Fehim TAŞTEKİN
Mahsa Jina Emini’nin gözaltında ölümüyle başlayan gösterilerin yıl dönümünde İran’ın Kürt hassasiyeti sınırların ötesinde zonkluyor. İran, Jina Emini’nin anısına sokakların yeniden alevlenmesine karşı içerde demir yumruğunu gösterirken Irak Kürdistanı’ndaki İranlı Kürt partileri de hedefe koydu. Resmi hikâye, İran’a komplo kuran küstah güçlerin kışkırtmasıyla Kürtlerin silahlı kalkışmada bulunacağı suçlaması üzerinden yürüyor. Dış gündemle içeriyi bastırmak tekerrür eden bir siyaset.
16 Eylül 2022’de gösteriler patlak verdiğinde dikkatleri dağıtırcasına Devrim Muhafızları, Irak Kürdistan bölgesindeki kampları füzelerle vurmuştu. Erbil vilayeti içinde Koye ve Sidekan’da İran Kürdistan Demokrat Partisi’nin (İDKP) kampları, Süleymani’ye bağlı Zirgwez’de Komele’nin kampı, Kerkük-Erbil yolu üzerindeki Pirde’de Azadi’nin (Kürdistan Özgürlük Partisi-PAK) kampı vurulmuştu. Toplam 21 kişi ölmüş, en az 70 kişi yaralanmıştı. Bu İran’ı kesmedi.
***
Dönemin İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani ile Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el Araci, 19 Mart'ta Bağdat'ta Başbakan Muhammed Şiya el Sudani’nin huzurunda bir güvenlik anlaşması imzaladı. Bu anlaşmayla Bağdat ve Erbil’e iki şey dayatılıyordu:
İranlı Kürt partiler silahsızlandırılacak ve sınırdan uzak kamplara yerleştirilecek.
İlk bombardımanın üzerinden aylar geçmesine rağmen Kürt partilerin İran içinde silahlı kalkışmaya hazırlandığına dair hikâyenin altını dolduracak bir şey çıkmadı. İran’ın pek çok yerinde bireysel silahlanmanın arttığına dair haberler dışında. Son çatışma, 2016’da İKDP’nin ateşkesi bozup Devrim Muhafızları’na saldırıya geçmesiyle yaşanmıştı. Çatışmalar kısa sürmüş ve Kürdistan yönetimi İKDP’yi dizginlemişti.
Tabi Tahran’ın alarm durumuna geçmesindeki itici faktör, 1980’lerin sonunda İran’dan çıkartıldıktan sonra etkilerini kaybeden bu partilerin son olaylar sırasında etkinlik kazanmaları. 6 Kürt partisinin olayların yıldönümünde esnafa yaptığı genel grev çağrısına Kürtlerin yoğun olduğu pek çok şehirde uyulduğunu gösteren videolar paylaşıldı.
11 Temmuz’da Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri eylül ayına kadar silahsızlandırılmamaları halinde İran Kürt grupları daha yoğun şekilde hedef alacakları uyarısında bulundu. 28 Ağustos’ta Dışişleri Sözcüsü Nasır Kenani bunun için 19 Eylül’e kadar süre tanıdıklarını ve sürenin uzatılmayacağını açıkladı. 10 Eylül’de Devrim Muhafızları Operasyonlar Komutanı Abbas Neylfıroşan Bakıri’nin uyarısını yineledi.
***
Sorun Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin’in de dediği gibi 30-40 yıllık. Birden bire askeri harekât konusu oluverdi.
Ültimatomlar karşısında Sudani kıvranmaya başladı. 9 Eylül’de “Sorun çok karmaşık. Silahsızlandırmayı başardık ama hepsini tek bir yerde toplayamadık” dedi. Silahsızlandırılma izahatı inandırıcı değildi. Bilahare Sudani sınırlara 3 bin güvenlik görevlisi yerleştirildiğini, önlemler için 200 milyon dolar harcandığı bilgisini paylaştı. Bazı kaynaklar 3 bini Kürdistan’dan olmak üzere 6 bin sınır güvenlik görevlisinin yerleştirildiğini kaybetti.
