Fehim TAŞTEKİN
Avrupa liginde Fransızlar Paris’te, İtalyanlar Palermo’da şanslarını denedikten sonra Almanlar, Libya barışı için Berlin’de masa kurdu. Berlin masası, Libya’yı onlarca yıldır sömüren İtalyan ve Fransızlarınkiyle kıyasla daha itibarlı.
Savaşan ve savaştıran taraflar dün barış masasına savaş takımlarını bileyerek gitti. En kadim şeyin tekrarı!
Libya Ulusal Ordusu Komutanı Halife Hafter konferansın arifesinde elini güçlendirmek için petrol vanalarını kapattı. Hafter’le anlaşan aşiretlerin grubu “Fizan Öfkesi”, El Şerare ve El Fil petrol sahalarında duruma el koydu. Brega, Ras Lanuf, Hariga, Zuveytina ve Sider limanlarında ihracat durdu. Ulusal Petrol Şirketi (NOC), Hafter güçlerinin Hamada-Zaviye boru hattını kestiğini, bu nedenle Şerare ve El Fil rafinerilerindeki üretimin kısıtlandığını duyurdu. NOC “Ben tarafsızım” dese de petrolün gelirini Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti kontrol ediyor. Hafter ve ‘Petrol Hilali’ndeki aşiretler Trablus’u “petrol gelirleriyle terörü finanse etmekle” suçluyor!
Libya’nın en büyük yataklarını barındıran bölge Hafter’in elinde olsa da şimdiye kadar petrol silahı devreye sokulmamıştı. Sonuçta petrol kuyularının başını tutanlar arasında Hafter’in kritik destekçileri de var.
İhracattaki kaybın 800 bin varili bulduğu ve daha da artabileceği belirtiliyor. Halihazırda petrol üretiminin günlük 1.2 milyon varil olduğu düşünülürse Hafter’in çektiği kart sarsıcı. 300 bin varil üretimin yapıldığı Şerare’de NOC’a İspanyol Repsol, Fransız Total, Avusturyalı OMV ve Norveçli Equinor ortak. 70 bin varil üretim yapan El Fil ise İtalyan Eni’nin kontrolünde. Petrol kartıyla Hafter kolayca pes etmeyeceğini göstermiş oldu.
***
Beri tarafta Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin başarısı için Türkiye’yi savaşa sürüklemekte beis görmeyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 13 Ocak’taki Moskova hezimetinden sonra Berlin’e sert mesajlar vererek hazırlandı. Evvela Hafter’e haddini bildirmek ve dengeleri değiştirmek için daha fazla asker ve Suriye’den milis göndereceğinin sinyalini verdi. “Meşru hükümetin ayakta kalmasını sağlamak için askerimizi gönderiyoruz” dedi. Politico’ya “Türkiye’siz barışın olamayacağı”, “Ulusal Mutabakat Hükümeti düşerse terörün hakim olacağı” ve “Avrupa’nın olumsuz etkileneceği” uyarısında bulunan bir yazı da yazdı.
Bir uçakta yeşil koltuklara gömülmüş sakallı ve kimisi üniformalı yolcuların video görüntüsü “Türkiye’nin Suriye’den Libya’ya taşıdığı savaşçılar” diye dolaşıma sokuldu.
Buna karşın Libya Ulusal Ordusu, Trablus’ta Türkiye’nin operasyon odalarının haritasını yayınlayıp Türk gemilerini vurma tehdidini yineledi. BM yetkilileri de Türkiye’nin Suriye’den 2000 savaşçı taşıdığını teyit eden bilgileri basınla paylaştı.
***
Bu krizin artık bir de Doğu Akdeniz boyutu var. Ankara, Trablus kanadıyla deniz yetki alanlarını belirleyen anlaşmayı imzalayınca Libya krizi, Doğu Akdeniz’deki enerji savaşıyla iç içe geçti. Berlin’de hazırlıklar sürerken o taraf da karıncalandı.
Mısır, Ürdün, Filistin, İsrail, Kıbrıs, Yunanistan ve İtalya’nın katılımıyla oluşturulan Doğu Akdeniz Gaz Forumu düşman çatlatırcasına 16 Ocak’ta üçüncü kez Kahire’de toplandı. Fransa üyelik için başvururken ABD gözlemci olmak istediğini iletti. Yani Erdoğan’ın Libya hamlesi, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki dışlanmışlığını ileri boyutlara taşıyor.
