Kemal ÖZTÜRK
Bazı okuyucularıma söz vermiştim. Gündem dışı yazılar yazacaktım onlar için. En azından haftada bir defa. Geçen hafta yazdığım Karia yolu yazısından sonra bu kararı almıştık.
Planım her Cuma siyaset ve gündem dışı yazı yazmaktı. Lakin gelin görün ki, öylesine güçlü gündemler yaşıyoruz ki, bunu yazmamak, gazetecilikten gelme köşe yazarının genetiğine aykırı.
Şimdi ana muhalefet partisi genel başkanı Ankara’dan İstanbul’a politik bir yürüyüş başlatmışsa, bunu da Gandi’nin meşhur ‘tuz yürüyüşü’ ile özdeşleştirmişse, bunu yazmamak olmaz.
Fakat yine de ara bir formül buldum. Bir yürüyüşçü olarak Kılıçdaroğlu’nun eylemini teknik olarak analiz edeceğim. O zaman hem gündem dışı yazmamı isteyen okurlarımın, hem de gündemi yakından takip eden okurlarımın taleplerini karşılamış olacağım.
Ne kadar duyarlı bir yazarım değil mi?!
KILIÇDAROĞLU PARKURU BİTİREBİLİR Mİ?
Yürüyüş güzergahı yaklaşık 500 km. Kılıçdaroğlu’nun her gün 18 km yürüyeceği ve 28 günde bu yolu bitireceği söyleniyor. Kağıt üstünde hesap doğru. Ama iş öyle kolay değil.
Yaşı kaç olursa olsun, sağlıklı fiziki yapısı, antrenmanlı ve düzenli yürüyüş yapan bir kişi ancak bu parkuru bitirebilir. Kılıçdaroğlu 69 yaşında ve antrenmansız.
Kaldı ki, 10 yıldır düzenli yürüyen, Kemal Beyin yarı yaşında olan ben bile (evet biraz yaşımı küçük gösterdim) bu parkuru gözüme kestiremedim.
Asfalt yolda yürümek, toprak yolda yürümekten iki kat daha zordur. Sert zeminden dolayı kaslar daha hızlı sertleşir ve laktik asitle dolar. Bir süre sonra kaslara kramp girer ya da lifler atar. Buna hazırlıklı olmak lazım.
Hava sıcaklığı yürüyüş için en önemli engellerden biri. Hava karardıktan sonra yürümeyi yasakladı valilik. O nedenle gün doğarken yürümeye başlayıp, gün batarken bitirmesi gerekecek. Bu, günlük yaklaşık 10-11 saat demek. Dinlenerek ve beslenerek 18-20 km ancak bitirebilir.
Ankara-İstanbul yolu düz sayılır. Bolu tünelinden geçmesine izin verilmezse, dağı aşması gerekecek. Ancak valilik de zorluk çıkaracak değil herhalde.
Sakarya, Düzce, İzmit yeşillik ve düz. Ama nem çok. İzmit sonrası kötü. Otobandan ya da E-5’ten yürümesi halinde aşırı egzoz ve toza maruz kalacak. Bu, sağlığı açısından tehlikeli bir şey.
TEKNİK MALZEME SORUNU
Yürüyüşte en önemli şey fiziksel dayanıklılıktır. Sonra da teknik malzeme gelir. Kılıçdaroğlu beyaz gömlek, kumaş pantolon ve spor ayakkabı ile yürümeye başlamış. Yanlış.
Yarından sonra ayakkabıdan dolayı ayakları su toplayacak ve yürümesine engel olacak. Şapka takmadığı için güneş çarpmasına maruz kalabilir. Cildini korumazsa kısmi yanıklar, su toplamaları ve soyulmalar oluşabilir. Ayrıca çok su kaybeder.
Gömlek ve iç çamaşırları termal özellikte olmadığı için teri emecek ve kurumadan ıslak kalacak. Sık sık değiştirmezse hasta olabilir. Bu arada Kemal Beyin koruması daha doğru giyinmiş.
