Aydın ENGİN
Önce hepinizin okuduğunu, çoğunuzun "Olamaz. Acaba doğru mu okudum" diye dönüp bir kez, sonra bir kez daha okuduğu cümleleri burada yineleyelim. Yineleyelim ki gelecek günlerde olacak "neler neler" sırasında belleğimizde çakılı kalsın:
"…Yine dua et ki gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler. İkizdere yetmedi, Çayeli'ne gittin. Orada da gerekeni yaptılar. Daha neler olacak neler... Bunlar daha iyi günler."
Malum, "gelin hanım" Meral Akşener…
Rize'de ne olmuştu?
Meral Akşener, yani Meclis'te grubu bulunan bir siyasi partinin başkanı, Rize‘nin İkizdere ilçesinde, doğanın taşocağı ile tahrip edilmesine karşı direnişe geçen halkla konuşmak üzere İkizdere'ye gitti. Orada AKP'nin devşirdiği bir grup tarafından zorbaca (Evet: zorbaca) engellenmek istendi. Akşener ardından Çayeli'ni gitti. Orada da bir başka zorba grubu tarafından esnafla teması yine zorbaca önlendi.
Bu ülkenin Cumhurbaşkanı da dün bu zorba eylemlerden hem bilgisi olduğunu açık etti, hem de o eylemleri muhalefet partilerinden birinin başkanına karşı kullanılmasına övgüler düzdü.
(Yazının burasında izninizle övünmek istiyorum.
İkizdere ve Çayeli'ndeki zorba eylemlerin daha dumanı tüterken 21 Mayıs'ta bir Tırmık yayınladım. Başlığı "Rize hazırlanan filmin fragmanıdır" idi. Çok geçmedi. Beş gün sonra, yani dün AKP Meclis grubunda, yani TBMM çatısı altında bu ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan zat, hazırlanan filmin rejisör ve senaristinin bizzat kendisi olduğunu hiç saklamaya gerek duymaksızın ilan etti.
Övünmem, o yazıda isabetli bir öngörüde bulunduğumla ilgili. Bir de içimde kalmasın, o Tırmık'a Twitter üstünden sataşan, "Aydın Engin efendi karamsarlık saçıyorsun. Hesabın halkımızı sindirmek midir" diye soran okura da "Gördün mü okur efendi. Karamsarlık mı saçıyormuşum, olacaklara karşı hazırlanma gereğinin altını mı çiziyormuşum" demek istedim).
* * *
Dün ve bugün gazeteler, haber siteleri, sosyal medyanın bütün kanalları Tayyip Erdoğan'ın bu sözleri üstüne yazılan, söylenenler dolup taştı ve taşacak.
Gerçekten de bu sözler "tarafsızlık yemini" ile Cumhurbaşkanlığı koltuğuna "çökmüş" zatın yeminine sadık kalmadığının kanıtı. Ama Erdoğan'ın pervasızca dillendirdiği sözlerden yakınmak ve sadece yakınmak, Erdoğan'a lâf yetiştirmek marifet değil.
Cumhurbaşkanı iktidarda kalmanın yolunu yöntemini Soylu'ların, Ağar'ların, Bahçeli'lerin, Çakıcı'ların desteği ile ve onların yöntemleri ile sağlama tercihini açıkça ilan etti:
"Daha neler olacak neler... Bunlar daha iyi günler"…
* * *
Şimdi bu ülkenin hukuk devletini, sahici bir parlamenter sistemi, özgürlükleri, çağdaş demokrasiyi benimsemiş ve bunları savunmaya kararlı yurttaşlarına düşen, olası bir seçime kadar ve seçim sırasında neler olacağını enine boyuna düşünüp saptamak ve buna karşı ne yapılabileceğini bulup hayata geçirmektir.
Evet öncelikli yurttaşlık ödevimiz budur ve bundan ibarettir.
Olacakları tahmin etmek çok zor değil. İpuçları ortada.
Öncelikle Kürt siyasal hareketinin tümüyle silinmesi için adımlar atılacak. Atılan adımlar daha da şiddetlendirilecek ve daha da etkili kılınacak. Yani Kürt siyasal hareketinin taşıyıcısı olan deneyim kazanmış kadroların tasfiyesi sağlanacak. Bunun anlamı Kobane davasında gözlendiği gibi hepsini hapse yollamaktır.
Ardından seçim sırasında Kürt seçmenlerin ancak "Güvenlik gerekçesi" ile birleştirilmiş sandıklarda oy kullanması sağlanacak ve resmen "gizli oy, açık sayım" ilkesi geçerli olacak ama fiilen "açık oy, gizli sayım" uygulanacak.
Seçim sistemi ve Siyasal Partiler Yasası'nda AKP ve MHP'ye seçim zaferleri sağlayacak, ince hesaplarla üretilmiş değişiklikler yapılacak.
Pazarlık sonucu 4'ü iktidarca 3'ü muhalefetçe saptanacak Hakimler Savcılar Kurulu'dan "4'e 3'lük" bir oylama sonucu ile savcılar, yargıçlar, seçim sandıklarından sorumlu il, ilçe seçim kurulu başkanları falan ince ince saptanacak. Hangi oylar geçerli, hangi oylar geçersiz kararı bu "seçilmiş" zatlarca verilecek.
Seçim propagandası sırasında toplantıların, mitinglerin yapılıp yapılamayacağı Süleyman Soylu'nun valileri, kaymakamları tarafından kararlaştırılacak. Toplantıların, mitinglerin güvenliği de yine Süleyman Soylu'nun polisleri, özel harekâtçıları, jandarmaları, bekçileri tarafından sağlanacak.
Seçimlerde son kararı verecek olan Yüksek Seçim Kurulu'nun üyeleri…
* * *
Aaa, yeter be!..
Tahmin yürüteyim derken akıl veriyormuşum gibi bir suçluluk duygusuna kapıldım.
Gerçi AKP – MHP elebaşıların bu tür akıllara ihtiyaçları yok, onlar benden (bizden) çok daha akıllı ve deneyimli ama yine de yeter…
Şu noktada mutabık kalmalıyız: En ince hesapları, en ahlâksız yöntemleri, iktidarda kalmak uğruna atılacak her türlü hukuksuz, haksız, adaletsiz adımları durdurmanın yolu sürekli yakınmaktan, tweet'lere, Facebook, Instagram mesajlarına, demeçlere, basın toplantılarına ağırlık vermekten geçmiyor.
Demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü şiddete başvurmadan savunacak kitlesel bir hareket oluşturulmadıkça her şey nafile…
İyi de ülkenin demokrasiyi, hukuku savunan bütün çoban ateşleri el ele verip omuz omuza gelmedikçe böyle bir kitlesel hareket yaratılamaz.
Ülkenin dört köşesinde, dağında, bayırında, ovasında, dere boyunda, bozkırında, deniz kıyılarında yakılmış çoban ateşlerini hak, adalet ve demokrasi için birleştirecek yolu yöntemi bulmak ve ete kemiğe büründürmek sanırım öncelikli ödevimiz…
Bu ödev bir yurttaşlık sınavı…
Biliyoruz değil mi: Sınavda ya çakılır, ya geçilir…
Yazarlar
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021