Murat AKSOY
Bu satırları AKP’li seçmenlere ve/ya AKP’ye oy vermiş olanlara yazıyorum.
Belki kurulduğundan bu yana AKP’yi destekledin ve oy verdin.
Belki 7 Haziran’da AKP’ye oy vermedin ama 1 Kasım’da oy verdin.
Belki 7 Haziran seçimlerinden sonra muhalefetin iktidar alternatifi çıkaramamasına kızarak kerhen AKP’ye oy verdin.
Belki 20 Temmuz’da sonra AKP-PKK işbirliğiyle içine girdiğimiz terör ortamı sona ersin diye AKP’ye oy verdin.
AKP’ye oy verirken tek şey istedin; o da istikrar.
İşini, aşını kaybetmek istemedin. Evinin, arabanın taksitini ödeyebilmek istedin.
Belki AKP’yi tüm mazlum Müslümanların temsilcisi gördüğün için oy verdin.
Belki AKP iktidarı ile kazandığın sosyal ve siyasi statü ile ekonomik imtiyazlarını kaybetmemek için oy verdin.
Belki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halifeliğine inandığın için oy verdin.
Belki başka başka nedenlerle oy verdin AKP’ye.
Artık bunların bir önemi yok.
KÖTÜ GİDİŞTE İSTİKRAR VAR
AKP, 1 Kasım 2015’te yeniden tek başına iktidar oldu. Kendi deyimleri ise istikrar dönemi yeniden başladı.
Peki gerçek ne?
Türkiye’ye istikrar geldi mi?
Bugün Türkiye’de istikrar var: terör, ölüm, kutuplaşma, otoriterleşme, ekonomide kötü gidiş, dış politikada yalnızlaşma alanlarında istikrar var.
Terör ve ölümde istikrar sürüyor.
Güneydoğu’da asker, polis, sivil vatandaş ölümleri istikrarlı biçimde sürüyor ve sürmeye devam edecek.
Temel hak ve özgürlükler, düşünce ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü alanlarında otoriterleşmeye gidiş konusunda istikrar var.
Modern İstiklal Mahkemesi işlevi gören Sulh Ceza Hakimlikleri ise atanan kayyımlar aracılığıyla medya organları, ticari kurumlara, kesinleşmemiş mahkeme kararına rağmen terör örgütü ilan edilen gruba yardım gerekçesi ile el konuluyor.
Gazeteciler işsiz kalıyor, hakaret davalarıyla hapse atılıyorlar. Kısaca demokrasi irtifa kaybediyor, otoriterleşme kurumsallaşıyor.
Ekonomideki kötü gidişte de istikrar sürüyor.
İşsizlik istikrarlı biçimde artıyor. Üretim, ihracat istikrarlı biçimde düşüyor. Doğrudan yatırım için gelen sermaye istikrarlı biçimde düşüyor. Yerli ve yabancı sermaye istikrarlı biçimde yurt dışına çıkıyor.
Toplumsal kutuplaşma, zihinsel bölünme son sürat devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP, AKP’liler dışında herkesi “öteki” ilan etmede istikrarlı.
Dış politikada “değerli yalnızlık” giderek ebedi yalnızlığa dönüşüyor. Dış politikada neredeyse her alanda rakip olan Amerika ve Rusya’yı bile kendimize karşı bir araya getirecek kadar yalnızlaştık. Dış politikalardaki hatalarda ısrar konusunda istikrar deva ediyor.
1 Kasım’dan itibaren var olan istikrar olumlu değil olumsuz anlamda var.
BU TÜRKİYE’DEN MUTLU MUSUNUZ?
Eğer bu tabloya oy verdiyseniz söyleyecek sözüm yok.
Bu ölümlerden, bu terörden, bu hukuksuzluklardan, bu ekonomik kötü gidişten rahatsız değilsen sözüm yok.
İzlediğin TV kanallarında birbirinde farklı isimlerin aynı cümlelerle anlattıkları istikrar tablosuna, herkes Erdoğan AKP düşmanı söylemine inanıyorsan, duyduklarından mutluysan sözüm yok.
Yok eğer bu tablodan birazcık olsun rahatsızsan, üzerine düşüneceğin çok şey var demektir.
5 ay içinde ülkenin başkentinde yaşanan 3 terör saldırısında ölenleri, yaralananları düşünmen gerekiyor.
Güneydoğu Anadolu’da yerle bir edilmiş binaları, evinden edilmiş insanları düşünmen gerekiyor.
Suriye’deki savaş nedeniyle Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan mültecileri düşünmen gerekiyor.
Daha iyi bir yaşam için Avrupa’ya gitme hayali kurup Ege’nin soğuk sularında ölen çocukları kadınları düşünmen gerek.
Devlet/partiden aldığın doğrudan yardımlar seni ekonomik olarak etkilemiyor olsa da; ülkedeki ekonomik kötü gidişi düşünmen gerek.
İnandığın dini siyasetin aracı haline getirilmesini düşünmen gerek.
Gündelik hayatın her alanına sinen hukuksuzlukları düşünmen gerek.
Komşunla aran açılmış, aynı secdeye baş koyduğun dostlarınla, aile fertleriyle ayrı düşmüşsen nedenini düşünmen gerek.
Bu olumsuz Türkiye tablosuna rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve iktidarın başkanlık hevesi üzerine düşünmen gerek.
Düşünmen gerekiyor, çünkü bütün bunlar senin verdiğin oy üzerinden, senin inancın üzerinden meşrulaştırıyor.
Onun için sana soruyorum AKP seçmeni bu Türkiye’nin mutlu musun?
Bu ölümler, bu terör, bu hukuksuzluk, bu kutuplaşma, bu fakirleşme, bu yalnızlaşma seni hiç mi rahatsız etmiyor?
MURAT AKSOY | HABERDAR
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTBİRİNCİ PARTİ KARASIZLAR... 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞHUKUKTAN UZAKLAŞAN NEYE TUTULUR? 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRVerilerle toplumsal sıkışma: Kredi limiti artık yaşamı belirliyor, halk borçlanarak hayatta kalıyor 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBu kadar şirket kanunsuz iş yaparken ‘devlet’ neredeydi? 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMuhsin Batur’un utanıp anlatamadığından gururlananlar... 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTCMB'den gelen itiraf 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALAnton Çehov’un silahı gibi… 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanTotalitarizmin meşrulaştırılması Müslümanların adalet tasavvurunu zedeledi 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciKendi yaptığınla muhalefeti suçlama yeteneği 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATOPLUMSAL BARIŞIN HUKUKSAL TEMELLERİ; DEMOKRATİK TOPLUMUN İNŞASI... 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan, DEM Parti, dağda kart kurttan Kürde 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanErdoğan siyaseten hata mı yaptı? 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018