Celal BAŞLANGIÇ
Çatışmalar giderek yoğunlaşıyordu. Kentler abluka altındaydı.
İlan edilen sokağa çıkma yasakları artık ayları bulmuştu.
Mahalleler, sokaklar, evler tanklarla, obüslerlerle, havanlarla bombalanıyordu. Çatışan tarafların dışında kadınıyla, çocuğuyla, yaşlısıyla siviller öldürülüyordu.
Ancak Doğu'daki, Güneydoğu'daki Kürt kentlerinde yaşanan bu felaketten Türkiye'nin batısında yaşayanların haberi olmuyordu bir türlü. Ekranlarıyla, sütunlarıyla büyük bir yalan makinesine dönüşmüştü iktidar yanlısı televizyonlar ve gazeteler. Geri kalanı da susmuştu, sinmişti, biat etmişti.
Tıkanan haber kanallarını açmak, "bölge"de yaşananları Türkiye'nin batısına aktarmada aracı olmak için "Haber Nöbeti" başlamıştı.
İlk "nöbetçi gazeteciler" olarak 3 Şubat'ta gelmiştik Diyarbakır'a.
5 Şubat'ta da Başbakan Ahmet Davutoğlu Mardin'e gelecek ve "Terörle Mücadele Master Planı"nı açıklayacaktı.
Doğal olarak nöbet alanımız da Mardin'e doğru kaymıştı o gün.
Akreditasyonla ilgili bütün işlemleri eksiksiz yaptırdığımız halde Başbakanlık tarafından üzerimiz çizilmişti, Davutoğlu'nun konuşacağı Artuklu Üniversitesi'nin salonuna alınmamıştık.
Davutoğlu'nun konuştuğu yerin yakınında bir kafeye oturmuş, televizyonlardaki canlı yayından izliyordum.
Saymaya başlamıştı Davutoğlu "Terörle Mücadele Master Planı"ndaki "10 esas"ı.
"İlki psikolojik unsur" demişti. Zaten projede "milli birlik ve kardeşlik"in yanına "rehabilitasyon"u koymuştu. Demek ki "Kürt sorunu"nu psikolojik bir rahatsızlık boyutunda görüyordu iktidar ve Kürtleri rehabilite etmeyi amaçlıyordu.
Sonra "kapsamlı bir demokratik reform süreci"ne geldi ama bunun altını tek bir maddeyle doldurdu; "anayasa değişliği", yani "Başkanlık".
Vaatleri alt alta sıralıyordu Davutoğlu. 10 madde bitince sözü Mardin Büyükşehir Belediyesi'ne getirmeyi ihmal etmedi. Açıktan açığa belediye kadrolarına müdahale etmenin ve belediye yönetimlerini düşürerek valilere ve kaymakamlara devretmenin sinyalini veriyordu.
"Mardin'de yüzde 96'sı merkezden verilen bütçenin, personele ayrılanı yüzde 62. Yatırıma ayrılanı yüzde yedi" deyiverdi.
Tam bir ay önce, 6 Ocak'ta da aynı şeyleri söylemişti Davutoğlu:
"Mardin Büyükşehir Belediyesi'nin toplam giderinin yüzde 62,6'sı personele harcanıyor, oysa Türkiye ortalamasında bu yüzde 11,7. Bu personel ne yapıyor? Hangi hizmeti yerine getiriyor ki, personel giderleri yüzde 60'ın üzerinde. Bu personel giderlerinin nereye gittiğini tek tek araştıracak ve hesaplarını soracağız."
Oturduğum kafeden çıkıp hemen Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'ü bulmuştum; daha Davutoğlu'nun konuşması sürerken. Maridin Oteli'ndeymiş. Gittim yanına.
Kızgındı Başbakan'ın söylediklerine. "Hitler dönemindeki Göbels propagandası gibi" diyordu.
Belgeleri, dosyaları getirtmişti Ahmet Türk. Başbakan'ın doğru söylemediğini anlatıyordu:
"Zaten altı aydır bakanlığın müfettişleri belediyeden çıkmadı. Kendi müfettişlerinin raporları bizzat Başbakanı yalanlıyor."
Önüme İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği'nin Özel Teftiş Raporu'nu koydu. Aynen şu cümleler vardı:
"Büyükşehir Belediyesi'nin personel harcamalarının yüzde 30'u aşmadığı...", "Teftişe tabi dönemde yapılan personel harcamalarının yasal sınırlar içersinde kaldığı..."
Bir başka çizelge koymuştu masaya Ahmet Türk; "Mardin Büyükşehir Belediyesi 2015 Yılı Gerçekleşme Oranları".
