Fehim TAŞTEKİN
Mahsa Jina Emini’nin gözaltında ölümüyle başlayan gösterilerin yıl dönümünde İran’ın Kürt hassasiyeti sınırların ötesinde zonkluyor. İran, Jina Emini’nin anısına sokakların yeniden alevlenmesine karşı içerde demir yumruğunu gösterirken Irak Kürdistanı’ndaki İranlı Kürt partileri de hedefe koydu. Resmi hikâye, İran’a komplo kuran küstah güçlerin kışkırtmasıyla Kürtlerin silahlı kalkışmada bulunacağı suçlaması üzerinden yürüyor. Dış gündemle içeriyi bastırmak tekerrür eden bir siyaset.
16 Eylül 2022’de gösteriler patlak verdiğinde dikkatleri dağıtırcasına Devrim Muhafızları, Irak Kürdistan bölgesindeki kampları füzelerle vurmuştu. Erbil vilayeti içinde Koye ve Sidekan’da İran Kürdistan Demokrat Partisi’nin (İDKP) kampları, Süleymani’ye bağlı Zirgwez’de Komele’nin kampı, Kerkük-Erbil yolu üzerindeki Pirde’de Azadi’nin (Kürdistan Özgürlük Partisi-PAK) kampı vurulmuştu. Toplam 21 kişi ölmüş, en az 70 kişi yaralanmıştı. Bu İran’ı kesmedi.
***
Dönemin İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani ile Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el Araci, 19 Mart'ta Bağdat'ta Başbakan Muhammed Şiya el Sudani’nin huzurunda bir güvenlik anlaşması imzaladı. Bu anlaşmayla Bağdat ve Erbil’e iki şey dayatılıyordu:
İranlı Kürt partiler silahsızlandırılacak ve sınırdan uzak kamplara yerleştirilecek.
İlk bombardımanın üzerinden aylar geçmesine rağmen Kürt partilerin İran içinde silahlı kalkışmaya hazırlandığına dair hikâyenin altını dolduracak bir şey çıkmadı. İran’ın pek çok yerinde bireysel silahlanmanın arttığına dair haberler dışında. Son çatışma, 2016’da İKDP’nin ateşkesi bozup Devrim Muhafızları’na saldırıya geçmesiyle yaşanmıştı. Çatışmalar kısa sürmüş ve Kürdistan yönetimi İKDP’yi dizginlemişti.
Tabi Tahran’ın alarm durumuna geçmesindeki itici faktör, 1980’lerin sonunda İran’dan çıkartıldıktan sonra etkilerini kaybeden bu partilerin son olaylar sırasında etkinlik kazanmaları. 6 Kürt partisinin olayların yıldönümünde esnafa yaptığı genel grev çağrısına Kürtlerin yoğun olduğu pek çok şehirde uyulduğunu gösteren videolar paylaşıldı.
11 Temmuz’da Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri eylül ayına kadar silahsızlandırılmamaları halinde İran Kürt grupları daha yoğun şekilde hedef alacakları uyarısında bulundu. 28 Ağustos’ta Dışişleri Sözcüsü Nasır Kenani bunun için 19 Eylül’e kadar süre tanıdıklarını ve sürenin uzatılmayacağını açıkladı. 10 Eylül’de Devrim Muhafızları Operasyonlar Komutanı Abbas Neylfıroşan Bakıri’nin uyarısını yineledi.
***
Sorun Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin’in de dediği gibi 30-40 yıllık. Birden bire askeri harekât konusu oluverdi.
Ültimatomlar karşısında Sudani kıvranmaya başladı. 9 Eylül’de “Sorun çok karmaşık. Silahsızlandırmayı başardık ama hepsini tek bir yerde toplayamadık” dedi. Silahsızlandırılma izahatı inandırıcı değildi. Bilahare Sudani sınırlara 3 bin güvenlik görevlisi yerleştirildiğini, önlemler için 200 milyon dolar harcandığı bilgisini paylaştı. Bazı kaynaklar 3 bini Kürdistan’dan olmak üzere 6 bin sınır güvenlik görevlisinin yerleştirildiğini kaybetti.