Irak Dışişleri Bakanı olası bir askeri müdahaleyi önlemek için 13 Eylül’de Tahran’a gitti. Kürdistan tarafı da İran’la doğrudan temasa geçti. “Askeri bir harekat için mazeret görmüyorum” diyen Kürdistan Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, durumu Tahran Büyükelçisi Muhammed Kazım el Sadık’la görüştü. İran’la arası iyi olan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Başkanı Bafıl Talabani Tahran’a gitti. Kürdistan İçişleri Bakanı Reber Ahmed 11 Eylül’de Bağdat’ta temaslarda bulundu.
***
Bu süreçte Kürt tarafının tavırlarını belirleyen belli korkulardan söz edilebilir:
- İran destekli güçler sayesinde başbakanlık koltuğuna geçen Sudani olası bir saldırı ya da kara harekâtını bertaraf için etkili olamayabilir. O yüzden doğrudan Tahran’la temasa geçip anlaşmaya uyulduğu teminatı verildi.
- İranlı Kürt gruplar mevcut kamplarda kaldığı sürece İran’ın harekete geçme ihtimali yüksek. İran bunu daha önce yapmıştı. 1996’da İKDP’nin Koye’deki kampını dağıtmak için 3 bin askerle Kürdistan’a girmişti. İranlı Kürtler yer değiştirmeye ikna edildi fakat silahsızlanma meselesi bir kırmızı çizgiye dönüştü. Kürdistan’ın kendi elleriyle İranlı Kürtleri silahsızlandırmaya kalkışması Kürtler arası husumetleri tetikleyebilir. Halihazırda Kürdistanî partiler arasındaki ilişkiler çatışmanın bir adım ötesinde. Muhtemelen “Sınırlardan uzaklaştırdık, ellerindeki silahlar tehdit oluşturmaz” diyerek baskıyı savuşturmaya çalışacaklar.
- Ayrıca İran’ın tehditkar pozisyonu, Kürdistan bölgesinde merkezin kontrolünü artıran kanalları da açıyor. 2017’de Kerkük’te olduğu gibi Irak ordusunun Haşd el Şaabi eşliğinde Kürdistan’a girme ihtimali dışlanmıyor.
- Kürdistan tam bir kıskaç altında. Türkiye ile petrol sevkiyatının kesilmesi Kürdistan bütçesine büyük darbe vurdu. Bölgede çıkan petrolün SOMO’ya verilmesine karşılık bütçeden yüzde 12 pay alma anlaşmasının uygulanması da Erbil üzerinde bir baskı düzeneğine dönüştü. Son olarak Kerkük’teki restleşme Kürdistan’ın harekat alanlarının ne kadar daraldığını gösterdi. Bir tarafta Türkiye, diğer tarafta İran ve her iki gücün etki ettiği Bağdat siyaseti.
- Erbil bir taraftan da ana destekçisi ABD’ye bakıyor. Bütçe krizi yüzünden Başbakan Mesrur Barzani’nin ABD Başkanı Joe Biden’a yazdığı mektup gayet çarpıcıydı. Fakat Amerikan tutumunun caydırıcı olup olamayacağı belirsiz. İran içerdeki gerilime karşın dış ilişkilerinde normalleşme yoluna giderek hariçten gelebilecek baskıları olabildiğince minimize etti. ABD ile arka planda ya da dolaylı diplomasi süreci işlerken Tahran, Körfez’de Suudilerle başlayan normalleşme hamlesini genişletiyor. Mısır ve Ürdün’le de kapalı kapılar arkasında pazarlıklar dönüyor. Geçen yılki saldırılar karşısında ABD’nin pozisyonu caydırıcı değildi. Dışarda yumuşama Tahran’ın elini rahatlatıyor. İranlı partiler de ABD’den çok ümitli değiller. PAK sözcüsü Halil Nadri’ye göre Washington, İran’ı durduracak kararlı bir duruş sergilemek yerine yanlış sinyal gönderiyor.
***
Peki sahadaki izler neler söylüyor?