Bu çizelgede "Personel Giderlerinin Hizmet Alımı Dahil Gerçekleşen Bütçeye Oranı" maddesi vardı. Burada yazan rakam da öyle Davutoğlu'nun söylediği gibi yüzde 60'ların üzerinde değildi. Tamı tamına yüzde 28'di.
Bazı belediyelerin nüfusları ve personel sayılarıyla karşılaştırmalı bir başka döküman konulmuştu masaya.
Buna göre;
AKP'li Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nin nüfusu 768 bindi... Personel sayısı 1872.
AKP'li Ordu Büyükşehir Belediyesi'nin nüfusu 729 bindi... Personel sayısı 1460.
Çizelgede Mardin Büyükşehir Belediyesi'nin nüfusunun bu iki kentten de daha fazla, ama personel sayısının daha az olduğu görülüyordu.
DBP'li Mardin Büyükşehir Belediyesi'nin nüfusu 797 bindi... Personel sayısı 1220.
Söylenen yalan apaçık ortadaydı. O gün hemen Mardin'de söylenen yalanları ve yaşanan gerçekleri "Haber Nöbeti'ndeyiz, gerçeğin peşindeyiz; Bu medyanın doğrusunu yazamayacağı Mardin Yalanı" başlığıyla yazıp Haberdar'a geçmiştim.
O günden beri de bölgede nereye gitsem soruyordum, "5 Şubat'ta Başbakan Davutoğlu'nun Mardin'de açıkladığı 10 maddelik 'Terörle Mücadele Master Planı'yla ilgili somut olarak ne yapıldı?" diye.
Sur'dan İdil'e, Nusaybin'den Silvan'a, Lice'den Silopi'ye, Cizre'den Şırnak'a uzanan koca coğrafyada bir kişi çıkıp da "Şu yapıldı" diyemedi. Çünkü yapılan hiçbir şey yoktu.
Zaten Kürtler, yıllardır devletin kendileri için "Kürt Planı" yapmasından ve CHP'nin "Kürt raporu" yazmasından bıkmıştı.
Oysa Davutoğlu'nun "psikolojik unsur"dan "rehabilitasyona" doğru başlattığı 10 maddelik planda neler yoktu ki; "Sosyal seferberlik", "öğrencilere en iyi şartlarda eğitim", "kira yardımı", "bir tek vatandaşımız aç ve açıktaysa hesabını sorarım", "gençlik kampları", "STK'lar ve kanaat önderleriyle kurulacak İstişare Meclisleri", "Yeni bir birliktelik ve kardeşlik dönemi..."
Uygulama süreç içersinde öyle bir noktaya geldi ki, bırakın "bir tek vatandaşın aç ve açıkta kalmaması"nı, evleri yıkılan yurttaşlara giden çadırlara, gıda yardımlarına el konuluyor bugünlerde bölgede.
Davutoğlu gitti, böylece Sur'un Toledo olma umudu da yattı!
Başbakan Davutoğlu'nun yerine "Saray kayyumu " olarak Binali Yıldırım'ın atanmasından sonra sıra yeni Başbakan'ın "Kürt planı" açıklamasına gelmişti.
Oysa daha Davutoğlu'nun yaptığı "Kürt planı"nın mürekkebi bile kurumamıştı.
Yine Diyarbakır'daydık. Şubat ayındaki "Haber Nöbeti"nden sonra bu kez tutuklu Kürt gazeteciler için "Tanıklık Günleri"ne gelmiştik. "Haber Hakkıma Dokunma" kampanyası için Diyarbakır Adliyesi önünde tutuklu arkadaşlarımızın "gazeteci" olduklarına dair tanıklık yapıyorduk.
Diyarbakır Barosu'nun eski Başkanı Emin Aktar da destek vermeye gelmişti. Aynı zamanda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne danışmanlık da yapan Aktar "Belediye müfettiş dolu. Teftişlerden çalışmaya vakit bulamıyoruz" diye yakınıyordu.
"Haber Nöbeti"nden "Tanıklık Günleri"ne gelene kadar dört aydan fazla bir zaman geçmişti. Bu kez de yeni Başbakan Binali Yıldırım başlamıştı yeni "Kürt planı" açıklamaya.
Davutoğlu ile ortak iki yanları vardı. Birincisi "psikolojik rehabilitasyon" konusu.
Yıldırım'ın planı da Davutoğlu'nunki gibi "fiziki ve sosyal/ psikolojik rehabilitasyon"u hareket noktası alıyor.
