Akın ÖZÇER
Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro dün (20 Mayıs) resmi verilere göre katılımın yüzde 46 düzeyinde kaldığı tartışmalı başkanlık seçimlerini yüzde 67,8 oyla kazandı. Ulusal Seçim Konseyi CNE’nin sonuçları açıklamasından sonra Miraflores Sarayı’nın önüne çıkan Maduro “halkın daimi zaferine” dikkat çekti ve muhalefete diyalog çağrısı yaptı.
Bu sonuçlar ilk bakışta Ulusal Kurucu Meclis ANC (Asamblea Nacional Constituyente) Başkanı Delcy Rodríguez’in dediği gibi antiemperyalizmin zaferiydi. Çünkü Chavizm’i devirmek için elinden geleni ardına koymayan ABD’nin siyasi ve ekonomik ablukası altındaki Venezuela’da halkın büyük çoğunluğunun, Maduro’nun deyişiyle “ istikrarı kaosa, bağımsızlığı sömürge olmaya” yeğlemiş olduğunu gösteriyordu.
Ne var ki bu seçimlere, meşruiyeti tartışmalı ANC’nin kararıyla gidilmiş olması bir yana, 2015’te Meclis’te üçte iki çoğunluğa ulaşmış olan Demokratik Birlik Divanı MUD’un (Mesa de la Unidad Democrática) kurduğu Geniş Cephe (Frente Amplio) demokratik güvenceden yoksun olduğu gerekçesiyle katılmamış ve seçmenlerine boykot çağrısı yapmıştı. Katılım bu nedenle bu kadar düşük düzeyde kaldı ve oranı da tartışma konusu oldu. Nitekim muhalefet katılımın yüzde 32,3 düzeyinde kaldığını öne sürüyor ve seçimlerin geçersizliğini savunuyor.
Dünkü seçimlerde Maduro’nun karşısına Avanzada Progressista adına eski asker hukukçu Henri Falcón ile Evanjelik Değişim adayı Javier Bertucci çıktılar. Maduro’nun en ciddi rakibi kabul edilen ve Geniş Cephe seçmeninin bir bölümünün desteğiyle yüzde 21,5 oy alan Falcón da usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle seçim sonuçlarını tanımadığını açıklamış bulunuyor.
ANC’nin meşruiyet sorununa gelince, bu kurumun MUD’un üçte iki çoğunluğa ulaştığı Meclis’i ülke yönetimini kilitlemesin diye By-Pass etmek için kurulmuş bir tür paralel meclis olduğunu anımsatmakta yarar var. “Chavist rejim bindiği dalı mı kesiyor?”başlıklı yazımda ayrıntılı biçimde aktarmış olduğum gibi, Chavist rejim özetle karşı devrimci olarak nitelediği ve eriştiği nitelikli çoğunlukla anayasayı değiştirebilme sayısına ulaştığı için tehlikeli gördüğü Meclis’i devre dışı bırakmak için Komünal Parlamento düşüncesinden hareketle anayasada yer alan Kurucu Meclis maddesini (347) zorlamış ve muhalefetin boykot ettiği seçimlerle ete kemiğe de büründürmüştü. Bu şekilde hayata geçirilen ANC, 2015’den bu yana Maduro’nun muhalefetin sesi Meclis’i By-Pass ederek ülkeyi yönetmesini sağlamıştı. (Ayrıntılar için http://www.serbestiyet.com/yazarlar/akin-ozcer/chavist-rejim-bindigi-dali-mi-kesiyor-808732)
ANC’nin kuruluşu ve Meclis’i By-Pass etmesi Chavistler arasında da görüş ayrılıklarına yol açmıştı. Sıkı bir Chavist olarak bilinen Devlet Başsavcısı Bayan Luisa Ortega, o dönemde, ülkede biri iktidarın, diğeri muhalefetin elinde iki yasama organı olmasını anayasaya aykırı bulmuş ve bu çıkışı “karşı devrimci” bir düşünce olarak nitelenerek ANC tarafından görevden alınmasına yol açmıştı. Bu vesileyle kaleme aldığım “Maduro ve Latin Amerika solunun hastalığı” başlıklı yazımda “ bir kurucu meclisin başsavcıyı görevden alma yetkisi olabilir mi, aslı varken böyle bir meclis “paralel” olarak başka görevler görebilir mi, burada yürütmenin yasamaya, ayrıca yargıya müdahalesi söz konusu değil mi gibi birçok soru sormak mümkün” demiştim. ANC’nin kararıyla yapılan dünkü başkanlık seçimleri sonuçlarını değerlendirirken bu soruların hâlâ geçerliliğini koruduğuna dikkat çekmekte de yarar var. (http://www.serbestiyet.com/yazarlar/akin-ozcer/maduro-ve-latin-amerika-solunun-hastaligi-809487)
Başkan Maduro, uygulayageldiği ve Başkan Yardımcısı Mike Pence’in bundan 5 hafta önce Lima’da daha da ağırlaştırılacağını açıkladığı ekonomik yaptırımlarla rejimi dize getirmek isteyen ABD’ye tepki göstermekte ne kadar haklıysa, giderek güçlenen muhalefete karşı demokratik kuralların etrafından dolaşarak gücünü sürdürme girişimlerinde de o kadar haksız. Ülkenin en büyük muhalefet ittifakını By-Pass etmek için bugüne kadar yaptıkları bir yana, bu ittifakın son seçimleri boykot etmesini önleyememiş olması, dünkü seçim zaferi üzerinde büyük bir gölge oluşturuyor. Ve bu gölge Amerikan emperyalizmine karşı verdiğini söylediği kuşkusuz haklı mücadelenin üzerine de düşüyor ne yazık ki.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları






























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.12.2025
13.12.2025
6.12.2025
1.12.2025
13.11.2025
6.11.2025
30.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
8.10.2025