Mensur Akgün
Dünya siyaseti uzun süredir olmadığı kadar sarsıntılı. Evet, ufukta görünen bir dünya savaşı yok ama sınırlı bir nükleer savaş her an çıkabilir. Kuzey Kore liderliği yaptığı her denemeyle, attığı her füzeyle şansının sınırlarını zorluyor. Kim Jong Un belli ki elinde olduğu varsayılan 60 nükleer başlığa ve konvansiyonel yıkım gücüne güvenerek ABD’yle, dolayısıyla da dünyanın geri kalanıyla kapsamlı bir pazarlık yapmaya çalışıyor.
Kuzey Kore liderinin ne yapmaya çalıştığını gören Amerikalılar tabii ki var. Onlar pazarlığa hazırlar, müdahale yerine caydırıcılık ve çevreleme öneriyorlar. Şimdi olan bitenleri 1950’li ve 60’lı yıllarda Sovyetler Birliği ile Çin’in nükleer silah edinmesinden sonra yaşanan gelişmelerle karşılaştırıyorlar. Trump’ın yapabilecekleri konusundaysa karamsarlar. Benzeri karamsarlık Kuzey Kore’yi iyi tanıyan, takip eden, liderliğinin özelliklerini bilenlerde de var.
***
Bölgesel sorunlara da her gün yenisi değilse bile yeni bir boyut ekleniyor. Kuzey Irak referandumu bunun en son örneklerinden biri. Aniden ortaya çıkmadı ama böylesi bir hamle şu anki koşullar altında anlaşılan çok da beklenmiyordu. Ancak IKBY referandumun zaten tahmin edilen sonucunu siyasi bir karara dönüştürmeğe kalkarsa sadece Irak değil muhtemelen bütün bölge karışacak. Dengeler, ittifaklar, ticari ortaklıklar büyük bir olasılıkla altüst olacak.
Dünyanın geri kalanı da hiç parlak durumda sayılmaz. Almanya’da yabancı düşmanı bir partinin seçmenin böylesine teveccühünü kazanmış olması rahatsız edici. IŞİD tehdidi, mülteci sorunu AB’nin en güçlü ülkesinde ciddi bir siyasi kırılma yarattı. Merkez sağ, hatta bir ölçüde sol kaybettiği zemini geri kazanmak için Almanya için Alternatif Partisi’ne oy veren kesimin ırkçılığa ve ayrımcılığa varan hassasiyetlerine daha fazla dikkat edecektir.
Dünyanın hemen her yerinde de popülizm prim yapıyor. ABD deseniz için için kaynıyor ve her gün yeni bir şokla sarsılıyor. Japonya’da da 22 Ekim’deki seçimlerden aşırı sağın (Umut Partisi) güçleneceğinden endişe ediliyor. Katalonya referandumu İspanya’nın ve bir ölçüde de AB’nin dengelerini sarsmaya aday. Brexit başlı başına bir sorun, Birleşik Krallık’ın da, AB’nin de, dolaylı olarak bizim de siyasi sürprizlere hazırlıklı olmamızı gerekli kılıyor.
Buzdolabındaki sorunlar, tarihi husumetler, Libya’nın geleceği, Yemen’deki insani ve siyasi trajedi, Körfez bölgesindeki krizler, kendi içimizde ve muhtelif ülkelerle yaşadığımız sorunlar, bölgedeki mezhep eksenli çatışmalar, terör örgütleri, terör örgütlerine verilen müttefik destekleri ve daha niceleri dünyaya baktığımızda karamsar olmamıza, geleceğe inancımızı kaybetmemize yol açıyor.
Ama dünyada iyi şeyler de oluyor. Mesela Suriye krizinin çözümü, yaşanan insanlık trajedisinin bitimi için umut doğdu. Astana süreci beklentilerin ötesinde başarı elde etti. Aşama aşama ateşkes sağlandı. Üç ülke, yani İran, Rusya ve Türkiye, ateşkesin konsolidasyonu için ortak bir plan üstünde anlaştı. Türkiye sürpriz bir hamleyle Suriye’nin geleceği üstünde yeniden söz sahibi oldu, PKK’nın ve muhtemelen başkalarının da hesaplarını alt üst etti.
Suriye’deki gelişmeler, en son da Irak’taki referandum süreci birbirine oldum olası mesafeli duran, birbirinin canını acıtmaktan, stratejik çıkarlarına zarar vermekten çekinmeyen İran ve Türkiye’yi yakınlaştırdı. İki ülke arasında referansını mezhep farklılıklarından alan bir kriz çıkması beklenirken Ankara ve Tahran tüm beklentileri boşa çıkaran açılımlar yaptı. Askerleri yetkililer hiç alışılmadık ziyaretler gerçekleştirmeye başladı.
***
Unutmayalım ki bölgenin iki güçlü ülkesinin her ne sebeple olursa olsun yakınlaşması önemli ve değerli. Umarız bu yakınlaşma konjonktürel olmaz, kalıcı sonuçlar doğurur. Ankara ve Şam her konuda anlaşamasa bile anlaşabildiği konularda işbirliği imkanlarını tıkamayacak bir üslup ve siyaset benimser. Daha da önemlisi bu yakınlaşma iki ülkenin de başka ülkelerle olan ilişkileri aleyhine gelişmelere yol açmaz.
Bu temenniden sonra asıl sevindirici gelişmenin Filistin’de yaşandığını belirtmek gerek. Yıllardır ayrı yaşayan iki yaka birbiriyle konuşmaya başladı, Gazze ile Batı Şeria’nın siyasi anlamda birleşmesi için çabalar yoğunlaştı. Pazartesi günü Filistin Başbakanı Hamdallah Gazze’ye gitti. Dünya siyaset sahnesine tek bir Filistin’in çıkmasına görünen o ki az kaldı. Bizim gibi BM’nin müktesebatı temelinde çözüm isteyenlerin de eli güçlendi…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
11.05.2025
12.02.2025
29.01.2025
8.01.2025
25.12.2024
15.12.2024
27.11.2024
6.11.2024
20.10.2024