Mehmet TIRAŞ
EURO 24 Futbol Turnuvasında Milli Takımın yarı final kapısına dayanması toplum olarak milli duygularımızı kabartmakla kalmadı, ülkenin de dört bir yanında ve Avrupa’nın değişik kentlerinde coşku ile karşılandı.
Milli takımın çeyrek Final müsabakasında Avusturya maçında iki gol atarak takımın yarı final kapısını açan Merih Demiral’ın maç sonunda; bizim ülkede ırkçı bir parti ile özdeşleşmiş “Bozkurt işareti” yapması birden futbolu gölgede bırakan bir tartışma başlattı.
Futbolcunun yaptığı işaret UEFA’yı da harekete geçirdi.
UEFA,işareti “siyasi bir işaret olarak değerlendirip” futbolcuya 2 maç men cezası vermesi; tartışmaların dozunu artırmakla kalmadı “iktidara, küçük ortağına ve yabancı düşmanlığı yapma olanağı verdi.”
Deyim yerinde ise kör istedi bir göz Allah verdi iki göz misali…
Milli takımın Hollanda ile yaptığı yarı final maçını 2-1 kaybederek turnuvaya veda etmesinden sonra da, gündemi “Bozkurt işareti” belirledi.
2020 yılında Almanya ve Fransa Ülkücü ve Türkçü derneklerin ülkelerinde faaliyetlerine son vererek yasaklamaya başladı.
Fransa Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle Fransa’da Türklerin kurduğu bu tür dernekleri kapattı.
Cem Özdemir, bu derneklerin kapatılma gerekçelerini anlatırken; MHP iktidar ortağı olduktan sonra “Ülkücüler Erdoğan’ın Avrupa’ya uzanan kolu oldu” diyordu.
Bir yıl sonra ABD Temsilciler Meclisi’nde Dina Titus’un “Bozkurtlara İlişkin terör soruşturması” önergesine Temsilciler Meclisi destek verdi.
Fransa, Almanya ve ABD’de bu işareti kullanan ülkücü ve Türkçü dernekler ciddi sorun oldu.
UEFA’da bu işaretin siyasi bir işaret olduğunu…
Tüzüğünde de bu işaretler, siyasi yasaklı işaretler kapsamında yer alıyor ve bu işareti kullananlara ceza verileceği de yazılı.
Futbol otoriterleri:
“UEFA tüzükte ne yazıyorsa onu uyguladı ama Türkler UEFA bize karşı bu cezayı özel uyguladı iddiasında bulnuyorlar,bunu da anlamakta zorlanıyoruz” açıklamasını yaptılar.
EURO 24 futbol turnuvasında futbolun dışında başka gelişmeler de oldu.
Erdoğan millî takımın maçını izlemek için vergisinin nerelere harcandığını sorgulayan demokratik ülkelerin hayranla izlediği bir araç ve insan kalabalığı ile maça gitti.
Futbol federasyonu da beleşçi 618 kişiyi uçakla halkın vergileriyle maçları izlemeye götürdü,haberleri yapıldı ama kimse de bu haberlerin peşine düşmedi.
Asrın Reisi giderde gittiği yerde gövde gösterisi olmaz mı,hava atılmaz mı?
Partili Cumhurbaşkanı kaldığı otelden Türk Milli takımın maçını izlemeye giderken, Berlin sokaklarında korumalarından oluşan uzun araba konvoyunun 52 saniye sürdüğünü haber kanalları ekrana yansıttı…
Almanya da bu Şark Sultanlığını hayretle izledi.
Konvoyun videosu sosyal medyada viral oldu.
Halbuki Alman Başbakanı Milli maçları izlemeye dört araçla gidip-gelmekteydi.
Almanya’da vergi verenler vergilerinin peşindeydi.
Ayrıca da …
Almanya fert başına düşen 52 bin 824 dolar milli gelirle dünyanın en zengin üçüncü ülkesi.
Almanya’da makam araba sayısı ne kadar biliyormusunuz,11 bin…
…
Fert başına milli geliri 13 bin dolar olan bizde makam araç sayısı ise 125 bin.
Erdoğan’ın 52 saniye süren Berlin konvoyunun ve 5 kargo uçağı ile çıkartmasının hazineye maliyetinin ise, 2 Milyon Liraya mal olduğu haberleri yapıldı…
Yalanlanmadı.
Kıyameti koparan da olmadı.
Bir ülkenin “büyüklüğü ve itibarı;”hukuk toplumu olması ve uluslararası hukuk anlaşmalarına uyması ve uygulaması ile saygınlık kazanır.”
Halkın zenginliği, ülkenin insanlığa katkısı ile de pekişir.
Yoksa, Berlin sokaklarında 52 saniye süren konvoy ve UEFA’nın kararlarını ve uluslararası anlaşmaları yok hükmünde saymakla olmaz, olmuyor da.
EURO 24 turnuvasında milli takımın elde ettiği anlamlı başarı “bir siyasi işaretin” gölgesinde kaldı.
Millî takım Turnuvanın en iyi beş takımından biri olurken bunun bile farkına varamadık; yabancı düşmanlığına ve milliyetçi duygularımızla toplumsal övüncümüzü berhava ettik.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025