Mustafa Karaalioğlu
Bugünü ve geleceği planlayarak yapılan iyi yönetimin sayısız faydaları vardır. Faydadan öte, bilhassa kriz zamanlarında ülkelerin standartlarını; refah ve güvenliğini koruması için zarurettir. İnsanları az ile yetinmeye mahkum etmek yerine kriz şartlarında da refahın ve hayat kalitesinin korunmasını garanti eden sadece iyi yönetimdir. İyi olmakla olmamak arasındaki farkı da bunu başaran ve başaramayan ülkelerin gündelik hayatları ve refah standartlarıyla ölçüyoruz.
Türkiye, Kovid salgınına futbol tabiriyle ters ayakta yakalandı. Ekonomimiz zaten krizdeydi ve yetmezmiş gibi salgın sürecinde krizi derinleştirecek ne varsa yaptık. Daha başta, Merkez Bankası rezervlerinin 128 milyar Dolar’ının büyük bir kısmı kuru dengelemek adına tüketilmişti ve bu yanlış politika salgında da sürdürüldü. Kaynaklarımızın neredeyse tamamına yakınının harcanmasına rağmen Türk Lirasının iki, bazı dönemlerde üç kat değer kaybetmesi önlenemedi. Ağır bir işsizlik ve yüksek enflasyon kaçınılmaz oldu. Bugün de yüksek kur, yüksek işsizlik, yüksek faiz, yüksek CDS -dış borç primi- ve hepsinin kaçınılmaz sonucu olarak yüksek enflasyona mahkum durumdayız. İyi yönetilmeyen ekonomi küresel bir problemde ülkeyi savunmasız bıraktı. Etkilerinden arınmak uzun zaman alacaktır.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle ortaya çıkan bölgesel ve küresel ekonomik dalgalanma da kaçınılmaz olarak bizi etkileyecektir. Yaptırımlara katılan ülkeleri etkilemesi normal ama bizim gibi katılmayan bir ülkenin etkilenmesi de öncelikle, ekonomide uzun süredir devam eden problemin sonucudur. Türkiye’nin, tıpkı ikinci dünya harbinde İsmet Paşa’nın yaptığı gibi ortada bir yeri tercih etmesi, bu şartlarda en iyi yol olmaktan önce kaçınılmaz istikamettir. Zira başka bir politikaya hazırlıklı değildik.
Sadece ekonomik açıdan değil siyasi ve diplomatik olarak da hazırlıksızız. ABD ve Avrupa’yla hasarlı ilişkilerin ve Rusya’yla da orantısız dostluğun kaçınılmaz sonucu, ortada bir yerde fırtınanın dinmesini beklemektir. Ne tam olarak Batı’nın istekli bir üyesi olabiliriz ne de Rusya’yla köprüleri atabiliriz. Tablo böyle olduğu için kriz içinde yeni riskler almak yerine teenni ve “bekle gör” en iyi yoldur.
Yine ters ayakta yakalandık… Basit hesapla, şimdi gelmeleri umudu iyice azalan Rus ve Ukraynalı turistlerin yerine Avrupa’dan ikame misafir yoluna bakacağız ve onlardan tahsil edilecek dövizle kur korumalı mevduatın yüksek bir rakamda da olsa dengelediği kurun daha yukarı sıçramamasını sağlayacağız. Bu arada, dünya Rusya’yla ticareti bitirdiği için arka kapı ekonomisiyle pazar yaratabilirsek belki biraz avantaj elde edeceğiz. Bunların olması için de savaşın daha derinleşmemesini bekleyeceğiz. Çünkü işgal derinleşir ve sivil ölümler artarsa tavır değiştirip mecburen Batı’ya doğru yöneleceğiz. Şunu da unutmayalım, tarafsızlık kulağa güzel gelse de kolay ve zararsız bir yol değildir. Yönetilmesi gerekir. Muhataplar nezdinde güven kaybetmemek önemlidir. Ve her aşamada ince ayar yapabilme kabiliyeti ister.
Başa dönelim… İyi yönetim bir ülkenin ürettiğinden ve potansiyelinden daha fazlasını kazanmasını sağlar. Ekonomik kapasite olarak siyasi ve diplomatik ilişki kurma mahareti ister. Her iyi ilişki ülkenin kazancı üzerinde çarpan etkisi yaratır. Barış zamanında iyi ilişki dış ticaret hacminin ve yabancı sermaye temininin anahtarıdır. Refahı artırmanın da kuru düşürmenin de başka bir yöntemi yoktur. Aksi takdirde havlu atarsınız ve insanları “Bütün dünyada kriz var ne yapalım” propagandasıyla avutmaya çalışırsınız. Oysa dünyanın Rusya’ya kendi ticaretinden feragat edebilecek şiddette yaptırım uygulayabilmesi tablonun böyle olmadığını gösteriyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025