasası’ndan çark edip, inkara yöneldiğinde aslında büyük bir risk alıyordu.
Ama Erdoğan da Kürt sorununda, doksan yıl sonra, bu defa inkarı bitirmek için siyasi, hatta hayati bir risk aldı.
Tarih yapmak böyle bir şey olsa gerek.
***
Recep Tayyip Erdoğan’ı, AK Partili Kürtler arkasında güvenle duracakları bir Başkan, öbürlerine benzemeyen bir lider olarak görüyorlar ve AK Parti’yle siyasi ilişkiler, temelde bu anlayış ve genel kabul üzerinden belirleniyor.
HDP’ye oy veren -en geniş manada söylüyorum-halk kesimi ise Erdoğan’ı, çözümün mimarı olarak görüyor ve yine ‘diğerlerine benzemeyen’ liderliğini takdir ediyor.
Bazen utangaç, ama bazen de dobra dobra bir üslupla, kimi HDP’li aktörler bu gerçeği ifade ediyorlar zaten.
Hal böyleyken HDP’nin seçim stratejisini, Erdoğan’ın Başkan olmasını engellemek gibi bir fikre dayandırması, her yanlış hesap gibi Bağdat’tan dönmeye mahkum.
HDP, CHP seçmeninden oy almayı ve bu yolla barajı aşmayı düşünüyor ama ‘dimyata pirince giderken....’ misali, evdeki bulgurdan olabilir.
***
Türkiye’nin siyasi tarihinde ‘Başkan’ olmayı hak etmiş pek az lider var ve Erdoğan bunların sonuncusudur.
Diğerleri kimdir derseniz, cevabım Menderes ve Özal olur.
İlki Kürt toplumunun, zincirlerini kırıp CHP hakimiyetinden kurtulmasını sağladı. Öbürüne yani Özal’a ise Kürtler, bence bugün Kürdistan Federe Bölgesini borçludurlar. Özal, Kürt liderlere Türkiye’nin kapısını açmasa, Kürt liderler, dünyaya açılan başkentlere zor ulaşırlardı. Çünkü ne Şam ne Tahran ne Bağdat böyle bir şey olmasını istiyordu. Özal’ın önemi bundan ibaret değil. O aynı zamanda, bu meselenin çözülmesini isteyen ilk liderdir. Çözemeden vefat etti. Ama çözüm süreci aslında Özal’ın tecrübesi üzerinden yürüyor.
Şimdi de, hem Kürt halkını hem Türk halkını çözüme ve barışa ikna etmiş, İmralı’yla görüşmeleri başlatmış, ve büyük bir cesaretle Diyarbakır’da Mesut Barzani’yle kucaklaşmış bir lider, Türkiye’nin Başkanlık sistemine geçmesini istiyor.
Kürtler tarihi tecrübelerine dayanarak, bu talebi sonuna kadar destekler. Ayrıca, Başkanlık sisteminden ilk yararlanacak olan lider Erdoğan olacaksa, bunu da sevinçle karşılarlar. Bu yüzden Başkanlık sistemini içerik bağlamında tartışalım( Leyla Zana böyle demişti) , ama bu içeriği tartışır ve yorumlarken, evet ilk Başkanın Erdoğan olacak olmasını da, Türkiye’nin bir kazanımı gibi görüp, göz ardı etmeyelim.
Türkiye’de çözümün garantisi, kurumsal temellere ihtiyaç duyan demokrasi, barışın selameti ve IŞİD sonrası, Kürdistan Federe Bölgesi’nin geleceği ile Esat sonrası Rojava’nın geleceği, ister inanın ister inanmayın, Türkiye’nin Başkanlık sistemine ve bu sistemin ilk Başkanının Erdoğan olmasına ciddi manada bağlı.
Başkanlık sistemine geçmeden Türkiye yoluna devam edemez. Başkanlık sistemine Erdoğan liderliğinde geçen bir Türkiye’nin burada ve arka bahçemizde, Kürtler’le ilişkisi hep insani, hep demokratik ve hep eşitlik temelinde olacaktır.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.04.2016
13.04.2016
11.04.2016
10.04.2016
8.02.2016
6.02.2016
5.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
30.03.2016