Irak Dışişleri Bakanı olası bir askeri müdahaleyi önlemek için 13 Eylül’de Tahran’a gitti. Kürdistan tarafı da İran’la doğrudan temasa geçti. “Askeri bir harekat için mazeret görmüyorum” diyen Kürdistan Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, durumu Tahran Büyükelçisi Muhammed Kazım el Sadık’la görüştü. İran’la arası iyi olan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Başkanı Bafıl Talabani Tahran’a gitti. Kürdistan İçişleri Bakanı Reber Ahmed 11 Eylül’de Bağdat’ta temaslarda bulundu.
***
Bu süreçte Kürt tarafının tavırlarını belirleyen belli korkulardan söz edilebilir:
- İran destekli güçler sayesinde başbakanlık koltuğuna geçen Sudani olası bir saldırı ya da kara harekâtını bertaraf için etkili olamayabilir. O yüzden doğrudan Tahran’la temasa geçip anlaşmaya uyulduğu teminatı verildi.
- İranlı Kürt gruplar mevcut kamplarda kaldığı sürece İran’ın harekete geçme ihtimali yüksek. İran bunu daha önce yapmıştı. 1996’da İKDP’nin Koye’deki kampını dağıtmak için 3 bin askerle Kürdistan’a girmişti. İranlı Kürtler yer değiştirmeye ikna edildi fakat silahsızlanma meselesi bir kırmızı çizgiye dönüştü. Kürdistan’ın kendi elleriyle İranlı Kürtleri silahsızlandırmaya kalkışması Kürtler arası husumetleri tetikleyebilir. Halihazırda Kürdistanî partiler arasındaki ilişkiler çatışmanın bir adım ötesinde. Muhtemelen “Sınırlardan uzaklaştırdık, ellerindeki silahlar tehdit oluşturmaz” diyerek baskıyı savuşturmaya çalışacaklar.
- Ayrıca İran’ın tehditkar pozisyonu, Kürdistan bölgesinde merkezin kontrolünü artıran kanalları da açıyor. 2017’de Kerkük’te olduğu gibi Irak ordusunun Haşd el Şaabi eşliğinde Kürdistan’a girme ihtimali dışlanmıyor.
- Kürdistan tam bir kıskaç altında. Türkiye ile petrol sevkiyatının kesilmesi Kürdistan bütçesine büyük darbe vurdu. Bölgede çıkan petrolün SOMO’ya verilmesine karşılık bütçeden yüzde 12 pay alma anlaşmasının uygulanması da Erbil üzerinde bir baskı düzeneğine dönüştü. Son olarak Kerkük’teki restleşme Kürdistan’ın harekat alanlarının ne kadar daraldığını gösterdi. Bir tarafta Türkiye, diğer tarafta İran ve her iki gücün etki ettiği Bağdat siyaseti.
- Erbil bir taraftan da ana destekçisi ABD’ye bakıyor. Bütçe krizi yüzünden Başbakan Mesrur Barzani’nin ABD Başkanı Joe Biden’a yazdığı mektup gayet çarpıcıydı. Fakat Amerikan tutumunun caydırıcı olup olamayacağı belirsiz. İran içerdeki gerilime karşın dış ilişkilerinde normalleşme yoluna giderek hariçten gelebilecek baskıları olabildiğince minimize etti. ABD ile arka planda ya da dolaylı diplomasi süreci işlerken Tahran, Körfez’de Suudilerle başlayan normalleşme hamlesini genişletiyor. Mısır ve Ürdün’le de kapalı kapılar arkasında pazarlıklar dönüyor. Geçen yılki saldırılar karşısında ABD’nin pozisyonu caydırıcı değildi. Dışarda yumuşama Tahran’ın elini rahatlatıyor. İranlı partiler de ABD’den çok ümitli değiller. PAK sözcüsü Halil Nadri’ye göre Washington, İran’ı durduracak kararlı bir duruş sergilemek yerine yanlış sinyal gönderiyor.
***
Peki sahadaki izler neler söylüyor?
