Lale KEMAL
Soma’da toprağın altında diri diri gömülen insanlar aklıma geldikçe sinirlerim altüst oluyor, isyan ediyorum.
Ve 300’den fazla madencinin, gerekli denetimler yapılsa idi ölmeyebilecekleri ya da ölümcül vakanın çok az olabileceğini düşündükçe yine isyan ediyorum. İsyanımın en büyüğü ise Soma faciasına “olağan” diyen, protestoculardan kaçıp sığındığı süpermarkette bir vatandaşa tokat atan ve danışmanının, bir madenciye attığı tekmelerin bedelini yine ödemeyeceğinin kuvvetle muhtemel olduğu siyasilere.
Maden ocağındaki, Türkiye tarihinin bu en ölümcül kazasının, ihmaller zinciri sonucu meydana geldiğine dair kuvvetli şüpheler bulunuyor, bakalım sağlıklı bir soruşturma yürütülebilecek mi, göreceğiz.
Peki, kömür madeni çıkartma faaliyetlerinin yoğun olduğu bir bölge olan Soma ve civarındaki tüm illerde, maden ocağı kazalarına karşı tam teşekküllü hastanelerin bulunmayışı ve kilometrelerce uzaklıktan, İstanbul’dan bölgeye ambulans takviyesi yapılıyor olması nasıl izah edilecek?
Soma faciasıyla birlikte maden işletmeciliği gibi kritik bir alanda dahi bırakın azamiyi, asgari denetimlerin bile yapılmadığına dair ciddi işaretler var, ahbap çavuş ilişkisi içinde ihalelerin dağıtıldığı yine gözler önüne seriliyor.
Demokratik denetim mekanizmalarının çalıştırılmadığı, işlenen suçun cezasız kaldığı ülkelerde milletin sırtından daha fazla para kazanma hırsının vicdanları nasıl körelttiğine Soma ile bir kez daha tanık oluyoruz.
Hükümet, devlet mallarını elden çıkartmak için izlediği özelleştirme politikalarında işçi güvenliği, sağlığı ve işçi hakları gibi bu sürecin olmazsa olmazı olan temel ilkeleri ihmal ederken sendikalar işçi haklarına sahip çıkmada yetersiz kaldılar.
Bilgi Üniversitesi’nden yabancı araştırmacı Pieter Verstraete, ROARMAG.org adlı internet sitesinde 14 Mayıs 2014 tarihinde yayımlanan, “Türkiye’nin maden ocağı felaketi: Kaza mı, katliam mı?” başlıklı yazısında, “Soma felaketi tesadüf değil, 10 yılı bulan neoliberal politikaların doğrudan bir sonucu.” tesbitinde bulunuyor.
Yazar, Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın, Sabah gazetesinde 3 Mayıs’ta yayımlanan ve ülkenin ikiye katlanan enerji tüketimini karşılamak üzere 2023 yılına kadar bu alanda 118 milyar dolarlık yatırım yapılacağı yolundaki sözlerini hatırlattıktan sonra şöyle diyor:
“AKP, Türkiye’nin maden yatırımlarını Batı sermayesi için kazançlı ve cazip hale getirmek için özelleştirme ve düşük ücret ayarlamaları yaptı. Bu stratejinin parçası olarak, madenlerde güvenlik prosedürleri gevşetilip maliyetler azaltılırken esnek çalışma koşulları getirildi, eğitim standartları düşürüldü ve ehil olmayan ve hatta küçük yaşta işçiler istihdam edildi.”
Özelleştirme sürecinde izlenen yanlış politikaların temelinde, şeffaf, hesap verebilir devlet ilkesinin bulunmayışı yatıyor.
TESEV’e 2012 yılında, nihayet 2010 yılı sonunda yasalaşan yeni Sayıştay Kanunu ve bu kanunun, ilk kez denetime açılan askerî harcamalara yansımalarını irdelediğim raporu hazırlarken büyük şaşkınlık yaşamıştım. Zira, iktidar, kamu harcamalarının uluslararası standartlarda dış denetiminin bizzat yolunu açtığı kanun üzerinde sonradan yaptığı değişikliklerle bağımsız, şeffaf, hesap verebilir denetim mekanizmasını ortadan kaldırmıştı. Liralarımızın nerelere ve gün yüzünde harcandığının hesabını yine soramayacaktık.
AK Parti Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli’nin, 9 Mart tarihinde internete düşen ses kaydıyla, kimi hesapsız ve denetimsiz harcamalar ortaya çıkacak korkusuyla Sayıştay Kanunu’nun kadük edildiğini ve şeffaflık ilkesinin rafa kaldırıldığını öğrenmiş oldum.
Geçmiş trajik olaylardan ders alma, yolsuzluklara karşı tek ses olma gibi evrensel kültürümüz gelişmediği için Soma faciasının, ne yazık ki bir demokratik dönüşümü tetiklemesini beklemiyorum.
ZAMAN
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
25.06.2016
18.06.2016
11.06.2016
4.02.2016
28.05.2016
14.05.2016
7.02.2016
30.04.2016
24.04.2016