Nevzat CİNGİRT
Bilgiye ulaşmak artık parmaklarımızın ucunda. Akıllı telefonlarımızla birkaç saniyede, dünyanın öteki ucundaki bir bilginin sahibi olabiliyoruz.
Ama bazı yerler vardır ki, orayı görmek; sadece okumaktan ya da araştırmaktan çok daha fazlasını hissettirir insana. Göbeklitepe de onlardan biri.
Urfa’ya gelmeden önce Göbeklitepe, benim için bilgi dağarcığımda küçük bir tarih notundan ibaretti.
İslam Bey ile Urfa’ya gelmişken, dostumuz İsa Yazıcı’nın ısrarıyla bu kadim topraklara adım attığımda kelimenin tam anlamıyla büyülendim.
Hafta içi olmasına rağmen kazı alanı oldukça canlıydı; yüzlerce ziyaretçi orada dolaşıyordu. Görevliler, hafta sonları adım atmanın bile güç olduğunu söylüyordu.
Kazı alanı, Harran Ovası’na bakan hâkim bir tepede yer alıyor. Zirveye ulaştığınızda uçsuz bucaksız ova ayaklarınızın altına seriliyor ve ister istemez şu soru beliriyor insanın zihninde:
**
Bundan 10–12 bin yıl önce Göbeklitepe’yi yurt edinenler, ayaklarının altındaki ovaya baktıklarında ne düşünüyorlardı acaba?
Gökyüzüne uzanan taşların arasında yürürken, insanlık tarihinin en eski izleriyle yüz yüze geldiğimi hissettim.
Bir anda tarihin derinliklerine uzanan bir yolculuk, gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçti.
Sanki zaman durmuştu; öylesine büyüleyici bir atmosfer…
Harran Ovası’nı kendilerine yurt edinen Göbeklitepelilerin oymaya başladıkları taşların üzerinde ne yazıyordu?
Belki bir dua, belki bir korku, belki de bir umut…
Çünkü Göbeklitepe yalnızca taşlarla inşa edilmiş bir yapı değil; insanlığın kim olduğunu sorguladığı ilk aynalardan biri aynı zamanda.
İnsanın düşünmeye, inanmaya ve anlam aramaya başladığı bir dönüm noktası…
**
Biz modern insanlar, teknolojinin ışıkları altında yaşamaya alıştık.
Betonlarla örülü şehirlerde zamanı hızla tüketiyor; geçmişi çoğu zaman sadece müze vitrinlerinde arıyoruz.
Oysa geçmiş, geride kalmış bir zaman dilimi değil; bugünümüzü yoğuran, kimliğimizi şekillendiren bir miras.
Göbeklitepe’de bu miraslardan biri.
Her taş, her kabartma bir dile dönüşüyor sanki:
“Biz buradaydık. Düşünüyorduk, inanıyorduk, bir arada yaşamaya çalışıyorduk.”
**
Teknolojiyle kuşanmışız ama bugün bizler de olan biteni anlamaya çalışıyoruz:
“Ben kimim?”, “Nereden geldim?”, “Nereye gidiyorum?”
Belki de yanı başımızdaki Prusias ad Hypium (Konuralp Antik Kenti)’ne bakmak bile bu sorulara cevap ararken geçmişin fısıltılarını duymamıza yardımcı olur.
Çünkü tarih, sadece geçmişin değil, insanın da haritasıdır.
Ve o haritada gezinmek; dünü anlamanın ötesinde, bugünü kavramak ve yarını inşa etmek için de bir zorunluluk…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
22.12.2025
20.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
7.12.2025
5.12.2025
4.12.2025