Nevzat CİNGİRT
Düzce'de, Hafta sonu, kar yağışına hazırlıksız yakalanan devlet ve belediye yönetimlerinin neden olduğu tartışmalar, sosyal medyanın gündemine damgasını vurdu.
Oysa, çok daha önceden, sayın valimiz Selçuk Aslan başkanlığında yapılan Kış Hazırlıkları toplantısında, "Kar fırtına, boran gelse ne olur?" şeklinde verilen fotoğrafla, devletin ve yerel yönetimlerin karla mücadeleye ne kadar hazır olduğu resmediliyordu.
Ancak, kazın ayağının hiç de öyle olmadığı, cumartesi gecesi başlayan ve pazar günü aralıklarla devam eden kar yağışında ortaya çıktı.
Türk’ün Türk’e propagandası, mevsimin ilk kar yağışıyla birlikte gıravladı. Çünkü bu karla mücadele, sadece karla değil, yönetimle de ilgili büyük bir sınav verdi.
Cumartesi gecesi, Düzce’nin en büyük yerleşim bölgelerinden biri olan Kalıcı Konutlar başta olmak üzere ilçe ve köylerde 15 saatten fazla elektrik ve su kesintileri yaşandı. (Bu yazıyı kaleme aldığımda hala elektrikleri olmayan ve suları akmayan yerleşim birimler var.)
Özellikle Kalıcı Konutlar bölgesinde yaşayanlar, ciddi mağduriyetler yaşadı. Meteorolojinin günler öncesinden yaptığı uyarılar kulak ardı edilerek, kar yağışı aniden bastırınca, yetkililer ve halk ne yapacaklarını bilemez hale geldiler.
Kesintinin üzerinden 15 saat geçmişti, ancak ne bir açıklama, ne de bir çözüm önerisi vardı. Karşılaştıkları sorunların başında; hastası olan, makinaya bağlı yaşayan insanlar, öğrenci yurtları, yaşlılar konukevi, polis lojmanları, hâkimler ve savcılar lojmanları, il müdürlerinin lojmanları ve en önemlisi Afad gibi kritik yerler bulunuyordu.
Sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışan vatandaşların sitemleri bir yana, bunlara karşılık veren sosyal medya trolleri, sanki her şey yolundaymış gibi yaptıkları paylaşımlar ile kamuoyunun algısını manipüle etmeye çalışıyordu. Ancak, savundukları her kimse, bu yaklaşımın onlar için çok büyük zararlar doğurduğunun farkında değillerdi.
Ben de 20 yıldır Kalıcı Konutlar bölgesinde yaşıyorum. Tanıdığım dostlarım, akrabalarım da bu bölgede yaşıyor. Gazeteci olarak, arayan ve elektriklerin ne zaman geleceğini öğrenmek isteyen insanlardan mesajlar aldım. Haber yapmamız için uyarılar yapıldı, ancak gelin görün ki ne valilikten, ne belediyeden, ne Sedaş’tan, ne de Afad’tan tek bir açıklama dahi yapılmadı.
Halkla ilişkiler yönetimi böyle olmamalı. Her türlü açılışta fotoğraf karesine girmek için birbiriyle yarışan zevat, bu zor günde ne hikmetse seslerini çıkaramadı. Kendilerine güvenen, onlara inanan ve destek veren vatandaşların, kesintilerin neden kaynaklandığını ve elektrik ile suyun hangi zaman aralığında geri geleceğini öğrenmek en doğal haklarıydı. Ancak ne yazık ki, bu temel bilgilere dahi ulaşamadılar.
KURUMLARIN HALKLA İLİŞKİLERİNDE BÜYÜK BİR ZAFİYET VAR
Kriz anlarında halkın bilgilendirilmesi, doğru ve zamanında iletişim sağlanması, sadece yönetimlerin değil, halkın da güvenini kazanan bir yaklaşım olmalıdır. Ancak yaşanan bu süreçte, halkın yaşadığı mağduriyetler ve iletişimsizlik, yalnızca sorunları derinleştirdi.
Bu olay, sadece karla mücadele değil, aynı zamanda halkla ilişkilerdeki ciddi bir sorunu da gözler önüne serdi. Kriz anlarında, halkı bilgilendirmek, soruları yanıtlamak, çözüm önerileri sunmak kurumların en temel sorumluluğudur. Ancak ne yazık ki, bu sorumluluk Pazar günü yerine getirilmedi.
Umarım Pazar günü yaşadıklarımızdan ders alınır ve bundan sonra iletişim kazaları yaşanmaz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.01.2025
2.01.2025
26.11.2024
26.11.2024
24.05.2023
13.01.2021
5.08.2020
1.05.2020
25.12.2019
15.11.2019