Fehmi KORU
Türkiye’den çıkan aleyhte seslere, MGK toplantısı tarihinin kendileriyle ilgili kararlar için öne alınmasına, savaş beklentisine rağmen, Mesut Barzani ve başında bulunduğu yönetim dediğinden şaşmıyor.
Referandumdan vazgeçmek veya ertelemek gibi bir niyetleri olmadığı anlaşılıyor.
Gazetelere göre, kesinlikle yapılacak referandum…
Size tuhaf gelmiyor mu bu durum?
Yeni hâmiler
Türkiye ile Irak’ın kuzeyindeki yönetim.. karşılaştırılabilecek bir durum yok ortada.. her atılacak adımı önceden Ankara’yla görüşerek ve itiraz edildiğinde vazgeçerek yürütmesine alıştığımız Mesut Barzani…
Şimdi “Bağımsızlık referandumunu mutlaka yapacağız” iddialaşması…
Evet, ben de Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) kendisine bölgede yeni hâmiler bulduğundan haberdarım: İsrail bütün varlığıyla referandumun arkasında ve ardından gelecek başka adımları da heyecanla bekliyor… ABD de, “Ertelense iyi olur” diyor, ama bunu “Ertelenmese de olabilir” gevşekliği içerisinde söylüyor… AB ülkeleri aleyhte görüş açıklama zahmetine bile katlanmıyorlar… Referanduma karşı çıkmayan bir başka ülke daha var: Rusya…
Bunlardan cesaret alıyor IKBY, biliyorum.
Ancak bu durum bana yine de tuhaf görünüyor.
Mesut Barzani’nin Türkiye’nin hoşlanmayacağı adımı atarken iki defa düşünmesi gerekirdi.
Öyle yapmıyor.
‘Savaş’ tehdidine kadar varan itirazları ciddiye almadığını belli ediyor.
Hayal kırıklıkları
Neden acaba?
İki gün üst üste –yıllar boyu kimbilir kaçıncı kez– yazdıklarımı hatırlayınız.
ABD’de daha çok Pentagon’da yuvalanmış bir kesim, Birinci Körfez Savaşı’ndan (1990-1991) beri giderek artan bir biçimde, güçlü bir Türkiye istemiyor ve gücü kırmanın yolunu koca bir imparatorluk iken Anadolu’ya sıkışmak zorunda kalmış ülkeden bir parça daha koparmakta gördüğünü çok belli ediyor.
Haritaları var ve bunu askeri dergilerde yayınlamaktan da çekinmiyorlar.
Kürtlerin, özellikle de Barzani Ailesi’nin, genel olarak Batı, özel olarak da ABD ve İsrail ile geçmişte yaşadıkları hayal kırıklıkları aslında göz açıcı olmalıydı.
İlk olarak, İran’da kurulan (1945 sonu) Mahabad Kürt Cumhuriyeti sırasında hayal kırıklığı yaşadılar. İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyayı Yalta’da yeniden dizayn edenler (ABD, Rusya ve İngiltere) o Cumhuriyet’in kapısına kilit vurdu.
Barzani Ailesi Rusya tarafından Sovyet Cumhuriyetleri’nin birinden diğerine dolaştırıldı.
Bir sonraki hayal kırıklığı, Molla Mustafa Barzani’nin hayatını Washington’daki bir hastanede tamamlamasına (1979) kadar varan Irak’taki Baas yönetimine isyan hareketiydi. İsyanı İran üzerinden ABD ve İsrail destekliyordu. Saddam İran Şahı ile anlaşınca (1975) ‘bağımsızlık’ gelecek umudundaki Kürtler bir kez daha hayal kırıklığına uğradılar.
Böylesine iki darbeyi Barzani Ailesi yaşadı.
Mesut Barzani yaşı itibariyle ilkinde yoktu, ancak o hayal kırıklığının etkisini de çocukluğunda yaşamış olması lâzım.
İkinci hayal kırıklığında ise babasının yanı başındaydı.
Günümüzde yeni bir ‘ihanete’ uğrayacağını düşünmüyor bile.
Neden acaba?
Silâhlardan arındırılan ülke: Türkiye
Türkiye ile iyi geçinmek.. bölgenin yeniden inşasında birlikte davranmak.. Türkiye’yi karşısına almaktan daha akıllıca bir davranış olurdu aslında; bugüne kadar hep bu yolda mesajlar da veriyordu Mesut Barzani.
Acaba şu sıralarda devlet yetkililerinin birbiri ardına yaptıkları bazı açıklamalar aranan cevaba ışık tutabilir mi?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD’ye doğru yola çıkarken, eleştiri mahiyetinde bir cümle kullanmıştı; dün New York’ta Bloomberg İş Forumu’nda da yeniden aynı cümleyi sarf etti.
Okuyalım:
“80 milyon Türkiye’yi korumak bizim görevimizdir. Bunun içinde ne gerekiyorsa A’dan Z’ye bunu yapacağız. Biz NATO ülkelerinden istediğimiz silahları alamıyorsak, ne yapacağız. Başımızın çaresine bakacağız.”
En son ABD, devlet büyüklerini koruma görevlilerinin silâh ihtiyacını karşılayan firmanın Türkiye’ye tabanca ihracatını Kongre kararıyla engelledi.
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tespitini bir adım ileriye taşıdı.
“Bugün birçok Amerikan ve Alman firması, savunma ürünlerinde kullandığımız yedek parçaları örtülü bir şekilde ambargo uygulayarak Türkiye’ye vermiyorlar, geciktiriyorlar. Şu anda içinde yaşadığımız durum, tablo bu.”
Sadece ABD ve Almanya değil, Avusturya, Hollanda, Belçika ve Fransa da Türkiye’ye silâh ihracatına ambargo uyguluyor.
Daha önce sattıkları silâhların yedek parça ve mühimmatlarını bile vermemeye başladılar.
Tam da Irak’ın kuzeyinde ‘bağımsızlık referandumu’ hazırlıkları başladığı günlerde…
İdlib ve Afrin’e askeri müdahaleden söz açılmışken…
‘Fırat Kalkanı operasyonu’ sırasında o zamana kadar yedeklenmiş silâh ve mühimmatın büyük bölümünün kullanıldığı da biliniyor.
Bunları Mesut Barzani de biliyor elbette ve hesabını da bu durumu aklında tutarak yapıyor.
Hesaplar.. hesaplar..
Peki ya Pentagon’da ve diğer Batı ülkelerinde Türkiye ile ilgili olumsuz tavırlarını politika haline dönüştürme imkânını elde etmiş olanlar?
Onların hesapları ne?
Türkiye’yi savaştırarak bölge halkları arasındaki ilişkileri ‘kan davası’ ile içinden çıkılmaz hale getirmek olabilir mi?
Silâhsız ve mühimmatsız bıraktıkları Türkiye’yi…
En iyisi burada durayım.
Ancak Ankara’da politika belirleyenlere.. MGK’ya katılan siyasilere.. benim bıraktığım yeri daha da ileriye taşımalarını tavsiye ederim.
Bizler oyuna geliyor olmayalım diye…
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025