Bir kere silahsızlandırmayı teyit eden hiçbir bilgi yok. Komele komutanı Hassan Rahmanpana “Kendimizi korumak için silahlıyız. İran’a saldıracak silahımız yok. Bölgede herkes silahlı, biz neden silahları bırakalım?” diyor. Öte yandan son tarih yaklaşırken sınıra yakın kamplarda hareketlilik başladı. İranlı gruplar 1990’larda terk ettikleri dağlık bölgelerdeki kamplara 2015’te dönmüştü. Bu kamplarda bir kısmı Kandil’in kuzeyindeki Halgurd ve Kwakurk’ta yer alıyor. Rudaw’a göre Kürt partilerin genel merkezleri 13 Eylül itibariyle boşaltıldı. Soran’a bağlı Sidekan ve Zin Boğazı’ndaki kamplar Irak Sınır Muhafızları’na devredildi. Komele kaynaklarına göre Halgurd dağındaki savaşçılar da Balisan’da tahsis edilen kampa taşındı. Balisan, Erbil’in 77 km doğusunda yer alıyor.
Çoman’daki kampın da boşaltıldığı belirtiliyor. Yine İKDP ve Komele’nin Piranşehr’in karşısındaki dağlık bölgelerden çekildiği aktarılıyor.
Boşalan yerlere Irak sınır muhafızları ya da peşmerge güçlerinin yerleştiği ya da yerleşmeye çalıştığı vurgulanıyor. Ancak özellikle Sidekan taraflarında peşmergenin konuşlanma hamlesi PKK ile gerilimi tırmandırdı. Kısmen bir çatışma da yaşandı. Erbil’deki kaynaklara göre KDP boşalan yerlere PKK’nin yerleşmesini önlemeye çalışıyor. PKK de KDP’nin Kandil’e yaklaşmasını Türkiye’nin planı olarak görüyor. Taraflar birbirine ağır suçlamalar yöneltiyor.
***
İran’ın asıl tercihi, İranlı partilerin 2013’ten itibaren Arnavutluk’a gönderilen Halkın Mücahitleri’nin izinden gitmeleri. Yani bölgeyi tamamen terk etmeleri. İranlı partiler Arnavutluk modeline yanaşmıyor.
Bunun dışında bu partilerin Irak’ın batısında Anbar vilayetine yerleştirilmesi de gündeme getirildi. Ancak partiler bu seçeneği İran bağlantılı milis güçlerine kolay hedef olacakları gerekçesiyle reddediyor. “Haşd el Şaabi’nin insafında olamayız” diyorlar. İranlı Kürtler, İran’la bağlarını sürdürebilmek için Irak Kürdistanı’nda kalmakta ısrar ediyor. Ayrıca taşındıkları yeni kamplarda güvenliğin kendilerinde olmasını, bu olmayacaksa BM’nin koruma sağlamasını talep ediyorlar. BM koruması ilgili tarafların gündeminde değil.
PKK’nin İran yapılanması PJAK ise bu tartışmanın dışında duruyor. PJAK, İran’ın Serdeşt kentinin karşısına denk gelen Kaladize’nin yaslandığı Asos dağında, Süleymaniye’ye bağlı Şarbazher bölgesinde ve İran’ın Marivan kentinin karşındaki Penjwen bölgesinde bulunuyor. Buralar Kandil’in epeyce uzağına düşüyor. 2011’de İran’ın PKK ile vardığı çatışmasızlık anlaşması hâlâ geçerliliğini koruyor. İran, PJAK’ın durumunu direkt Kandil’le konuşmayı tercih ediyor. KDP ve KYB’nin İKDP, Komele ve Azadi’de olduğu gibi PJAK üzerinde herhangi bir kontrol gücü yok.
***
Yarın son gün. Herkes İran’ın ne yapacağını merak ediyor. Tesnim haber ajansı, bir kararlılık gösterisi olarak tank ve ağır silahlarla Irak sınırına doğru ilerleyen Devrim Muhafızları’nın videosunu servis etti. Süre dolarken silahsızlandırma koşulunun yerine getirilmesi mümkün gözükmüyor ama kampların boşaltıldığı farz edilebilir. Bu durum İran’ı keser mi? Ki askeri tehdidin hedefi bu kamplardı. Bakalım 19 Eylül’de İran ne diyecek? Muhtemelen içerde asayiş berkemal mi diye biraz da kendi sokağından duruma bakacak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025
27.02.2025
24.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
7.02.2025