Sezin ÖNEY
Perde indiğinde, mahremiyet ile başbaşa olduğunda, insanların nasıl olduğunu bilemezsiniz...
İki kişi beraber olmanın, tüm gizemi budur zaten; kapılar kapandığında, perde kapandığında nasıl olduğunuz...
Türkiye ile sandığın hikayesi de biraz böyle.
Pazar günü, perdeyi kapattıklarında insanlar ve sandıkla başbaşa olduklarında; işte o zaman, gerçekten ne yaptıklarını,ne yapmak istediklerini ve ne yapmayı kendilerine yedirdiklerini bileceğiz...
Anketörler, kapıları veya telefonları çaldırıyor...
Kamuoyu araştırması yapan kurumların, Türkiye nüfusunu temsilen çerçeveledikleri kesimlerin içindeyiz...
Sorulara cevap veriyoruz veya vermek istemiyoruz...
Sadece üçte birimiz, “konuşmak”; Türkiye nüfusunu temsilen yanıt vermek istiyor...Yaklaşık, yüzde 30’umuz anketörlerin sorularına yanıt veriyor...
Verenlerimizin verdiği yanıtların son derece rasyonel tasnif edilmiş hali, “çok gizli” halde büyük önem atfedilerek önce politik gözlerin önüne gidiyor...Sonra, algılar buna göre şekillendiriliyor...Sonra, gene anketler dağılıyor...Örneklemler; çerçevelendiğimiz temsili varlıklar, mesleki ve demografik dağılım; daha önemlisi altında yatan kişilikler ve öngörülen davranış biçimleri sabit kalıyor...
Şimdilik bir “altın oran” var; “Evet”, ancak birkaç puan önünde “Hayır”ın...
Hep aynı rakamlar tekrarlanıyor: ilk kez hemen tüm kamuoyu araştırmacıları, aynı “altın oranı” buluyor...
Tuhaf bir denklem...
İlk kez yüzde yüz her araştırmacı, neredeyse aynı sonucu buluyor.
Neden?
Anketleri şaşırtabilir mi örneklemler ve arka perdesindeki insanlar?
1 Kasım 2016 seçimine giderken, seçmenler çok yalan söyledi; o zaman tercihini saklayanlar en az 6-7 puana, yani yüzde 6-7’ye ulaştı.
En az...
Dertleri istikrardı-deniyor...
Şimdi, kimin derdi nedir, var mıdır; ne nedir nasıl-bilmiyoruz...
Yaklaşık yüzde 50-50’yi hata payı çerçevesinde anca bulan; yüzde 50 “Evet”e doğru ancak, “Hollanda Krizi” döneminde ve ertesinde devrilmeye meyleden bir yarı yarıya bölünme hali var...
Korku çok hakim ve devletin tüm gücü çok etkin, keskin...
Kamuoyu araştırmaları raporlarının tümünü önüme dizdiğimde, bir tür cerrah gibi bakmaya çalıştığımda; bir “vücut”- bir “hastaya” bakar gibi objektif olarak incelemeye çalışıyorum...
Ne “Hayır” cepte keklik, ne de “Evet”...
Herşey o gün, perde arkasına geçildiğinde, o mahremiyette belli olacak...
O gün, en çok, sandığa gitmeyenlerin,oy vermeğe niyetli olmayanların belirleyici olacak diyoruz ama...Sandığın yoluna gidildiğinde... Aslında, o son vicdan muhasebesi sözünü söyleyecek...
Netice olarak da...
Perde indiğinde, mahremiyet; rengini belli eder...
Seçim de o mahremiyetin olur...
Mahremiyet, son sözü söyler...
Sürpriz: Perde indiğinde…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
25.04.2025
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024