Salih Tuna
Oteden beri güvenlik birimlerinin yoğun olduğu semtte ve güvenlik önlemlerinin alabildiğine arttırıldığı bölgede bir terörist elini kolunu sallayarak onca insanı katlediyor sonra da aynı şekilde elini kolunu sallayarak kayıplara karışıyorsa, Andrey Karlov'un katili neden sağ yakalanmadı diye tekrar sormak gerekir.
Ne alakası mı var?
Hiç olmaz olur mu?
Reina'da çalışanlar bile o gece en az 3 polis kontrolünden geçerken o terörist oraya o silahla nasıl girebildi?
Aynı şekilde, Rus Büyükelçi'sinin katili, etrafı onca polisle kuşatılmışken, yani, kaçmasının imkan ve ihtimali yokken, nasıl olur da sağ yakalanmaz?
Soruları çoğaltmak elbette mümkün…
Ne ki, FETÖ'nün CIA yapılanması olduğuna hâlâ kani değilseniz hiçbir sorunun cevabını veremezsiniz.
Verirsiniz de, kimsecikleri ikna edemezsiniz.
Terör saldırısını kimin üstlendiğinin hiç önemi yoktur. Hangi fay hatlarına kötücül enerji yüklemek istiyorlarsa ona uygun bir terör örgütünü harekete geçirirler.
Zaten PKK / PYD'ye açıktan silah yardımı yapıyorlar.
DAEŞ derseniz; Trump, “DAEŞ'i Obama kurdu, Hillary de yardımcı oldu” demedi mi?
E'ee, geriye ne kaldı?
Mahut terör örgütlerinin patronları aynıdır. Lakin FETÖ diğer terör örgütlerine nazaran çok farklıdır.
Gerek elebaşının ABD'de barınmasıyla gerek “legal görünümlü illegal yapı” hüviyetiyle ve gerekse diğer terör örgütlerinin içinde timler kurmasıyla CIA tarafından “özel hizmete” alınmıştır.
DHKP-C içinde FETÖ istihbaratçılarının “kaos timi” kurduğunu aklınıza düşürürseniz ne dediğini anlarsınız.
Asuman Akça olayını hatırlar mısınız?
FETÖ'den halen tutuklu istihbaratçılar tarafından DHKP- C'nin İstanbul sorumluluğuna getirilmiş, birçok eylemde kullanılmıştı. Deşifre olunca da ölüm emri verilmişti.
Peki, “Paralel yapı, DHKP-C bağlantısı deşifre olmasın diye Akça ile beni ortadan kaldırmaya çalıştı…” diyen ajan polisin itirafını hatırladınız mı?
Ya, DHKP-C'ye yerleştirdikleri “kaos timi” üzerinden “dönemin başbakanı” Erdoğan'ın evinin krokisini çıkartıp, korumalarını FETÖ'cülerle nasıl değiştirdiklerini?
Lafı nereye mi getirmek istiyorum?
Şuraya: FETÖ bitmiş değildir. Legal veya illegal, “kripto” yahut “kaos timi” şeklinde de olsa varlığını sürdürüyor.
Uyuyan hücreleri de “hizmet emrini” bekliyor.
Ne demiştik; FETÖ bir CIA yapılanmasıdır.
Geçenlerde bir televizyon programında, Fetullah Gülen'in bidayetinden beri MİT'in himayesinde “hizmet” verdiğini, MİT'in de o dönemde CIA'den bağımsız hareket etmediğini, dahası CIA'ye “hizmet” veren bir kuruluş olmaktan öteye geçmediğini dile getirince, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanvekili Selçuk Özdağ “size bir sırrımı söyleyeyim mi” demişti.
Sırrı neydi biliyor musunuz?
Muhsin Yazıcıoğlu'yla siyaset yaptığı yıllarda bir röportaj vesilesiyle görüştüğü dönemin kudretli MİT Müsteşarı Korgeneral Fuat Doğuşöyle demiş: “Ben MİT müsteşarlığı yapmadım, CIA'nın şube müdürlüğünü yaptım. Bir CIA yetkilisi gelse, beni Sinop'a götür dese onu oraya götürmekle memurum…”
İsmet Özel bir defasında, bu ülkede sosyalizmin önü sosyalistlerle, İslam'ın önü de İslamcılarla kesildi, demişti.
Fuat Doğu da dönemi itibariyle bu ameliyenin mimarıydı. Mesela, malum tercüme eserler onun döneminde neşvünema bulmuştu.
Demek ki, bütün bunları CIA'nın “emir eri” olarak gerçekleştirmişti. CIA'nın şube müdürü olduğunu itiraf ettiğine göre başka ne olabilirdi ki?!
Aklımızdan şuncağızı çıkarmayalım: ABD'nin patronu olduğu NATO'ya bağlıyız. Ve, “Süper NATO”nun 15 Temmuz saldırısını püskürttük.
Ne ki, taşlar oturuncaya değin “hayasız akınlarına” devam edeceklerdir.
Kimlere karşı “istiklal savaşı” verdiğimizi bilelim. Kumda oynamıyoruz, agah olalım.
Adil Öksüz kaçtı veya kaçırıldı. Karlov'un katili yakalanacağına öldürüldü. Reina katliamcısı da hâlâ yakalanmadı.
Reina sadece fay hatlarına kötücül enerji yüklemekten ibaret değildir.
Aynı zamanda meydan okumaktır. İstediğimiz yerde katliam yapar elimizi kolumuzu sallayarak gideriz, demektir.
Katilin yakalanmadığı her dakka bu meydan okumaya çarpan etkisi yapmaktadır.
İstanbul'un göbeğinde onca güvenliğe rağmen katil onlarca insanı katledip sırra kadem basacak, terörün sözcüleri de alabildiğine propaganda yapacak…
Böyle “seferberlik”, böyle “olağanüstü hal” mi olur? (Sayın Cumhurbaşkanımız tevekkeli, “yalnızım” dememişti.)
Güvenliğimizi behemehal artırmak mecburiyetimiz vardır.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2019
5.02.2019
21.02.2019
20.02.2019
19.02.2019
12.02.2019
6.02.2019
5.02.2019
31.01.2019
29.01.2019