MHP ile AK Parti arasındaki ittifakın detayları ve yasal çerçevesi belli oldu. İttifak yapan siyasi partilerin isimleri oy pusulasında yan yana olacak. Pusulanın üst tarafında ise ittifaka verilen isim yer alacak.

Oy sayımı yapılırken yüzde 10 barajı ittifak yapan siyasi partilerin aldığı oyların toplamı üzerinden yapılacak. Eğer ittifakla bir araya gelmiş partilerin oy toplamı yüzde 10’u geçiyorsa tüm partiler barajı geçmiş sayılacak. İttifak oylarının toplamı yüzde 10 barajını aşmıyorsa o ittifakı oluşturan partilerin hiçbirisi milletvekili çıkartamayacak.

Buraya kadar olan kısımda bir sorun görünmüyor.

Ancak oy pusulasındaki dizayn AK Parti açısından bir dezavantaj oluşturuyor!

Peki, nedir bu dezavantaj?

Şuanda AK Parti’nin oy oranı yüzde 40 ile yüzde 50 arasında görünüyor.

MHP ise yüzde 5 ile yüzde 10 arasında bir oya sahip.

Kimi anketlere göre MHP baraj altında, kimi anketlere göre baraj üstünde.

Ortalama olarak AK Parti’ye yüzde 45, MHP’ye de yüzde 10 diyelim.

Bu durumda AK Parti, oy oranı olarak MHP’nin 4,5 katı büyüklüğe sahip. Yani ortalama olarak AK Parti ve MHP ittifakına oy vermek için sandık başına gidecek her 5 seçmenden 1’i MHP’ye 4’ü AK Parti’ye oy verecek.

İşte tam burası AK Parti için bam teli!

AK Parti, Cumhur İttifakı içindeki her 5 seçmenden 4’ünün kendi parti amblemine hatasız oy vermesi için doğru bilgilendirme ve yönlendirme yapabilecek mi?

Sözgelimi AK Parti, “Nasıl olsa partimiz MHP ile ittifak yaptı, dolaysıyla oylar da beraber sayılacak” diye düşünecek olan seçmenine nasıl bir bilgi enforme edecek?

Yani “ittifakın oyları bir sayılır” düşüncesiyle oy pusulasında hem MHP’ye hem de kendi partisine mühür basması muhtemel olan AK Parti seçmenini engellemek ve sadece AK Parti’ye oy vermesini sağlamak için nasıl bir yol izleyecek?

Ya da AK Parti, oy pusulasında “Cumhur İttifakı” yazısını gördüğü için kendi partisine değil de MHP’ye mühür basması muhtemel olan bazı AK Partili seçmenlerin hata yapmaması için nasıl bir çalışma yapacak?

“Her iki partiye mühür basılsa bile oylar geçerli sayılacak, dolaysıyla sorun yok” diye düşünebilirsiniz.

Fakat bu yasal düzenleme bu şekilde olsa da AK Parti’nin muhtemel milletvekili kaybını engelleyemeyecek.

Çünkü mühür her iki partiye basılsa bile bu oylar oyun kullanıldığı ilde alınan oy oranlarına göre kararsız seçmen dağıtılma yönteminde olduğu gibi partilere dağıtılacak ve dolaysıyla AK Parti milletvekili sayısında düşüş yaşayacak.

AK Parti’nin aleyhine olacak bu oy pusulası dizaynını aşmanın iki yolu var.

Birinci yol, Milletvekili seçim sandığı ile Cumhurbaşkanlığı seçim sandığını ayırmak.

Sandıklar ayrılırsa hiçbir sorun yaşanmaz. Milletvekili sandığında her partinin amblemi ayrı ayrı olur. Yani tek blok şeklinde bir dizayn olmaz. Bundan önceki tüm seçimlerde olduğu gibi herkes kendi partisine oy verir. Oy sayımı yapılırken daha önce YSK’ya ittifak yapacağını beyan etmiş siyasi partilerin oyları toplanır ve yüzde 10 barajı bu sayımın toplamına göre belirlenir. Milletvekili dağılımı ise her partinin aldığı oy oranına göre yapılır. Böylelikle seçmenlerin kafası karışmaz. Oy pusulasının dizaynı eski usulde yapılacağı için de seçmenler hiçbir zorluk yaşamaz ve oy kaydırması yapmaz.

Cumhurbaşkanlığı seçim sandığında ise ittifak yapan partiler kimi aday gösteriyorsa sadece o kişinin ismi ve fotoğrafı oy pusulasında yer alır. İttifak yapmayan partilerde ise herkesin kendi adayı oy pusulasında yer alır. Böylelikle oy sayımında hiçbir sorun ve karşılık yaşanmaz. Seçmenin kafası karışmaz.

İkinci yol ise AK Parti’nin kendi seçmenini eğitmesi, bilgilendirici toplantılar yapmasıdır.

AK Parti, eğer ittifakın oy pusulası ile ilgili yasal düzenlemeyi değiştirmek istemiyor ve bu şekilde seçime girmek istiyorsa mutlaka tüm Türkiye’de sandık görevlileri ve SKM’ler marifetiyle şimdiden seçmenlerine ulaşıp nasıl oy vermeleri gerektiği hususunda toplantı ve seminerler düzenlemelidir.

Seçmenlerine ittifakın oy sayımının nasıl yapılacağını ve iki mühür basmanın ya da sadece MHP’ye mühür basmanın Milletvekili dağılımında yaratacağı etkiyi anlatmalıdır.

Aksi, AK Parti için sıkıntı doğurabilir.

Bu haliyle hiçbir çalışma ya da değişiklik yapmadan seçime girmek AK Parti’nin aleyhine bir durumdur.

Unutmayın ki Cumhurbaşkanlığı sisteminde Milletvekili sayısı da son derece önemlidir.

Zira Cumhurbaşkanı, yapacağı her icraat için Meclis’ten yasa çıkartmak zorundadır.

Normlar hiyerarşisine göre TBMM Yasaları Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinden üstündür!

Bu yüzden AK Parti, Milletvekili sayısını korumak ve arttırmak durumundadır…