Ceren KENAR
9 Ağustos günü, Michael Brown, bir arkadaşıyla yolda yürürken, polis tarafından durduruldu. Michael, 18 yaşında siyahi bir Amerikan vatandaşıydı. Darren Wilson, Michael'ı durduran polisin ismiydi. 28 yaşında olan Darren, beyaz bir Amerikan vatandaşı.
Darren, Michael'ı bir hırsızlık olayının şüphelisi olduğu gerekçesiyle durduruyor. Darren'ın, Michael'i durdurması ile vurması arasında gerçekten ne olduğu konusunda farklı ifadeler var. Olayın görgü tanıkları ikisi arasında bir münakaşa olduğu konusunda hemfikir, fakat Darren'ın mı yoksa Michael'ın mı saldırgan olduğu konusunda ise görgü tanıkları arasında farklı görüşler var.
Darren, 12 kere ateş ediyor, kurşunlardan 8 tanesi Michael'a isabet ediyor. Arkadaşları tarafından nazik ve sevecen olarak tarif edilen, spor yapmayı çok seven ve birkaç hafta sonra üniversiteye başlayacağı için epey heyecanlı olan Michael, vurulduktan sonra düştüğü kaldırımda hayatını kaybetti.
Michael'ın öldüğü kaldırımı, sevenleri ve bu olaya tepkisini göstermek isteyen Ferguson ahalisi koydukları çiçekler ve mumlar ile ufak bir anıta dönüştürdü. Bir polis memurunun tasmasını serbest bıraktığı köpeği anıta işedi. Daha sonra polis araçları anıtı zorla dağıttı.
Michael'ın öldürülmesinin ertesi günü Ferguson'da gösteriler başladı. İlk başta tamamen barışçı başlayan ve şiddet içermeyen gösterilere kısa sürede göstericilerin şiddeti karıştı. Araç yakanlar ve dükkan yağmalayanlar oldu. Polis şiddetle müdahale etti. 10 Ağustos'ta 30 kişi tutuklandı, 11 Ağustos'ta 5 kişi, 12 Ağustos'ta 7 kişi. Polis, olayları izleyen gazetecilere de müdahale etti. Gazetecilerin görüntü alması engellendi, bazıları tehdit edildi. The Washington Post ve Huffington Post muhabirleri Wesley Lowery ve Ryan Reilley gözaltına alındı. El Cezire Amerika muhabiri plastik mermilerle vuruldu. Medya özgürlüğü konusunda çalışan sivil toplum gruplarının oluşturduğu, Medya Özgürlüğü için Muhabirler koalisyonu Ferguson'da gazetecilerin taciz edilmesini protesto eden bir bildiriye imza attı. Polisin göstericilere hakaret ederken kaydedilen görüntüleri CNN tarafından yayınlandı. 12 Ağustos'ta silahsız bir gösterici kafasından vuruldu. Ferguson'da olağanüstü hâl ilan edildi ve gece sokağa çıkma yasağı kondu. 17 Ağustos'ta başka bir gösterici daha vurulacaktı. 18 Ağustos'ta 78 kişi daha tutuklandı. Tutuklananlar arasında iki Alman gazeteci de vardı. Olaylar buna benzer bir seyirde ağustos sonuna kadar devam etti. Michael'ın ailesi cenaze günü gösteri olmamasını talep etti. “Yarın oğlumu uğurlarken tek istediğim huzur. Lütfen bu sizden tek isteğim” diyen Michael'ın babası, göstericilere sakin olma çağrısı yapıyordu. Cenazeye binlerce kişi katıldı.
Bu sırada, Michael'ın katili olan polis Darren için destek gösterileri yapan Amerikalılar da oldu. Darren Wilson'a destek için bir web sitesi bağış kampanyası başlattı. Birkaç gün içinde Darren için 400.000$ toplandı. Ferguson'da bazı polis memurları görevlerı sırasında üzerinde “ben Darren Wilson'ım” yazan kolyeler takmaya başladı.
Eylül ve ekim aylarında, azalarak da olsa gösteriler ve polisin müdahalesi devam etti. Kasımın ortasında ise Michael'ı vuran polis Darren'ı yargılayan mahkemede, jüri Darren'ın yargılanmasına gerek görülmediği kararı verdi. 27 Kasım'da Vali Nixon, yeni bir jüri ile yargılanmanın tekrarlanması talebini reddetti.
Ferguson'da gösteriler tekrar başladı. Binlerce kişi, aralarında Boston, New York, Los Angeles, Londra'nın da bulunduğu, 170 farklı şehirde gösterilere katıldı. New York gibi başka şehirlerde de toplandı. Barışçı gösterilere yine vandalizm de eşlik etti.
Tüm bunlar olurken, Amerikalı entelektüeller Obama hükümetini gayrimeşru ilan etmedi. Amerikan ırkçıları açık açık Darren Wilson'ı desteklerken, Amerikan halkını ahlaksız ilan etmedi. Geçtiğimiz ay gerçekleşen ara seçimler öncesinde, bu seçimlerin Ferguson'dan sonra Amerikan halkının ahlak düzeyini belirleyecek bir eşik olduğunu ilan etmedi. “Ferguson ruhu” ile Amerikan siyasetinde her şeyin değişeceği konusunda Amerikan entelektüelleri arasında bir konsensüs olmadı. Amerikan Başkanına katil denmedi. Ferguson gösterilerine katılan ögrencileri final sınavlarına girmese de Harvard üniversitesi hocaları bu öğrencileri A+ ile geçirmedi. Vanity Fair dergisi Ferguson'da ünlüler ne giydi özel sayısı yapmadı.
Amerika'da tarihi epey eski, kökleri bayağı derin olan ırkçılık meselesinin, orantısız bir polis şiddeti ile yeniden gündeme gelmesi Amerikan siyasetinde bir dönüm noktası olmadı. Tartışıldı, gündem oldu, birçok ilerici kanaat önderi tarafından önemsendi, fakat Amerikan siyasi tarihi “Ferguson'dan önce ve sonra” olarak ikiye ayrılmadı.
Neden böyle oldu acaba?
Bundan muhakkak Amerikan başkanının, yerel idarecilerin aksine, olayları dindirmek için kullandığı yumuşak üslubun etkisi oldu.
Ancak muhtemelen daha da önemlisi, Amerikan vatandaşlarının Ferguson gösterilerini hükümeti indirmek için bir fırsat olarak görmemesinden kaynaklandı. Göstericiler bu gösterileri hükümeti devirmek gibi bir stratejinin parçası olarak görmedi.
Bu yüzden olsa gerek, Gezi'den çok daha haklı bir mağduriyet üzerine düzenlenen Ferguson gösterileri için, kimse “Amerikan baharı” ve “haysiyet devrimi” sıfatları kullanmadı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.02.2017
5.02.2017
4.02.2017
27.06.2017
26.06.2017
21.06.2017
7.02.2017
5.02.2017
2.02.2017
30.05.2017