Leman Sam’ın, kurban kesmekle IŞİD’in kafa kesmesi arasında paralellik kuran sözleri, sel sularına kapılan birisine tutunacak bir dal nasıl görünürse öyle görünmüş olmalı Bülent Arınç’a...

Fırsat bu fırsat deyip, hemen bu sözlere tutunmuş, kadının ne “zavallılığını” bırakmış ne “iffetsizliğini” ne de “hayasızlığını…”

Böylece, ne kadar dindar olduğunu göstermiş.

Nasıl da cevval bir şekilde dini koruduğunu ortaya koymuş.

Lafını, sözünü hiç sakınmadığını bir kere daha kanıtlamış...

Tamam da, biz bu cevvalliği, bu açık sözlülüğü, bu gözü pekliği neden başka konularda göremiyoruz?

Neden AK Partililer söz konusu olan sadece “alkol” olduğunda, “iffetten, namustan” bahsedildiğinde, birisi “dinimize hakaret ediliyor” diye çığırtkanlık yaptığında ayağa kalkıyorlar?

Bu dinde “öldürmeyeceksin”, “kul hakkı yemeyeceksin”, “yalan söylemeyeceksin” diyen başka hükümler de yok mu? Neden iş oralara gelince çıtları çıkmıyor?
Neden biz bu dini hassasiyetleri, Uludere’de bombalanan Kürtler için, Soma’da yerin altına gömülen işçiler için göremiyoruz?

Neden Bülent Arınç Leman Sam’a bu kadar kızıyor da cuma namazına gidip, “hakara makara” diyerek, ikiyüzlü bir şekilde dinle dalga geçen eski bakan arkadaşına çıtını çıkarmıyor?

Arınç’ın, kendisinin de dediği gibi, ciddi bir özgül ağırlığı olduğu çok açık. Nitekim onun sözlerinin ardından Leman Sam’a yönelik müthiş bir linç kampanyası başladı.

Peki ama biz neden bu özgül ağırlığı başka hiçbir konuda göremiyoruz? Mesela, neden Bülent Arınç, Meclis koridorlarında kaybedilmeye çalışılan yolsuzluklarla ilgili fezlekeleri, şöyle bir omuz verip Yüce Divan’a göndertmiyor? Leman Sam’a yaptığı gibi, şöyle bir nara atarak, “yolsuzluk soruşturmalarını kapatmaya kalkmayın” diye meydan okumuyor?

Nasıl oluyor da bu kadar dindar olan Bülent Arınç ve arkadaşları, tam da Kurban Bayramı öncesinde, dünyanın dört bir tarafında aç, susuz ve çaresiz insanlara uzanacak yardım elini gözlerini kırpmadan kırıyor; Kimse Yok Mu derneğinin yardım toplama yetkisini iptal ediyor?

Korunmasız bir kadını kitlelere hedef göstererek dini koruduğunuzu sanıyorsanız, çok yanılıyorsunuz. Hiçbir dine, o dinin inananları kadar kimse zarar veremez. Leman Sam’ın sözleri üç gün sonra unutulacak ama sizin hükümetinizin “biz dindarız, muhafazakârız” diyerek giriştiği işler, çok uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek...