Markar ESAYAN
Bir insanın hayatında elde edebileceği en değerli şeylerden birisi bir davası olmasıdır. Cismani hayatın fiziki yasalarını düzenleyen en temel kavram eğer yerçekimi ise ve Allah'ın koyduğu bu temel kural sayesinde bu devasa evren dağılmadan duruyorsa, manevi hayatı düzenleyen esasta da bireyi dağılmadan tutan kanunlardan birisi kanımca insanın içine sinen bir amacı/davayı haiz olmasıdır.
Evet, dava edinilir. Hayatını, eylemlerini, hayaller ve anlamını bir dava içinde bulmanın kendisi asıl çabayı gerektiren meseledir. İnsanın davasını bulabilmesi, kendisini tanımasıyla mümkün olur. Adanmak için adanacak şeyin hazır/uygun hale getirilmesi gerekir. Bunun için bu dünyada bizim için bir başkasının yapamayacağı nadir şeylerden olan kendimizi keşfetmek işin en zor kısmını oluşturur.
Bu manada gerçekten hem avantajlar, hem de dezavantajlar içinde doğuyoruz. Eğer bu zıtlık olmasaydı, manevi evrenin bir diğer kuralı eksilmiş olacak ve bizler hareketsiz/donuk bir dünyada asılı kalacaktık. Öyleyse, manevi evrenin kanunlarından bir diğeri de zıtlıklar içine doğuyor olmaktır. Bu kurallar bizleri zorlar gibi görünse de harekete mecbur eder ve kendimizi tanımamızı sağlar.
Bir diğer kural ise manevi ve fiziki evrenin çürüme prensibine tabi oluşudur. Hz. Musa'nın çobanlığında esaretten çöle çıkanlara, çölde her gün Allah gökten o günlük ihtiyaçları için “Manana” denen mayasız ekmek gönderiyordu. Kimisi uyanıklık yaparak bu ekmeklerden fazlaca toplayarak kaplarda saklıyorlardı. Oysa ertesi gün olduğunda o kaplarda köpükten başka bir şey bulamıyorlardı.
Çünkü evrende, çürüme kanunu vardı ve Allah insanların varoluşun devamı için her saniye kendi varlığından dünyaya yaşam üflediğini görmelerini istiyordu. Bu dünyada gurbette olunduğunu, her gün için Allah ile birlikte yürümeleri ve şükretmeleri gerektiğini, çürüme kanununun ise, cennetten kovulan insanoğlunun itaatsizliğinin yarattığı boşluğa karşılık geldiğini hatırlatmaktı amacı.
O yüzden kadın acıyla doğuruyor, toprak semeresini vermek için adama kök söktürüyordu artık.
Bir dava edinmek, o dava için kendini tanımak, her iyi şey için olağanüstü emek ortaya koymak demekti.
İşte bir davanın hayırlı ve sahih mi, yoksa yıkıcı ve şer kaynaklı mı olduğunu anlamak için bu kanunlara başvuruyoruz yine.
Kendimizi adadığımız dava, yol, dünyada iyiliği, sevgiyi, barışı çoğaltıyor mu? Yaptığımız eylemlerin sonucu ne? İyi ağaç kötü, kötü ağaç iyi meyve vermez; işlerimizin meyveleri gerçekten iyi mi? Bizi huzurlu kılıyor mu? Zıtlıklar ve mücadeleler içinde ruhumuz tazeleniyor mu, bozuluyor mu? İyi işler yaptığımızda, irili ufaklı muvaffakiyetlerde gönül kapımızda hemen beliriveren kibir, gurur ve kendini beğenmişliği alt edebiliyor muyuz?
Maddeyle kurduğumuz ilişkinin içeriği nedir? Ölümden korkuyor muyuz? Bu yaşam bizi insan yapmak için eşsiz değerde bir fırsat; bu fırsatı nasıl kullanıyoruz? Bu dünyadan vaz geçmişliğimiz uzun bir çabanın sonrasında gelen bilgelikten mi, yoksa bezginlikten mi kaynaklanıyor?
Gelelim manevi hayatın dördüncü prensibine…
Hayatımızı anlamlandıracak bir davaya sahip olmak için, evrenin zıtlıklar kanununu bir avantaja çevirecek tekâmülü yalnız başına gerçekleştiremeyiz. İnsanın insan olmak için bir cemaate ihtiyacı vardır. İnsan kendisini bir ötekisinde inşa eder. Kimlik inşası bir muhabbet sürecidir. İnsan tekâmülünü monologla değil, diyalogla gerçekleştirir.
Beden nasıl ki ruhun eylemesi için bir kalıp ve imkânsa, ötekiler de insanın kuluçkasıdır. Ötekilerle ilişki kuramamış insanlar gelişemezler. Ya da diyalogu içlerinde çok güçlü biçimde sürdürmek zorundadırlar. İç konuşmalar monolog da, diyalog da olabilir. Veya kalabalıklar içinde monolog bir hayat sürdürebiliriz. Ben odaklı, bencil, kendisini fetişleştirmiş kişiler olarak yaşarız.
Görüldüğü gibi hiçbir şey nedensiz, kuralsız ve başına buyruk, tekil değil. İnsanın manevi evrenin kurallarını bilmiyor olması, o kuralların etkisinden münezzeh olduğu anlamına gelmez. Nasıl ki, bir insan “ben yerçekimini tanımıyorum” diyemezse veya bunu iddia ettiğinde aptal durumuna düşerse, manevi evrenin kurallarından münezzeh birey de yoktur. Hukukta da bu böyledir. Bir yasayı bilmemek, o yasayı çiğneme hakkını/ayrıcalığını insana vermez.
İşte tüm bu kuralları toparlayan, bu karmaşık makineyi çalıştıran ana kanun sevgidir.
Manevi ve maddi evreni bir arada tutan, her iki evreni birleştiren şey odur.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları








































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019