Ama Yıldırım, "bölgede zenginlik merkezleri kurmaktan, 3-4 cazibe merkezi yaratmaktan, kamu-özel sektör ortaklığıyla bölgede uygun fabrikalar, işyerleri kurmaktan" söz ediyor Davutoğlu'ndan farklı olarak.
Biraz "ölme eşeğim yoncalar biter" kıvamında olsa da Yıldırım'ın projesi de dönüp dolaşıp sonunda Davutoğlu'nun olduğu yere geliyor; yani DBP'li belediyelere el koymak, kayyum atamak meselesine. İşte ikinci ortak yan da buydu.
"Bölgedeki HDP'li belediyelerin ön ayak olduğu bazı yapıların gençleri terör örgütüne yönlendirdiğini" iddia ediyor Yıldırım, "Bomba yapımından tuzak kurmaya kadar eğitim veriyorlar" diyor.
Sonra da sözü esas maksadına getiriyor:
"Hukuk devletiyiz, gereği neyse onu yapacağız. Bir yandan terörle mücadele ederken bir yandan böyle bir yapının devamına müsaade etmeyiz."
Kimse de çıkıp "Etme o zaman kardeşim, kim gençleri terör örgütüne yönlendiriyorsa, hangi belediye bomba yapım eğitimi veriyorsa yakala, adalete teslim et. Madem hukuk devletisin gereğini yap. Yoksa 14 yıldır iktidardasın da bunları cezalandıracak bir yasa mı yok elinde, yenisini çıkartacaksın?" diye sormuyor.
Amaç başka elbette. Neredeyse altı ay önce Davutoğlu Başbakanken Mardin Büyükşehir Belediyesi için "Bu personel giderlerinin nereye gittiğini tek tek araştıracak ve hesaplarını soracağız" demişti.
Ne oldu altı aydır, tek tek araştırıp nereye gittiğini bulamadınız mı hala bu personel harcamalarının?
Elbette ki hayır. Çünkü bir yalan ve algı yönetimi üzerinden operasyon yapıyor AKP iktidarı.
Şimdi Başbakan Yıldırım'a sorsak "Hangi belediye gençleri terör örgütüne yönlendiriyor, hangi belediye bomba eğitimi veriyor" diye sorsak ya hiçbir yanıt alamayız, ya da aldığımız yanıt yalan olur.
Belediye başkanları ya da bediye personeli içersinde bu türden suç işleyenleri yakalamak değil amaç. Çünkü bu tür suçların işlendiğine dair ellerinde geçerli bir kanıt yok. Olsa çoktan derdest edip içeri atarlardı.
Görevden alınan, tutuklanan seçilmiş belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri bir yana DBP'nin bölgedeki 100'den fazla belediyesinin 31 eşbaşkanı görevden alınmış durumda, 21'i tutuklu olarak cezaevinde.
Burada amaç Kürtlerin belediyelerine kayyum atayarak tümüyle el koymak; halkın seçtiği başkanlar yerine belediyeleri de valilere, kaymakamlara devretmek.
Ancak bu da pek o kadar kolay görünmüyor.
Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan "Ben yüzde 52 oyla seçildim, milli iradeyi temsil ediyorum" diyor ya... Sur'da toplam oyların yüzde 81,6'sıyla, Nusaybin'de 89,4'üyle, Şırnak'ta 71,5'iyle, Cizre'de 93,2'siyle, İdil'de 83,7'siyle, Silopi'de 89,4'üyle, Yüksekova'da 86,4'üyle seçilmiş belediye başkanları.
Şimdi sormazlar mı adama, "Senin seçildiğin yüzde 52 milli iradede de, kendi belediye başkanlarını yüzde 70, 80, 90 oyla seçen Kürtlerin iradesi gayrı milli irade mi?" diye.
Böyle bir tablo içersinde, halkın seçtiği belediye başkanlıklarını kayyuma devretmek, Cemaatin şirketlerine kayyum atamak yoluyla el koymaya da benzemez.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi çizdiği strateji çerçevesinde "Terörle mücadele kıyamete kadar sürecek" diyor.
Böyle bakınca hemen anlıyorsunuz ki, AKP iktidarı "Kürt sorunu"nun çözümünü bulmuş.
Adı da belli; "4 K" formülü. Yani;
"Kürtlere, Kıyamete Kadar Kayyum!"
Ama sakın unutmayın bu formülün geçerlik süresi "Kürtlerin kıyameti"ne kadar değil, "AKP'nin kıyameti"ne kadar!
CELAL BAŞLANGIÇ | HABERDAR
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021