Kahire’deki bu buluşmaya paralel olarak İsrail’den Mısır’a doğal gaz ihracatı başladı.
Bu gelişmelere karşın Türkiye de 17 Ocak’ta sondaj gemisi Yavuz’u Kıbrıs adasının güneyinde Rumların ilan ettiği 9’uncu parsele gönderdi. Burası KKTC’nin Türkiye’ye verdiği ruhsatta “G sahası” olarak geçiyor.
Dahası Erdoğan, 2020’de Libya sularında petrol arama çalışmalarına başlayacaklarını da müjdeledi! Kıyamet çağrısı sanki.
***
Bir başka kapışma, konferansa kimlerin katılacağıyla ilgiliydi. Olması gereken, savaşan tarafların yanı sıra bu savaşı sürdüren güçlerin, savaşı durduracak mekanizmaya dahil edilmesi. Eksiksiz. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın Bingazi’ye gibi Hafter’i konferansa ikna etmesi önemliydi. İnatçılığı ile tanınan Hafter’in, Moskova’da önünü konulan kalıcı ateşkes metnini imzalamamasının nedenlerinden biri Türkiye’nin müdahalelerine sınır çekilmemesiydi.
Türkiye ve Katar’ın desteklediği Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanı Fayiz el Serrac’ın ikna edilmeye ihtiyacı yok. Serrac’tan ziyade asıl sorun, BM Güvenlik Konseyi’nin daha kurulmadan bir oldubittiyle tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni paravan olarak kullanan İslamcı güçler. Onlar Hafter’le masaya oturmayı ihanet sayıyor. Artık İslamcıları ikna etme işi, onlar için ‘koruyucu kalkan’ oluveren Erdoğan’a düşüyor.
Hafter’in iki önemli destekçisi Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) masaya davet edilirken Katar’ın dışlanması bir eksiklikti. Bu, Türkiye’nin Trablus cenahını tek başına sırtlanması anlamına geliyordu.
Erdoğan, tuttuğu tarafın ağırlığını artırmak için Libya’nın komşuları kontenjanından Tunus’un da Berlin’de olmasını istiyordu. Tunus’a geç giden davet “Gelmeseniz de olur” diye algılandı ve alınganlık yarattı. Haliyle Türkiye yalnız kaldı. Hal bu iken Erdoğan, Yunanistan’ın davet edilmemesini bir zafer havasında ele aldı.
Sürecin “Kim katıldı kim diskalifiye edildi” diye bir yarışa dönüştürülmesi anlamsız. Barışa katkı sunacaklar kadar çözümü bloke edebileceklerin de dışarıda kalmaması gerekir.
Doğu Akdeniz’deki kavga yüzünden Libya meselesi artık Türk-Yunan ilişkilerini geren yeni bir girdi. Atina, Türkiye’nin Trablus kanadıyla yaptığı anlaşmaya karşı Hafter’e daha fazla dayanışıyor. Denizdeki kavganın yanı sıra Türkiye’den giden silah dolu birkaç geminin Yunan sahil güvenliği tarafından yakalandığı hatırlanırsa Yunanistan gözardı edilemeyecek bir yerde duruyor.
Yunanistan yoktu ama Hafter’in ana dayanakları Mısır, BAE ve Fransa masadaydı. Erdoğan, “Berlin’e davet edilmediği için ciddi rahatsız” dediği Yunan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’i “Çıldırmış”, “Rövanşist”, “Oyunu yanlış oynuyor” diye paylarken 2013’ten bu yana lanet okuduğu Mısır Devlet başkanı Abdülfettah el Sisi ile aynı masaya oturdu. Sisi, Türkiye’nin savaşa doğrudan müdahil olma kararı karşısında Libya ile 1200 km sınırı olduğunu hatırlatıp “Libya’yı kimsenin kontrol etmesine izin vermeyeceğiz. Bu, Mısır için bir ulusal güvenlik meselesidir” diye çıkışmıştı.
2016’daki darbe girişiminden bile sorumlu tuttukları BAE’nin Dışişleri Bakanı da oradaydı.
