Ahmet AY
Osmanlı'nın son dönemlerinde ve 1923 sonrasında en çok konuşulan konu Kürtler ve bölünme oldu. Bölünme, ayaklanma, isyan, hareket, terör ile birlikte anılır olunca Kürtler genel itibariyle alındılar.
Cumhuriyetle birlikte daha belirgin şekilde baş gösteren etnik sorunlar bölge ülkelerini bütünüyle dengesizleştirdi. 1916 Sykes-Picot anlaşması ile beş ülkede yaşayan Kürtler İngilizlerle Fransızlar eliyle beş ayrı devlete pay edildi. İşin daha garibi Kürtlerin pay edildiği bu beş ülkenin sınırlarını da Sykes-Picot ile belirleyenler yine İngilizlerle Fransızlar oldu. Her ne kadar bu ülkelerin sınırları daha sonraki antlaşmalarla resmiyet kazanmış olsa da asıl bölüşme ve belirleme söz konusu devletler ve anlaşmayla olmuştur.
Batılıların, erken dönemlerde “millet olmuş”, devlet geleneği binlerce yılı bulan ve son devletleri Türkiye olan Türkleri rahat bırakacakları düşünülemez. Bunun için devletlerin bitmek bilmez oyunları en çok bu bölgede ve Türkiye üzerine kuruludur. Meşhur Sykes-Picot anlaşması, Mondros, Sevr, Mudanya, Lozan gibi antlaşmaların merkezinde Türklerin bulunduğu izahtan varestedir. Bu merkezinde olma Türklerin selameti için değil, tam aksine hiçbir dönem rahat yüzü görmemeleri içindir.
Türkiye'nin Lozan ile kaybettiği topraklar bugün bölgesel sorun haline gelmiş bulunuyor. Irak Kürdistan Federe Yönetimi 25 Eylül 2017'de referanduma giderek bağımsızlık için ilk adımı atacak. Bu referandumun neticesinde evet çıkar ise, 1946 yılında Kürtlerin (İran sınırları içinde birkaç ay süren Mahabad Kürt Cumhuriyeti dışında) kayıtlardaki ilk “Kürt Devleti” olarak kurulabilir.
“Kurulabilir” deyişim teorik olarak mümkün olduğu anlamındadır. Yoksa konjonktür dikkate alındığında bugün ve yakın gelecekte Kürtler için bağımsız bir devlet imkânı görünmemektedir.
Aslında Mesut Barzani de bunun mümkün olmayacağını biliyor. Bilmesine rağmen bağımsızlık referandumunu üzerindeki baskılarla açıklamak mümkündür. Hem Federe yönetimin paydaşlarının (Talabani cephesi olan IKYB) bölünmesi, hem Bağdat hükûmetinin Erbil'e haksızlıkları, hem PKK ve diğer Kürt örgütlerinin Barzani'yi istemeyişi Sayın Mesut Barzani'yi bu adımı atmaya zorlamıştır.
Kanaatimce Mesut Barzani bu unsurların dışında bir başka saikle de referandum kararını alma gereği duymuştur. Mesut Barzani lider bir aileden Irak ve Irak dışındaki Kürtler yanında da kabul görmüş lider şahsiyettir. Geçen gün bir açıklamasındaki,”Hayatımın en büyük hatasını Bölge başkanı olmamdır.” ifadesi bu liderliği nakzetmiyor, aksine destekleyicidir. Bu yükün altında olan Barzani tarihe, “Kürtlerin bağımsızlığı için bir adım atmadı.” ithamına muhattab olmak istemedi ve referandum kararını almakla bu ithamın önüne geçmiş oldu.
Devlet kurma oldu-bitti ile olacak iş değil elbet, bunun zorluğunu Barzan/i ailesi olarak bir asrı aşkındır liderliklerinde gördüler. Bu sebeple “Barzani referandum sonrası devlet kuracak” yorumları cehaletin körlüğündendir. Gece-kondu bile kendi içinde sıkıntı oluştururken Türkiye, İran, Irak ve hatta Suriye topraklarını ciddi anlamda ilgilendiren yeni bir devlet kurma teşebbüsü peşinen akim kalır.
Bu süreç yaşanırken ABD'nin modern silahlarla donattığı YPG son yıllarda kantonlarla Rojava'da farklı bir yapılanmaya gidiyor. Kantonal yönetim “Ankara Solculuğu”nostaljisi değilse niyet gizlemedir. Barzani'nin referandum kararına itiraz edenlerin başında PKK/YPG geliyor. İnisiyatif kaptırma telaşında olan PKK, “Bağımsız devlet gereksiz” diyerek referanduma karşı çıkıyor. Bu yüzden kantonlu yönetim PKK için niyet gizleme ve ara formül olabilir. Bu ara formülün Türkiye için kabul edilemez olduğunu dünya alem iliyor. Bu yüzden Türkiye Afrin'e girdi girecek deniyor.
Afrin Kilis'in yanı başında, El-Bab'a komşu, Halep'e bir adım mesafede ve İdlib'e varılacak güzergâhta. Son aylarda “Türkiye Afrin'e girdi girecek” diye bekleyenler işin hem kanton boyutunu-ki bu Akdeniz'e açılan bir YPG demek- hem de Türkiye'nin kuşatılmasını dikkate alıyorlar. Buna ilaveten bir de “Türkiye'den toprak talebi” gibi savaş sebebi olan yorumlar var. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte Afrin-İdlib hattında İran ve Suriye'nin de rol alacağı gelişmeler yaşanabilir.
Bu anlamda YPG ve dolayısıyla PKK büyük yanılgı içinde ve bu yanılgı kendilerine büyük hatalar yaptırmaktadır:
ABD'ye güven. PKK ABD'nin vermiş olduğu silahlara bakarak sınırsız ve sonsuz ABD desteğine sahip olduklarını vehmediyorlar. Oysa ABD 20-30 bin kişilik YPG ile Rusya, İran, Suriye, Irak ve Türkiye'nin razı olmayacağı harita değişikliğine gidilemeyeceğini pek ala biliyor.
Bunu Salih Müslim de görüyor, lakin YPG dönüşü olmayan bir yola girdi. ABD zor gün dostu değil, ABD'nin dostluklarının süresini sadece menfaatleri belirler.
Nesillere, “Kürtler yine aldatıldı.” mirasını bırakmak büyük vebaldir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019