Ali BAYRAMOĞLU
CHP milletvekili Birgül Ayman Güler'in 'Türk ulusu Kürt milliyetiyle eşit değildir' sözleri büyük tepki çekti.
Her ne kadar İzmir milletvekili, 'kavram olarak ulus içinde pek çok milliyet barındırır, bu nedenle eşit olamazlar, sözlerim çarpıtıldı' dese de, tepkiler bu açıklamanın gerisinde yatan zihniyete verilen ve yerinde tepkiler oldular.
MHP bile Birgül Ayman Güler'in açıklamalarına mesafeli durmayı yeğledi, BDP açıklamada Kürt düşmanlığı sezdi, AK Parti ise açıklamayı ırkçı buldu.
Bu tür bir vurgunun, bu türlü toplu bir tepkiyle karşılaşması, ülkenin siyasi olgunlukta geldiği noktaya işaret etmektedir. Ve CHP'nin Aydınlanma döneminden kalma kaba formüllere dayanan bakışının toplumun ve çağın ne denli gerisinde kaldığını göstermektedir.
'CHP'nin anlayışı' kelimesinin altını çizmek gerekir.
İzmir milletvekilinin kullandığı dil, neresinden tutarsanız tutun, hangi açıdan bakarsanız bakın 'devletçi ve elitist'tir; cumhuriyetin kurucu idelojik dilinin türevidir.
Ulus anlayışının, kültürel, etnik, dinsel her tür köken ve bağın terki fikrine dayalı en kaba versiyonundan, vatandaşlığın, hak ve hukunun, steril siyasi aidiyete indirgendiği bir dilden sözediyoruz.
Bu dile göre Türk ulusu ve Kürt milliyeti arasında sadece bir hiyerarşi yoktur, aynı zamanda 'ulus, o milliyetin, değişik milliyetlerin, etnisitelerin, inançların imhası için vardır.'
Otoriter ulus-devlet fikrine dayalı politikalar, bu sonucu eğitimle, kamusal alan tanımıyla, vatandaşlığa ilişkin hak ve yasak manzumesiyle, cezai tedbirlerle üretmişlerdir ve üretirler.
Bir yönüyle Kemalizm, cumhuriyet ideolojisini kurucu söylemi tam olarak işte budur.
Birgül Ayman Güler yanlış anlaşıldığı için tepki görmedi.
Tersine doğru anlaşıldığı, 'zihniyet perdesini araladığı' için bu denli sert eleştirildi.
Kürt sorunu, bu sorunun ürettiği bir Kürt ayaklanması son 30 yıldır ülkeyi kasıp kavuruyor.
Bilmeyen, görmeyen kalmadı: Bu sorunu üreten temel olarak kimlik reddi üzerine dayalı kaba ve dayatmacı vatandaşlık politikaları oldu…
Milletvekilinin medet umduğu, 1926'da Mülkiye Müfettişi Hamdi Bey'in şu sözleriyle işaret ettiği şu politikalar:
'Dersim, Cumhuriyet hükümeti için bir çıbandır. Okul açmak, yol yapmak, refah sebeplerini sağlayacak fabrikalar kurmak, kendilerini meşgul etmeye yarayan çeşitli sanayi işleri sağlamak, özet olarak yurt sahibi yapmak veya uygarlaştırmak suretiyle ıslaha çalışmak hayalden başka bir şey değildir...'
Milletvekilinin medet umduğu, Samet Ağaoğlu'nun, Demokrat Parti'nin Doğuş ve Yükseliş Sebepleri adlı kitabında hatırlattığı şu yaklaşımlar:
'Mareşal Fevzi Çakmak'a göre Doğu illerinde okul açılması bu iller halkını uyandıracak, Kürtlük gibi bir takım bölücü akımlara yol verecekti. Cehaletin, geriliğin Türk milliyetçiliğini başka milliyetçi akımlara karşı koruyabilecek bir silâh olabileceği gibi zararlı zanlara kapılmıştı Fevzi Paşa...'
Daha düne kadar benzer gerekçelerle bu tür kararların önüne dikilmiyor muydu, devlet, Genelkurmay…
Ve bugün…
İlk kez Kürt meselesinde yol alınabileceğine dair olumlu bir atmosfer oluşmuş durumda. Başbakan dahi 'barış süreci'nden söz ediyor. Ve CHP milletvekili özü itibariyle bu barış sürecinin kendisine, ulaşacağı hedefe itiraz ediyor, üstelik Türk ulusu, Kürt milliyeti gibi kelimeleri kullanarak…
Vahim…
CHP'nin durumu da vahim…
Bu milletvekili Cumhuriyet mitinglerinde yüksek sesle 'asker okşayan' militan açıklamalar yapan öğretim üyesi değil miydi?
Süheyl Batum, dönemin YARSAV Başkanı keza…
Bu isimler ulusal kanadı, hatta Ergenekon ruhunu temsilen milletvekili yapılmadılar mı, CHP yönetimi tarafından…
Ne söz kalıyor?
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
2.08.2025
6.07.2025
4.07.2025
28.06.2025
26.06.2025
21.06.2025
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025