Trablus’taki hükümeti tanımakla birlikte Hafter’e yakın duran Trump yönetimi de Dışişleri Bakanı düzeyinde masadaydı. Trablus kanadıyla petrolde ortaklığını sürdüren ama özel savaş şirketi Wagner ile Hafter’in darbe gücünü artıran Rusya lideri Vladimir Putin masanın en ağır toplarından biriydi.
Yani masadaki dizilime bakılırsa Yunanistan’ın eksikliği Hafter için hezimet sayılmaz fakat mesele çözümse eğer, o vakit, sorumluluk dağıtacak bir masada onlar da olmalıydı. Bu Hafter’i destekleyen Suudi Arabistan ve Ürdün için de geçerli.
Libya’nın komşusu Cezayir üst düzeyde katılım gösterirken geçmişte çözüm sürecinde öne çıkan Fas anlaşılmaz bir şekilde dışlandı. Halbuki Fas, 2015’te gerekli onay sürecinden geçmeyip kadük kalsa da Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin kurulmasına temel teşkil eden Süheyrat Anlaşması’na ev sahipliği yapmıştı. Cezayir gibi Fas da dış müdahaleye karşı.
***
Hafter’i tutan taraflar, Türkiye’nin askeri müdahalesini önleyecek sonuçların çıkması ümidiyle Berlin’e gitti. Basına sızdırılan taslak bildiride yer alan dış müdahaleden kaçınılması, uluslararası aktörlerin silah ambargosuna uyması, silahlı grupların dağıtılması çağrısı Türkiye’nin şimdiye kadar yürüttüğü örtülü operasyonları ve tezkereyle gelen açık müdahaleyi önleyen bir çerçeve sunuyordu.
Yazıya tam noktayı koymuştum ki gelen sonuç bildirisinde ise birkaç temel unsur öne çıktı:
– Temsilciler Meclisi’nin onayladığı tek, birleşik, kapsayıcı ve etkin bir hükümetin kurulması.
– Yine merkezi ve sivil otoritenin kontrolünde birleşik ulusal güvenlik sisteminin oluşturulması.
– BM himayesinde bir uluslararası izleme komitesi ve 4 teknik çalışma grubunun kurulması.
İslamcıların engellemesi yüzünden 2014’te Trablus yerine Tobruk’ta açılmış olan Temsilciler Meclisi, Hafter’in liderliğindeki Suriye Ulusal Ordusu’nu ülkenin milli ordusu olarak görüyor. BM Güvenlik Konseyi’nin meşru yasama organı olarak tanıdığı bu meclis, Türkiye ile yapılan anlaşmaları da geçersiz sayıyor. Eğer bu meclis belirleyici olacaksa Türkiye’nin Trablus’la yaptığı anlaşmalar tehlikede demektir. Ayrıca ateşkesin korunması, silah ambargosuna uyulması, siyasi çözüme geçilmesi ve seçimlere gidilmesi gibi hedeflere yönelik olarak öngörülen mekanizmalar kurulabilirse Erdoğan’ın giriştiği macera tehlikeli boyutlara ulaşmadan perde indirebilir.
Tabii Berlin’den çıkan sonuç, Hafter’i Trablus yolunda durduracaksa Erdoğan bunu başarı anlatısına dönüştürebilir. Vaat edilen fethin çok gerisinde bir sonuç; yine de “Trablus’un düşmemesi” güncellenmiş yeni hedef olduğuna göre bu netice de tevil kaldırır. Fakat öngörüldüğü üzere Temsilciler Meclisi’nin rolü öne çıkarsa Erdoğan’ın Müslüman Kardeşler üzerinden yaptığı diğer hesaplar tutmayabilir.
Sonuçta katılımla ilgili tartışmalar bir kenara Almanlar bu bildiriyle bir fark yarattı. Bunun sahadaki başarısı çok sayıda iç ve dış faktöre bağlı. Libya’da vekâlet savaşı verenler kendilerini tutmazsa bu bildiri de Süheyrat Anlaşması gibi bir müsveddeye dönüşebilir. Sonuçta büyük çıkarlar var ve kimse silahlara veda etmek istemiyor.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları























































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
26.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
5.10.2025