Bir kere silahsızlandırmayı teyit eden hiçbir bilgi yok. Komele komutanı Hassan Rahmanpana “Kendimizi korumak için silahlıyız. İran’a saldıracak silahımız yok. Bölgede herkes silahlı, biz neden silahları bırakalım?” diyor. Öte yandan son tarih yaklaşırken sınıra yakın kamplarda hareketlilik başladı. İranlı gruplar 1990’larda terk ettikleri dağlık bölgelerdeki kamplara 2015’te dönmüştü. Bu kamplarda bir kısmı Kandil’in kuzeyindeki Halgurd ve Kwakurk’ta yer alıyor. Rudaw’a göre Kürt partilerin genel merkezleri 13 Eylül itibariyle boşaltıldı. Soran’a bağlı Sidekan ve Zin Boğazı’ndaki kamplar Irak Sınır Muhafızları’na devredildi. Komele kaynaklarına göre Halgurd dağındaki savaşçılar da Balisan’da tahsis edilen kampa taşındı. Balisan, Erbil’in 77 km doğusunda yer alıyor.
Çoman’daki kampın da boşaltıldığı belirtiliyor. Yine İKDP ve Komele’nin Piranşehr’in karşısındaki dağlık bölgelerden çekildiği aktarılıyor.
Boşalan yerlere Irak sınır muhafızları ya da peşmerge güçlerinin yerleştiği ya da yerleşmeye çalıştığı vurgulanıyor. Ancak özellikle Sidekan taraflarında peşmergenin konuşlanma hamlesi PKK ile gerilimi tırmandırdı. Kısmen bir çatışma da yaşandı. Erbil’deki kaynaklara göre KDP boşalan yerlere PKK’nin yerleşmesini önlemeye çalışıyor. PKK de KDP’nin Kandil’e yaklaşmasını Türkiye’nin planı olarak görüyor. Taraflar birbirine ağır suçlamalar yöneltiyor.
***
İran’ın asıl tercihi, İranlı partilerin 2013’ten itibaren Arnavutluk’a gönderilen Halkın Mücahitleri’nin izinden gitmeleri. Yani bölgeyi tamamen terk etmeleri. İranlı partiler Arnavutluk modeline yanaşmıyor.
Bunun dışında bu partilerin Irak’ın batısında Anbar vilayetine yerleştirilmesi de gündeme getirildi. Ancak partiler bu seçeneği İran bağlantılı milis güçlerine kolay hedef olacakları gerekçesiyle reddediyor. “Haşd el Şaabi’nin insafında olamayız” diyorlar. İranlı Kürtler, İran’la bağlarını sürdürebilmek için Irak Kürdistanı’nda kalmakta ısrar ediyor. Ayrıca taşındıkları yeni kamplarda güvenliğin kendilerinde olmasını, bu olmayacaksa BM’nin koruma sağlamasını talep ediyorlar. BM koruması ilgili tarafların gündeminde değil.
PKK’nin İran yapılanması PJAK ise bu tartışmanın dışında duruyor. PJAK, İran’ın Serdeşt kentinin karşısına denk gelen Kaladize’nin yaslandığı Asos dağında, Süleymaniye’ye bağlı Şarbazher bölgesinde ve İran’ın Marivan kentinin karşındaki Penjwen bölgesinde bulunuyor. Buralar Kandil’in epeyce uzağına düşüyor. 2011’de İran’ın PKK ile vardığı çatışmasızlık anlaşması hâlâ geçerliliğini koruyor. İran, PJAK’ın durumunu direkt Kandil’le konuşmayı tercih ediyor. KDP ve KYB’nin İKDP, Komele ve Azadi’de olduğu gibi PJAK üzerinde herhangi bir kontrol gücü yok.
***
Yarın son gün. Herkes İran’ın ne yapacağını merak ediyor. Tesnim haber ajansı, bir kararlılık gösterisi olarak tank ve ağır silahlarla Irak sınırına doğru ilerleyen Devrim Muhafızları’nın videosunu servis etti. Süre dolarken silahsızlandırma koşulunun yerine getirilmesi mümkün gözükmüyor ama kampların boşaltıldığı farz edilebilir. Bu durum İran’ı keser mi? Ki askeri tehdidin hedefi bu kamplardı. Bakalım 19 Eylül’de İran ne diyecek? Muhtemelen içerde asayiş berkemal mi diye biraz da kendi sokağından duruma bakacak.
Yazarlar
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.09.2025
9.09.2025
1.09.2025
26.08.2025
11.08.2025
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025
13.07.2025
9.07.2025