Markar ESAYAN
Hrant Dink'in cinayete kurban gitmesinin yedinci yıldönümünde, bu acısı içimizde hiç dinmeyen karanlık suikast hükümet-yargı krizi ile bir kez daha gündeme geldi. Hrant Dink'in bir Ermeni gazeteciden daha fazlasını ima ettiğini önceki yazımda ifade etmiştim. İlk günden beri, Dink cinayetinin demokratikleşen Türkiye'nin önünde kritik bir kilometre taşı olarak dikileceğini, bu cinayetin devletin demokratikleşmesinin turnusol kâğıdı veya barometresi olacağını yazmıştım.
Türkiye'nin 2007'de içinden geçtiği özel konjonktür ve Hrant Dink'in Ermeni kimliği ile birlikte, bu cinayetin derin devletin tüm yapılarını ve neo-İttihatçı zihniyetini en tepeden gören bir cinayet olduğunu biliyoruz. Dink'in benim için özel bir insan olmasından değil bu tesbitler. Böyle bir hiyerarşi kurmak ahlaksızca olurdu. Aynı tesbitleri, Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, Necip Hablemitoğlu, Muhsin Yazıcıoğlu ve diğer tüm cinayetler için mutlaka ve rahatlıkla yapabiliriz.
Nerede aydınlatılmamış bir siyasi cinayet varsa, orada derin devlet vardır. Kimlikleri çeşitli, alakasız, şaşırtıcı gelebilir. Bu cinayetler o dönemin konjonktürü içinde mutlaka anlamlı bir yere, siyasi bir karşılığa ve mühendisliğe oturur.
Şöyle bir denklem kurmuştum kafamda. Türkiye demokratikleşecekse, bu cinayeti görmezden gelemez. Dink cinayetinin aydınlatılmaması, derin devletin korunması, varlığını sürdürmesi demektir. Türkiye demokratikleşme adımları attıkça veya bu türden eski-yeni devlet krizlerinde ve her defasında, Hrant Dink ve diğer tüm kurbanlar karşımıza dikilecekti.
Dönelim Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun 10 Ekim 2008 tarihinde tamamlayıp, 02 Ekim 2008 tarihinde Başbakanlığa sunduğu rapora. Nedim Şener'in Star'dan Fadime Özkan'a verdiği mülakatta, Başbakanlık Başmüfettişleri Mehmet Akın, Ayşegül Genç ve müfettiş Yasemin Tuğçe İnanç'ın bu rapor nedeniyle tehdit edildiğini iddia ettiğini de hatırlatalım. Şener'e göre Erdoğan'a yönelik husumetin bu raporu onaylamasıyla başladığı da ilginç bir diğer iddia.
Müfettişler, sanıkların tümü dışında, 30'u kamu görevlisi toplam 46 şahsın daha görüşünü almış. Bunun dışında da şifahi ifadeler toplamış. Cinayet hakkında kurumlar içindeki tüm soruşturmalar incelenmiş ve bulduğu eksiklikler de tesbit edilmiş.
Hepinizin de bildiği üzere, bu tesbitlerin hiçbiri savcılar, hâkimler tarafından kale alınmadı. Dava ilk gün hangi çerçeve içinde kıskaca alındıysa, o şekilde bitti ve dava sonunda Türkiye tarihinde bir ilk olarak davanın hâkimi ile savcısı birbirine girdi. HSYK'lık olup, ceza aldılar. Ama bunun dışında hiçbir girişim gelmedi HSYK cihetinden.
BTK'nın aporunun tesbitleri şöyle;
'İstihbarat elemanı Erhan Tuncel'in 15.02.2006 ve 07.04.2006 tarihli raporlarında Yasin Hayal'in kamuoyunda ses getirecek bir eylem hazırlığı içinde olduğu, hedef olarak da Ermeni gazeteci Hrant Dink'i seçtiğinin belirtildiği, 15.02.2006 tarihli rapor hakkında İstihbarat Dairesi Başkanlığı ve İstanbul İstihbarat Müdürlüğü'ne bilgi verildiği halde, Trabzon İstihbaratı'nın 07.04.2006 tarihli rapor hakkında bilgilendirme ve ilave çalışma yapmadığı, 'şahsa yönelik çalışmanın devam ettiği' bilgisi ile kifayet edildiği,
Yasin Hayal'in Hrant Dink'e yönelik eylem planı olduğunun bir sene önce Erhan Tuncel tarafından Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne bildirildiği, öte yandan, Yasin Hayal'in böyle bir eylemi yapmak için silah arayışına girdiğinin ise Coşkun İğci tarafından cinayetten 6 ay önce Trabzon Jandarma Komutanlığı'na bildirildiği,
Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki bilgilerin Trabzon İl Jandarma Komutanlığı, Trabzon İl Jandarma Komutanlığı'na ulaşan istihbaratın da Trabzon Emniyeti ile paylaşılmadığı, iki kurumun da ellerindeki istihbarat hakkında Trabzon Valiliği'ne bilgi vermediği,
Kendilerine iletilen haber bilgi raporları ve Ermeni Cemaati ile Hrant Dink hakkındaki diğer bilgiler (tehdit ve hedef göstermeler ME) birlikte değerlendirilmeyerek, İstihbarat Daire Başkanlığı'nca İstanbul ve Trabzon gibi iki ili ilgilendiren konuda gerekli kontrol ve yönlendirilmelerin yapılmadığı gibi, Hrant Dink için Hedef Şahıslar Programı'na gerekli veri girişlerinin yapılmadığı,
Erhan Tuncel'in 17.11.2004 ve 23.11.2006 tarihleri arasında Yardımcı İstihbarat Elemanı (YİE) olarak istihdam edildiği, 13.07.2006 ve 22.02.2007 arasında şahsın önleme dinlemesi ve teknik takibe alındığı, tüm bu teknik takip ve dinleme kayıtlarının belli bir bölümünün adli makamların bilgisi dâhilinde imha edilmesi nedeniyle, bu konuda müfettişlerimizin bir değerlendirme yapamadığı,
Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü, Trabzon İl Alay Jandarma Komutanlığı, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ve İstihbarat Daire Başkanlığı'nın sorumluluklarının tesbiti ve olayın daha iyi anlaşılması açısından Erhan Tuncel ve Yasin Hayal'in cinayet öncesi ilişkileri ve katıldıkları eylemlerin analiz edilmesinde yarar görülmektedir.'
İşte, davanın ta başında BTK'nın yaptığı bu tesbitlerin hiçbirisinin üstüne gidilmediği gibi, Dink avukatlarının onca çabası ile kılı kırk yararak buldukları deliller de görmezden gelindi. En az bir sene öncesinden cinayetin işleneceğini bilen Trabzon Emniyeti ve Jandarması, cinayetten sonra da bilgileri karartıyordu. Koskoca mahkeme, savcı bunu, altı yıl boyunca görmedi. Trabzon'daki askerle kısıtlı davayı bile İstanbul ile birleştirmedi. Yargıtay da bu bölümü es geçti. İsyan bundan... Sadece raporun şu kadarlık kısmı dahi bu cinayeti aydınlatmaya yeterli. Nedim Şener'in dediği gibi, bu cinayet daha dördüncü gün tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmıştı ama, hepimize ustalıklı bir prodüksiyon izletildi.
Yarın kaldığı yerden devam edeceğim.
Yazarlar
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019