İbrahim Kahveci
Şimdi nasıl bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu gel de anlat...
Dünya Gazetesinin dünkü manşetini okuyunca “biz çoktan Venezuela olmuşuz da haberimiz yokmuş” diyor insan. Haberde ne diyor; “Her 5 kişiden 4’ü ABD ve AB’nin Türkiye’ye ekonomik baskı uyguladığına inanıyor”.
Bence çok doğru.
ABD ve AB artık yeter demiştir: “Biz 67-68 yaşına kadar çalışalım, üretelim ve tasarruf ederek size yollayım; siz de 50 yaşında çalışmayı bırakın, borç alın ve tüketin”. Bu düzenin sonu geldi demiştir AB ve ABD.
Ödemeler dengesi verilerine göre;
Ocak 2003-Mart 2018 arasında 565 milyar dolar cari açık vermişiz. Bunun karşılığında yabancılar (çok ama çok büyük kısmı ABD ve ABD) 604 milyar dolar kayıtlı ve 43 milyar dolar da kaynağı belirsiz para yollamışlar.
Yani biz 2003 sonrasında 647 milyar dolar yabancının parasını bir güzel yemişiz. O parayı alıp döviz kazandırıcı yatırımlara maalesef yönelmemişiz. Mesela duble yollar yapmışız ve karşılığında 201 milyar dolarlık yabancının arabasını ithal etmişiz.
Kısaca yollarımızı ve köprülerimizi daha çok yabancı araçlar ithal ederek kullanır olmuşuz. Yabancı bize daha çok araba satsın diye, yol yapmışız...
Yabancıya da 224 milyar dolarlık araç satmışız ama karlılık nerede ise sıfıra yakın. Zaten ihracat için ara malı ithalatı ile karı yine yabancıya aktarmışız. Araç başına bir kaç yüz dolar kar ile avunup durduk.
Dün gece Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun bir konuşmasına kulağım takıldı: “Ne kadar yatırım varsa durduracağız” diyordu.
İnanamadım.
Hemen yerimden kalktım ve “Ne diyor” diye pür dikkat dinlemeye çalıştım.
“Yatırımları durdurduktan sonra, içeriğine ve önem derecesine göre yeniden şekillendireceğiz” diyordu.
Umut doğdu birden içime. Yıllardır üretim süreçlerinin önünü kapatan bir modelle yatırımları yönlendiriyoruz. Görüntüde gösterişi yüksek ama içi boş işlerle uğraşıp duruyoruz.
Bakınız bir noktayı artık net anlamamız gerekiyor:
1- Türkiye dış borçlanma limitini nerede ise bitirmek üzere. Dış borçlar 16 yılda 129 milyar dolardan 453 milyar doları aştı. Yani artık cari açığa dayalı, yabancı parasına sırtımızı yaslayarak bir ekonomik model sürdüremeyiz.
2- Yabancı malını tüketerek, yabancının tasarrufunu zevkimize göre harcayarak gidecek yolumuz nerede ise kalmadı.
3-Artık üretmek zorundayız. Ya da kendi kendimize yetecek kadar tüketmek durumundayız ki; o zaman da çok büyük bir küçülme bizi bekliyor demektir.
4- Ya da son çare arayacağız: Elimizdeki kaynakları en verimli şekilde kullanmak zorundayız. Öyle yabancı parası ile milli hava atma dönemi bitti artık.
İşte bu noktada Temel Karamollaoğlu’nun söylemi çok önemli. Ya kaynakları çok verimli kullanacağız, ya da büyük bir ekonomik çöküş yaşayacağız.
ÖYLE KOLAY DEĞİL
Bugün GSYH 851 milyar dolar diyoruz ama şu noktayı unutuyoruz. AK Parti iktidara geldiğinde 1987 bazlı hesaplama yöntemi vardı ve buna göre GSYH en fazla 540 milyar dolar ediyor. Kısaca hesap yöntemi değişimi ile masa başında ekonomiyi büyüttük.
Ama dış borç öyle değil. 129 milyar dolardan 453 milyar dolara yükselirken her senti biz aldık ve kullandık.
İşin kritik yönü şu: Masa başında hesap yöntemi değişimi ile GSYH’mızı ne kadar artırırsak artıralım. Ama borçlarımız sabit ve eski hesaba göre GSYH’nın yüzde 100’üne gelmek üzere.
Kısacası artık dolar kurunu yüksek faiz vererek dengeleme süreci de gitgide güç kaybediyor. Bir kaç yıl içerisinde kalıcı çözüm bulunmaz ise halimiz hiç iyi olmayacak.
İşte o nedenle bu seçim sonrası ülkemizi çok büyük reform hamlesi beklemektedir. Çalışma hayatından-emeklilik sistemine kadar. Kalkınma bankacılığından, tüm finans sisteminin değişimine kadar.
Hatta en önemlisi de maliye-vergi sisteminde olmalıdır. Ankara bir an önce zayıflamalıdır.
İşte bu noktada Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun açıklaması çok önemlidir. Ufukta görülen kara bulutların taşıdığı fırtına basit önlemlerle geçiştirilemez. Görenler için tehlike büyük ama görmeyenler için ortalık güllük güneşlik. Ne diyelim. Her toplum hak ettiği şekilde yönetilirmiş.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025