Murat AKSOY
Geçmişle yüzleşmeye başladığınız anda hazır olmanız gereken gerçek, "doğru" bildiklerimizin "yanlış" olma olasılığıdır. Bu gerçek aynı zamanda öğrenilmiş çaresizliklerin de açığa çıkmasıdır.
Dersim tartışması tam da bu iki kritik noktaya değdi.
İlkinden başlayalım.
Dersim tartışması bildiğimiz basit bir gerçeği bir kez daha yüzümüze vurdu; CHP, solcu/değişimci değil klasik sağcı/muhafazakâr bir partidir.
Dersim tartışmasında muhafazakâr siyasi gelenekten gelen Sünni Başbakan Erdoğan'ın –niyeti ne olursa olsun- Cumhuriyet ile kurulan ulus-devleti Türkleştirmenin son durağı olan Dersim'de yapılan katliam için özür dilemsi ise solcu/değişimci parti refleksidir.
Buna mukabil CHP'nin kurumsal olarak verdiği tepkilerin toplamı tipik bir sağcı/statükocu parti refleksidir. Bu refleks sadece Dersimli 'Alevi-Kürt' Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile sınırlı değil. Mesela Grup Başkanvekili Muharrem İnce, bu tartışmanın yaşanmasından dolayı "Atatürk'ten özür diliyor". Mesela 'Kürt' Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "Başbakanı bölücülükle suçluyor". Bütün bu tepkiler, bugünkü CHP'nin ideolojik olarak 1937-38'de Dersim'de katliam yapmakta beis görmeyen CHP ile aynı çizgide olduğunu gösteriyor.
CHP'de ortaya çıkan bu tablo, Kılıçdaroğlu'nun Genel Başkan olmasıyla başlayan "yeni" arayışının ne kadar "sahte" bir çaba olduğunu gösterdi. Dersim konusunda CHP'nin verdiği tepkiler, Sencer Ayata başkanlığındaki Bilim Kurulu'nun –Sahi Ayata Dersim konusunda ne düşünüyor acaba? Ya da Aleviler konusunda araştırmaları yapmış olan CHP Bursa Milletvekili Yard. Doç. Dr. Aykan Erdemir?- "Yeni CHP" sloganını gerçeğe dönüştürmek için hazırladıkları "anayasa", "kadın", "sivil toplum", "demokrasi" konularındaki raporların ne kadar boş olduğunu gösterdi. Bu, Kemal Kılıçdaroğlu ile başlayan "Yeni CHP" arayışının ne kadar anlamsız olduğunu göstermiştir.
Dersim "Yeni CHP"nin ilk ve büyük sınavı idi ve CHP, bu sınavdan çaktı.
Bu tartışmada çıkan özet şudur: CHP siyasal olarak sağ, ideolojik olarak da muhafazakâr bir partidir. CHP'den sol parti çıkarma arayışları ne kadar boşsa, CHP'ye oy vererek kendini solcu zannetmeleri de o kadar boştur.
ALEVİLERİN ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİKLERİ
Bu nokta da öğrenilmiş çaresizliğin ortaya çıkmasıdır.
CHP'ye solcu, ilerici ve laik olduğu gerekçesi ile oy vererek kendini solcu, ilerici, laik zanneden toplumsal kesimlerden birisi de Alevilerdir.
Hiç bir kültürel ya da siyasal kimlik, sahip olduğu ahlaki nosyonlardan ya da sadece geçmişindeki acılardan dolayı ilerici, solcu, haklı vs. değildir. Yaşanan pratik ile anlam kazanan ve başkalarının size atfettiklerinde değer kazanan nosyonlardır. Ne Alevilik ne de Aleviler ne "laikliğin teminati"dır ne de "Cumhuriyetin sigortası"dır. Bunlar kimliğe mündemiç olan değerler değil, konjoktürel ve ideolojik olarak ona atfedilmiş nosyonlardır.
Üstelik bu nosyonları Alevilere atfeden de, siyasal olarak Alevileri kamusal alanda yok sayan Cumhuriyet rejimidir. Bu açıdan Aleviler, Cumhuriyetin mağdur ettiği kimliklerden birisidir. Ama yalnız değildir, İslami kesim ve Kürtler de öyledir.
Bu kimliklerden bugün, rejim ile en derinlikli yüzleşmeye giren muhafazakâr kesimin siyasal temsilcisi AK Parti'dir. Hemen ifade edelim ki, AK Parti bugün, muhafazakâr kesimi aşan daha geniş bir toplumsal koalisyonu temsil etmektedir. Muhafazakârların başladıkları bu yüzleşmeyi ne yazık ki, Alevilerin büyük kısmına çok uzaktadır. Dersim bunu bir kez daha göstermiştir.
Alevilerin CHP'yle kurmuş oldukları bu ilişki ne yazık ki, öğrenilmiş çaresizliğinden başka bir şey değildir. Bu aynı zamanda kendini tarih dışında tutmaktan başka bir şey değildir. Çünkü sağcı/muhafazakâr CHP'ye oy verenler ancak aynı ideolojiyi paylaşanlardır. Eğer Aleviler kendisini gerçekten solcu, ilerici, laik vs. diyorlarsa bunun kamusal alanda göstermelerinin yolu CHP'ye mesafe almaktan geçer. Aksi halde sağcılaşmadan kurtulamazlar.
Alevilerin siyasetle tanısması siyasetin normalleşmesine önemli bir katkı olacaktır. Çünkü Türkiye, siyasetle yeni tanışıyor ve bu yönüyle yeniden kuruluyor. 1923 yılında kurulan Cumhuriyet Alevileri ideolojik olarak kullanmış ama kamusal alanda yok saymıştır. Aleviler yeni Türkiye'nin kurucusu olma şansına sahip olabilirler ama bunun için ihtiyaçları olan tek şey sadece "doğru" (solcu) zannettiği "yanlış"ı (sağcı) görmesi ikincisi de "öğrenilmiş çaresizlikleri"ne yani CHP'ye mesafe almalarıdır.
Türkiye'de muhafazakarlar solculaşırken alevilerin sağcılaşması kabuledilebilir değildir.
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018