Gandi gibi eline bir asa almasını öneririm. Dağlık arazilerde iki tane yürüme sopası/batonu taşıyoruz. Ancak asfaltta bir tane yeterli. Hem düşme, ayak katlanması gibi anlarda dayanak olur, hem de güç alır bu asalardan. Ayrıca Gandi’ye daha çok benzer.
AKŞAM OLUNCA EVE GİTMELİ
Elindeki pankartı uzun süre öyle dik taşıyamaz. Bir süre sonra o küçük pankart sanki demir yığını gibi gelecektir kollarına. Bence omuzlara takılan, kolları meşgul etmeyen bir pankart geliştirmeliler. Ya da medya gidince pankartı korumalar taşısın.
Yürürken oruç tutması imkansızdır. Su, tuz ve şeker kaybından hastanelik olabilir. O yüzden sürekli su içmesi ve beslenmesi lazım. Hele bu yaşta daha çok dikkat gerek.
Akşam olunca çadırda kalacağım demiş. Bir iki gün çadır iyi ama sonrası çileye döner. En iyisi akşamları bir aracın Kılıçdaroğlu’nu evine götürmesi, sabah kaldığı noktaya geri getirmesidir. Hemen bakım yapılması ve iyi dinlenmesi gerekecek. Bir de partinin işleri, siyasetin gündemi yok mu? Onlarla da akşamları ilgilenmiş olur.
Fakat en kısa zamanda yürüyüşe uygun teknik malzeme edinmeli. Beslenme, su ihtiyacı dinlenme için bir program yapmalı. Aksi takdirde hastanelik olur ve yürüyüş bitmiş olur. Yani aramızda kalsın, bu da bir taktiktir tabi.
YÜRÜYÜŞÜN SONU NASIL OLUR?
Şu anda Gandi benzetmeleri, medyanın ilgisi, teşkilatların heyecanıyla yürüyüş zevkli bile olabilir. Bir süre sonra dünya medyasının da ilgisini çeker. Bu tahminim bir hafta sürer. Yani 130 km. Gerede’ye az kalmış olur. Ardından ilgi düşer. O zaman her gün bir çileye döner.
Bir süre sonra fiziksel rahatsızlıklar başlayacak. İradesi güçlü bile olsa, kasların, kemiklerin teknik olarak bir taşıma kapasitesi var. Benim tahminim bir hafta, on gün sonra bir şekilde bu yürüyüş sona erecektir. Ya da ara verilebilir. Ben Likya yolunu 9 senede yürüdüm. 550 km. Yani her yıl bir bölüm. Kılıçdaroğlu da aynı şeyi yapabilir. Neden olmasın?
YÜRÜYÜŞÜ ENGELLEMEK HATA OLUR
Yürüyüş esnasında kesinlikle bir ambulans ve bir dinlenme/beslenme aracı eşlik etmeli. Bizim gibi dağlarda derelerden su içip, ot yiyecek hali yok koca muhalefet liderinin.
Olayı siyasi gerilim yapmaya da gerek yok. Şiddet içermediği sürece insanların yürümesinden zarar gelmez. Hatta sağlıklı bir şeydir.Hükümetin bu yürüyüşü engellemesi çok yanlış olur. CHP ise şimdiden hareketlenmiş illegal örgütlerin provokasyonlarına karşı dikkatli olmalı.
Bu arada muhalefet bu yürüyüşle şunu da ilan etmiş oldu: ‘Sandıkta, mecliste ve siyasette yapacak bir şeyim yok, o nedenle artık eylem yaparak siyaseti etkilemeye çalışıyorum’.
Bu bir siyasi parti için kötü bir imajdır aslında. Ancak örgütler ve sivil toplum kuruluşları böyle eylem yapar. Bunu da unutmayalım.
Yine de yürümek güzeldir. Asfalt ve egzoz dumanı olmayaydı iyiydi.
Bence yazı güzel oldu. Herke de mutlu olmuştur. Değil mi?!
Yazarlar
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları




















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.05.2024
20.04.2024
20.04.2024
12.04.2024
25.01.2024
9.05.2022
7.04.2021
26.03.2021
19.03.2021
11.03.2021