Ali BULAÇ
Havuz medyası, iç kamuoyuna pompaladığı palavralarla dış politikadaki acıklı, utanç verici durumu “büyük hamle, başarı hikâyesi” diye satıyor. Evet, bu bir başarı hikâyesidir. Ama bilerek veya bilmeyerek emellerine hizmet ettiğimiz İsrail’in başarı hikâyesidir.
Türkiye, İsrail ve Rusya ile ilişkilerini düzeltiyor. Mısır ve Suriye’nin de sıraya girdiği artık sır değil. Mısır’la karşılıklı açıklamaların yapılacağı noktaya gelinmek üzere, Suriye ile de görüşmeler devam ediyor. Diğer bölge ülkeleriyle olan ilişkiler de bunu takip edecek.
Türkiye’nin son senelerde tutturduğu dış politikanın yürümeyeceği belliydi. 2003-2011 arası “iyi dönem”, politika yapıcılarının ne stratejileriydi ne samimi niyetleriydi; onlar sadece uygulayıcıydı. Bu dönemin yol haritasını ABD ve AB çizmişti. Cömertçe verilen diplomatik, politik ve mali desteğin karşılığında a) İsrail’in güvenliğine halel gelmeyecek; b) İran’ın yükselişi durdurulacak, Suriye İran’dan koparılacak, ret cephesinden çıkarılacak; c) Petrol akışı ve nakil hatları güvende olacak; d) “Protestanlaştırılmış İslam projesi” çerçevesinde sahici İslamcı grupların önü kesilecek; e) Yerine göre “yumuşak” veya “sert güç” kullanılarak BOP belli bir program dahilinde hayata geçirilecekti.
İlk günden buna muhalefet ettim, bizim farklı bir bölge idealimiz ve stratejimiz olması gerektiğini yazdım, anlatmaya çalıştım.
2011’e gelindiğinde zamirde olanların zahire vurmasıyla her şey altüst oldu. Zamirde olana göre, sponsor Batı’ya “köprüyü geçinceye kadar dayı” denecek, fırsatını bulduğunda “stratejik derinlik”in anahtar terimi olan “merkez” kavramına geçilecekti. Bir başka yazıda “merkez” fikrinin Türkiye’yi nasıl bölgesel ve küresel sürecin en kenarına iten sakim ve akim bir doktrin olduğunu göstermeye çalışacağım. Şimdilik diyeceğimiz şu ki, Batı’nın talim ettikleri dışına çıkmayı deneyen Türkiye’nin dış politika yapıcıları tamamıyla eksik gözlemlere, yanlış bilgilere, temelsiz kanaatlere ve özünde emperyal(ist) emellere dayalı bir perspektiften hareketle bölge üzerinde yeniden 400 sene sürecek yeni bir Osmanlı tahakkümü ve hegemonyası kurma teşebbüsüne giriştiler. Üçüncü köprüye “Yavuz Sultan Selim” adını koyduklarında Türkiye’nin tıpkı 16. yüzyıldaki gibi İran’ı bir çırpıda bertaraf edeceğini, Kürtlerin onlara kapılarını açarak Suriye ve Mısır’a kolayca uzanıp yeniden hilafet unvanını kuşanacaklarını hayal ettiler. Sponsorları Amerika ve Avrupa’yı aptal yerine koydular, ellerindeki tabancayla kıtalar arası füzelere karşı koymaya kalkıştılar.
Hayal ile gerçeklik arasında gidip gelen bölge politikası tam bir fiyasko ile sonuçlandı. En yıkıcı zararı Suriye ve Mısır’a çıktı. Suriye yerle bir oldu, milyonlarca masum insan perperişan çil yavrusu gibi etrafa dağıldı. IŞİD Türkiye’yi rahat bir güzergâh olarak kullanırken, şimdi Türkiye’yi hedef ülke seçti. Kürt koridoru oluştu. Suudi Arabistan ve Körfez’in sıcak parasıyla ayakta duruyoruz ama ne Suudilerin güvenini kazandık ne İran’ın itimadına layık olduk. ABD tarafından istiskal ediliyoruz; mülteci riski olmasa hiçbir AB ülkesi bizimle aynı fotoğrafta yer almak istemiyor.
Rusya ile bozulan ilişkiler öylesine pahalıya patladı ki, sonunda özür dileyerek Putin’in kapısını çalmak zorunda kaldık. Rusya, sonunda Esed’i ve kendi Suriye politikasını ön şart sürerek Türkiye’nin özrünü kabul etti. İsrail’le zaten ticari ve askeri ilişkiler en üst seviyede ve en geniş kapsamda sürüyordu, şimdi iç kamuoyuna satacak malzeme kalmadığından Mavi Marmara şehitleri hiçe sayılarak İsrail’le tarihi bir anlaşmanın altına imza atıldı. Şehitlerin kanını akıtan askerler yargılanmayacak, bütün fatura İHH’ya çıkarılacak. Üstelik İsrail’in Gazze üzerindeki hakları ve ablukası Türkiye tarafından tanınıyor. Dahası Gazze’ye “İsrailli otoritelerden izin alınarak” yardım götürülecek. Türkiye’nin desteğiyle İsrail, OECD’de yer edindiği gibi NATO’da da yerini almış olacak. Hâsılı BOP işliyor, İsrail altın çağını yaşıyor. Kürtlerle kavga ede ede Kürt devletine harç taşınıyor.
Havuz medyası, iç kamuoyuna pompaladığı palavralarla bütün bu acıklı, utanç verici durumu “büyük hamle, başarı hikâyesi” diye iç kamuoyuna satıyor.
Evet, bu bir başarı hikâyesidir. Ama bilerek veya bilmeyerek emellerine hizmet ettiğimiz İsrail’in, bölgesel ve küresel güçlerin başarı hikâyesidir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2025
21.04.2025
15.03.2025
23.02.2025
3.02.2025
5.01.2025
29.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
28.10.2024