Aydın ENGİN
Bugün Türkiye'de hukukun, yargı aygıtının, yargıçların, savcıların ve tabii adaletin geldiği ("düştüğü" diye okuyunuz) durumu en iyi gösteren dava Büyükada Davası'dır.
Hani 5 Temmuz 2017'de Büyükada'da, bir otelin salonunda bir araya gelen tanınmış ve seçkin ve ilgilendikleri alanların tartışmasız en iyi donanımlı uzmanları olan 11 hak savunucusunun dehşetli bir polis baskını ile gözaltına alınıp, aynı hızla tutuklanıp, hapse konup, İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesinde -güya- yargılanıp sonunda Taner Kılıç'ın 6 yıl 3 aya, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran ise 1'er yıl 13'er ay hapis cezasına çarptırıldıkları ve öteki "sanıklar"ın ise beraat ettirildiği davadan söz ediyorum.

AKP yargısında karara bağlanmış ya da henüz görülmekte olan birçok dava var. Kimileri çok sanıklı, kimileri tek sanıklı…
Kimileri kamuoyunda iyi biliniyor. Mesela Selahattin Demirtaş'ın, Osman Kavala'nın, Diyarbakır'ın kayyımlanmış belediye başkanı Selçuk Mızraklı'nın, HDP milletvekillerinden İdris Baluken'in, Ahmet Altan'ın, Selçuk Kozağaçlı ve arkadaşlarının yargılandığı davalar gibi…
Bizim yargılanıp çeşitli cezalara çarptırıldığımız Cumhuriyet davası gibi…
Gezi davası gibi...
15 Temmuz darbe girişimini televizyonda seyretmiş, güpegündüz darbeye kalkışan salaklarla en ufak bir bulaşığı olmamış, ancak Ensar gibi, İsmail Ağa gibi muteber cemaatlara değil de Fethullah Gülen cemaatına yakın olduğu bilinenlerin yargılanıp ceza aldıkları davalar gibi…
(Hepsini saymadım. Meselâ Kandıra'da yatan HDP'li kadın siyasetçileri atladım. İlk aklıma gelenleri çalakalem sıraladım. Gerisini siz tamamlayın.)
Büyükada davası bunlar arasında en bilineni, en öne çıkanı değil. İlk baskın ve tutuklama sırasında ilgi çekti ama, sonrasında pek üstünde durulmadı. Birçokları için birkaç gün önce açıklanan kararla yeniden hatırlandı.
Yine de Büyükada davası AKP polisinin, AKP yargısının ipliğinin pazara çıktığı en önemli ve en büyük dava. 2020 yılı Türkiyesinde hukukun ve yargı aygıtının düştüğü durumu en iyi yansıtan bir ayna…
* * *
Hukuk fakültelerinde, daha ilk sömestrelerde okutulur: Yargıçlar niyet okumaz, olguları, kanıtları temel alır.
Bence hukuk fakültesi bitirmiş olması gereken soruşturma savcısı da, hüküm kesen yargıçlar da okulda iken o derslerde pencereden dışarı bakıyorlarmış.
Polis niyet okumuş, "Bunlar bu ülkenin tanınmış insan hakları aktivistleri. Eh, insan hakkı söz konusu ise bunların AKP iktidarına da itirazları vardır. Bir araya gelip toplandıklarına göre bunlar hayırlı bir iş için toplanmış olamazlar" demiş.
Nitekim polis kendi istihbaratlarıyla mı, yoksa bir zavallının ihbarı ile bilemem ama oteldeki kapısının açık, garsonların girip çıktığı bir salondaki buluşmanın "yasadışı bir toplantı" olamayacağını umursamayıp orayı bastı.
Polisin böyle marifetlerine oldum olası alışkınız.
Ama polisin fezlekesini ciddiye alan soruşturma savcısına ne demeli?
Niyet okumuş ve 11 hak savunucusunu tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevketmiş. Tutuklama otomatiğinden ibaret bir yargı aygıtı olan "Sulh ceza hakimliği" tutuklama kararını bastırmış.
Tamam buna da alışkınız.
Ardından soruşturma savcısı "terör örgütüne üye olma" ya da "terör örgütüne üye olmamakla beraber terör örgütünün propagandasını yapma" gibi katalog suçları 11 hak savunucusuna uygulamaya kalkışmış ve bu amaçla bir iddianame yazmış.
Sanıklara tebliği edildiği günlerde iddianameyi satır satır okudum. Aslında şöyle hızla göz atacak, atlaya zıplaya okuyacaktım. Ama ilk paragraflardan itibaren dehşete kapıldım. Olmayan kanıtlarla olmayan suçlar icat edilmiş ve iddianame diye ciddi ciddi mahkemeye sunulmuş…
Şimdiden iddia ediyorum. Büyükada davası iddianamesi ileride hukuk fakültelerinde ders olarak okutulacak. Öğretmenleri öğrencilere "Eğer savcı olursanız aman ha, sakın ola ki böyle saçma bir iddianame yazmayın. Hele hele sakın niyet okumalar üstüne kurulmuş bir iddianamenin altına imza atmayın" diyecek…
Genç hukuk öğrencileri iddianameyi okuyunca hocalarına hak verecekler…
Aynı öğrenciler böyle bir iddianameye dayanarak, kendileri de niyet okumak gibi hukudışı bir tutuma saplanıp 4 sanık hakkında hapis cezasına hükmettikleri için yargıçlar hakkında da soruşturma savcısı hakkında ne düşündülerse aynını, hatta daha ağırını düşünecekler.
* * *
Polis fezlekesinden başlayıp İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hükmüne kadar uzanan bu süreçte Büyükada'da bir otel salonunda bir araya gelen 11 kişinin hiçbiri ötekilerden farklı bir konumda ve durumda değil. Ama "seçmece bunlaaaar" diyen karpuz sergisi çığırtkanı gibi aralarından dördü seçildi, cezalandırılmalarına hükmedildi, ötekilere ise beraat dendi.
"Bari tutarlılık adına tümüne ceza verilseydi" diyesim geliyor ama sonra "Bari 8 hak savunucusu şimdilik devletin zorba gücünden paçayı sıyırdı" diye abdest tazeliyorum.
* * *
Haydi, epey uzayan bu yazıyı noktalayalım.
Eyyy soruşturma savcısı!.. Eyyy 35. Agır Ceza Mahkemesi yargıçları!.. Eyyy dosya önlerine gelecek olan İstanbul Bölge Mahkemesi ve Yargıtay'ın ilgili dairesinin yargıçları!...
Sözüme kulak verin.
Bu 11 hak savunucusunu tanıyorum. Kimilerini çok iyi tanıyorum. Bilmiyorsunuz, benden öğrenin: Terör örgütü üyeliği, terör örgütü adına propaganda suçlarıyla yargıladığınız bu 11 hak savunucusundan Türkiye'deki bütün terör örgütleri nefret ederler. Çünkü onların şiddet içeren her eyleme, öneriye "amasız, fakatsız, lâkinsiz" karşı çıktıklarını ve çıkacaklarını iyi bilirler.
Tembellik etmeyip, Google girip yargıladıklarınızın bugüne dek ne yapıp ne eylediklerine baksaydınız bile bu hukuk ayıplı karara varamazdınız.
Bu kadarını bile niye yapmadığınızı bana, bize değil; kendinize açıklayabiliyor musunuz?
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021